Futbolda, ulusal ve politik sayılabilecek hareketler yanında bazı dini motifli sevinç gösterilerine de yaygın olarak rastlanılmaktadır. Türkiye Futbol Federasyonu, Ramazan ayında maçların programını, iftar saatinden sonraya ayarlayabileceği gibi, oruç vakti dönemlerine denk gelen maçlarla ilgili ise, “Su Molası” uygulaması başlatabilir ve bunu UEFA ve FIFA’ya çok rahatlıkla kabul ettirebilir.
Stadyumda iftar vakti: 13 Nisan 2021 tarihinde GZT Giresunspor ile Ankara Keçiörengücü maçının 10’uncu dakikasında iftar saati denk gelen ve sakatlık gerekçesiyle hakem maçı durdurduğunda futbolcular kenara gelerek oruç açmıştı. Ramazan ayının ilk gününde gerçekleşen bu olay çeşitli tartışmaları da beraberinde getirdi.
Türkiye’nin Tunus’la 2018’de oynadığı hazırlık maçında kaleci Mouez Hassan iftar saatinde sakatlanmış gibi yaparak kendini yere bırakmış, bu sırada Tunuslu futbolcular oruçlarını açmıştı. Aynı olay, Tunus’un Portekiz’le yaptığı maçta da gerçekleşmişti (1).
Şampiyonlar Ligi’nde mücadele ettiği dönemde Ajax forması giyen Faslı oyuncular Noussair Mazraoui ve Hakim Ziyech, Tottenham ile oynanan maç sırasında oruç açmışlardı (2).
Dünya Kupası’nda gerek Messi, gerekse de Neymar gol sevinçlerini istavroz çıkararak kutlarken, Salah da Rusya’ya karşı bulduğu gol sonrası sevincini secdeye giderek kutlamıştır.
UEFA tüzük gereği hakaret içeren veya başka türlü makul davranış kurallarını ihlal eden hareketleri, sportif karşılaşmaların sporun doğası ile bağdaşmayan gösteriler için kullanılmasını, futbol sporunu ve özellikle UEFA’yı itibarsızlaştıran hareketleri yasaklamaktadır.
UEFA Disiplin Yönetmeliği özellikle oyuncuların uyması gereken etik davranış, sadakat, doğruluk ve sportmenlik ilkelerini ihlal eden davranışların neler olduğuna ilişkin hükümler içermektedir.
UEFA’nın Tüzüğüne göre kuruluş, politik ve dini olarak tarafsızdır. Amaçları arasında politik, cinsiyet, din, ırk veya başka ayrımcılığa dayalı sebepler gözetmeksizin barış ruhuyla, karşılıklı anlayışla ve fair-play kuralları içerisinde futbol sporunu Avrupa’da geliştirmek ve korumak da yer almaktadır (3).
Türkiye Futbol Federasyonu, Futbol Disiplin Talimatı I. Başlangıç Hükümleri, Kısmında Madde 42 de Ayrımcılık ve İdeolojik Propaganda başlığında: Irk, dil, din, etnik köken ayrımcılığı veya herhangi bir şekilde ayrımcılık yaparak insanlık onurunu zedeleyen, davranışlarda bulunanlara çeşitli cezalar öngörmektedir (4).
Spor alanında özel ilgiye gereksinim duyan spesifik grup veya kitlelerin hakları üzerinde olumsuz etkilerinin söz konusu olabileceği hallerde, FIFA, bu kişilerin haklarının (özellikle yerli halklar, kadınlar, ulusal, etnik, dinsel ve dilsel azınlıklar, çocuklar, engelli kişiler, göçmen işçiler ve aileleri ile insan hakları savunucularına ilişkin standartlar dahil olmak üzere) ayrıntılarına giren diğer uluslararası standart ve ilkeleri göz önünde bulundurur. İnsan hakları üstlenimlerini FIFA dört kategoride tanımlamakta: ‘Taahhüt ve yerleştirme’, ‘tanımlama ve ele alma’, ‘koruma ve çare bulma’ ve ‘etkileşim hâlinde olmak ve iletişim’ şeklindedir (5).
2014 FIFA Dünya Kupasında Brezilya mahkemesi, ülkelerinde düzenlenen maçlar sırasında, zorunlu su molaları verilmesi kararı almıştı. Brezilya’nın başkenti Brasilia’daki ilgili mahkemenin aldığı kararla, 32 dereceyi bulan sıcak hava koşullarında oynanan karşılaşmaların her iki devresinin de 30. dakikalarında, futbolcular için zorunlu su molaları verilecek. Şeklindeydi. FIFA daha önce, futbolcuların maçlar sırasında sıvı ihtiyaçlarının karşılanması için mola verilmesine, sağlık görevlilerinin hava şartlarını uygun görmesi halinde izin veriyordu (6).
Türkiye Futbol Federasyonu, Ramazan ayında maçların programını, iftar saatinden sonraya ayarlayabileceği gibi, oruç vakti dönemlerine denk gelen maçlarla ilgili ise, “Su Molası” uygulaması başlatabilir ve bunu UEFA ve FIFA’ ya çok rahatlıkla kabul ettirebilir.
TFF’nin Ramazan ayına ilişkin alacağı kararlar ve uygulamalar, futbol organizasyonlarında oluşabilecek çeşitli problemleri ve suistimalleri ortadan kaldırabilir.
Çünkü; spor evrensel kültürün bir parçası, dünyada dili, ırkı, dini farklı insanları birleştiren ve bu yönüyle de dünya barışına katkı sağlayan önemli bir role sahiptir. Spor etkinliklerinin tümünde dinlenmek, eğlenmek olduğu kadar aynı zamanda sosyal bir kaynaşma da vardır. Sporun sağladığı bedensel ve ruhsal anlamdaki doyum olanakları, yaşam standartlarının arttığı günümüzün sanayi ülkelerinde yaşamın ayrılmaz bir parçası olarak önemi her geçen gün artmaktadır (7).
Sporun temel ilkesi olan din dil ırk ayrımı gözetmeksizin, tüm dünyada dostluk kardeşlik ve barışı tesis etmesi önemli bir kazanımdır. Spor dünyası içinde ter alan herkes bu ilke ve kurallara dikkat etmek zorundadır.
Kaynaklar:
- https://tv.haberturk.com/tv/dunya-hali/video/tunuslu-futbolcularin-oruc-taktigi/495481
- https://www.sporx.com/ajaxta-futbolcular-mac-esnasinda-oruc-acti-SXHBQ779087SXQ
- https://sportsinlaw.net/genel/uefa-disiplin-yonetmeligi-ve-disiplin-kurullarinin-kararlari isiginda-futbolda-provokatif-ve-politik-eylemler-uefanin-asker-selami-sorusturmasi.
- https://www.tff.org/Resources/TFF/Documents/TALIMATLAR/Futbol-Disiplin-Talimati.pdf
- https://www.socratesdergi.com/fifa-dunya-kupasi-ve-insan-haklari/
- https://www.trtspor.com.tr/haber/futbol/dunya-kupasinda-zorunlu-mola-74491.html
- Devecioğlu S (2012).Sporun Evrenselliği. Işık Binyılı İnternet Dergisi, Sayı: 23, Erişim Adresi: http://www.isikbinyili.org/index.php/sporun-evrenselligi.