Sabahları neden şiş yüzle uyanırız? Hastalık belirtisi olabilir mi?

Sabahları neden yüzümüz şişmiş bir şekilde uyanırız? Ve bu durumdan nasıl kurtulabiliriz? Bu durum çoğunlukla beslenme ve yaşam tarzındaki ufak değişikliklerle önlenebiliyor.

şiş yüzle

Ancak uyandığınızda aynada gördüğünüz yüzdeki şişlikler uzun zamandır geçmiyor, rahatsız edici bir boyuta ulaşıyorsa ya da bir anda ortaya çıkan yüzün belli bir bölümünde toplanmış şişlik varsa elbette doktora başvurmalısınız.

Eğer altta yatan bir sağlık sorunu yoksa sabahları yüzünüz aşırı şişmiş bir şekilde uyanmanızın nedenlerini neler olabilir, Dr. Sinan Akkurt’tan bilgi aldık…


Uyku: Şişmiş bir yüzle uyanmanın nedeni pek çok insan için gece boyunca normal sıvı tutulmasından kaynaklanır. Ancak bir kişi çok az veya çok fazla uyursa şişlik daha da belirgin bir hal alabilir. Yatmak, sıvının yüz toplanmasına neden olur ve kişinin uyku pozisyonu da bunu şiddetlendirebilir. Örneğin yüzüstü yatmak yüzün daha fazla şişmesini tetikleyebilir. Bu durumda uyandıktan itibaren başınızı dik tutmak işe yarayacaktır.

Makyaj: Makyajı temizlemeden uyumak kontakt dermatit adı verilen bir cilt reaksiyonuna neden olabilir. Bu da yüz ve gözlerde kızarıklık, tahriş veya şişkinliğe yol açabilir. Vakaların çoğu için endişe edilecek bir durum yoktur, ancak şişmiş gözler veya gözlerini açmada güçlük gibi ciddi semptomları olanların tıbbi müdahaleye ihtiyacı vardır. Makyajınızı temizlemeden uyumamaya özen gösterin.

Gıdalar: Bazı yiyecekleri akşam ya da gece saatlerinde yemek sabahları ekstra şişkinliğe neden olur. Genel itibariyle sodyum içeriği yüksek yiyecekler vücudun daha fazla su tutmasına neden olabilir. Ana sodyum kaynağı tuz olmakla birlikte, maden suları, başta hamsi olmak üzere deniz ürünleri, peynir, kırmızı ve yeşil biber, fındık, fıstık, ceviz, kereviz ve havuç sodyum içerir. Sodyumdan zengin bir beslenme insanları susatır, bu yüzden daha fazla su içerler, ancak vücut bu fazla suyu idrarla bırakmayın yüz dahil farklı alanlarda toplayabilir. Özellikle akşam beslenmesinde kaçınılması gereken bazı yaygın yüksek sodyumlu yiyecekleri şöyle sıralayabiliriz: hamburger, patates kızartması, pizza gibi fast food yiyecekler, pastırma ve sucuk gibi işlenmiş etler, suşi, soya soslu yemekler, cips, tuzlu kraker…

Alkol: Alkol, bir kişinin daha fazla idrara çıkmasına neden olur ve bu da hafif dehidrasyona yol açabilir. Vücut, buna yanıt olarak su tutabilir.


Adet: Menstruasyon genellikle sıvı tutulmasına neden olur ve yaklaşan bir adet döneminden önce kişi uyandığında yüzünde şişlik fark edebilir.

Alerjiler: Bazen sabahları yüzdeki şişkinlik, geceleri solunan toza, tüylere veya polene bağlı alerjiden kaynaklanabilir. Kişi uyanana kadar herhangi bir belirti fark etmeyebilir. Alerjik reaksiyonun tıkanıklık, burun akıntısı, hapşırma ve kaşıntılı veya sulu gözler gibi diğer semptomları, alerjilerin şişkinliğe neden olduğunu gösterebilir.

Sinüs enfeksiyonu: Sabahları şişmiş bir yüzle uyanmanızın sebebi sinüs enfeksiyonu olabilir. Bu durumda yüzde ağrı ve hassasiyet, geniz akıntısı, frontal baş ağrısı, diş ağrısı, ateş ve burun tıkanıklığı gibi semptomlar da görülecektir.

Hipotiroidizm: Tiroid yetmezliği de yüz şişkinliğinin nedenleri arasındadır. Hipotiroidizm ayrıca kilo almaya, yorgunluğa, saç dökülmesine, soğuğa karşı dayanıksızlığa ve cilt kuruluğuna da yol açabilir.

Dr. Sinan Akkurt, “Sabah uyandığınızda yüzünüzdeki şişlikten rahatsızsanız evde uygulayabileceğiniz yöntemlerin başında yüzünüze soğuk su uygulamak ya da bir havlu ile soğuk kompres yapmak gelir. Ayrıca şişlik olan bölgelere kahve telvesi veya soğutulmuş bir çay poşeti uygulamak, cildi uyarmaya ve kan damarlarını daraltarak şişkinliği azaltmaya yardımcı olabilir. Öte yandan güne egzersizle başlamak da iyi bir fikirdir.” diyor… Ve ekliyor:


“Sabahları şişmiş bir yüzle uyanmak istemiyorsanız, sodyum içeriği yüksek gıdalardan kaçının. Özellikle akşam geç saatlerde veya gecenin ilerleyen saatlerinde rafine karbonhidratlardan kaçının. Yatmadan önce yemek yemeyin. Az ya da fazla uyumaktan kaçının. Sırt üstü uyumaya çalışın. Gün boyunca yeterince su tüketin. Alkol tüketiminden de kaçının.”

Mindfulness nedir? Farkındalık kavramının 5 temel unsuru


Editor
Haber Merkezi ▪ İndigo Dergisi, 19 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. Amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. Ayrıca İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İndigo Dergisi herhangi bir çıkar grubu, ideolojik veya politik hiçbir oluşumun parçası değildir.