TÜİK’e göre açıklanan verilerde Temmuz ayı itibariyle son bir yılda tüketici fiyatlarındaki artış yüzde 18.95 oldu. Ancak gıda enflasyonundaki artış tüketici fiyatlarındaki artışı sollayarak yüzde 24.92 oldu. Prof. Dr. Binhan Elif Yılmaz, üretici fiyatları endeksi (ÜFE) ve girdi fiyatları arasındaki makasın da hızla açıldığına dikkat çekti.
Türkiye’de vatandaşlar yetersiz maaş ve yüksek fiyatlarla mücadele ederken, gıda fiyatlarındaki artış enflasyonu solladı. TÜİK’e göre açıklanan verilerde, Temmuz ayı itibarıyla son bir yılda tüketici fiyatlarındaki artış yüzde 18.95 olarak gerçekleşirken, gıda enflasyonundaki artış yüzde 24.92 oldu.
Sözcü’den Nuray Tarhan’ın haberine göre, salgının etkisiyle dünyada gıda fiyatları son bir yılda yüzde 31 oranında artarken, bir zamanlar “tarım ülkesi” olarak tabir edilen Türkiye’de ithalatın da etkisiyle gıda fiyatlarındaki artış enflasyondaki artışı dizginlenemez bir noktaya getirdi.
Türkiye İstatistik Kurumu’nun verilerine göre tüketici fiyatları endeksi (TÜFE) sepetinde 133 çeşit ürünle yer alan gıda ve alkolsüz içecekler grubundaki durdurulamayan fiyat artışı, yüzde 25.94 ağırlığa sahip olduğu tüketim harcamalarını etkileyerek enflasyondaki yükselişi de tetikliyor.
Makas hızla açılıyor!
İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Binhan Elif Yılmaz, gıdadaki TÜFE’nin genel TÜFE’ye göre daha hızlı arttığını belirterek, “Temmuzda genel TÜFE bir önceki aya göre yüzde 1.80 ve yıllık yüzde 18.95 olarak gerçekleşirken, gıda ve alkolsüz içecekler TÜFE’si bir önceki aya göre yüzde 2.77 ve yıllık yüzde 24.92 ile genel TÜFE’nin üzerinde çıktı. Gıda ve alkolsüz içecekler TÜFE’si ile genel TÜFE arasındaki açıklık, Türkiye’de gıda enflasyonunun en önemli göstergesidir” dedi.
Üretici fiyatları endeksi (ÜFE) ve girdi fiyatları arasındaki makasın da hızla açıldığına dikkat çeken Yılmaz, “Temmuz ayı Yİ-ÜFE bir önceki aya göre yüzde 2.46 ve yıllık yüzde 44.92 iken, gıda ürünleri ÜFE bir önceki aya göre yüzde 2.44 ve yıllık yüzde 38.92 oranında arttı. Gıdadaki fiyat artışlarının doğrudan üreticiye yansımadığı, yüksek pazarlama marjlarının var olduğu gözlemlenebiliyor. O nedenle gıdadaki fiyat artışlarını dizginlemede bir seçenek, üreticinin de ürettiği ürünün ticaretinde de var olabilmesidir” diye konuştu.
Koronavirüs zam şampiyonları: Tavuk, balık ve ayçiçek yağı
Salgının ilk başlangıcı itibarıyla fiyatları artan temel gıda ürünlerinin, izleyen aylarda da günümüze kadar fiyatlarının artmaya devam ettiğine dikkat çeken Prof. Dr. Binhan Elif Yılmaz’a göre, hem son bir yılda hem de salgın başlangıcından bugüne kadar fiyatı en fazla artan gıda ürünleri olarak etler, yağlar ve baklagiller ön plana çıkıyor.
Ayçiçek yağı salgından bu yana yüzde 76.3’lük fiyat artışıyla zam rekortmeni olurken, yıllık artışta da yüzde 60.4’le şampiyon oldu. Onu pandemi başlangıcından bu yana fiyatı yüzde 73, yıllık olarak da yüzde 37.2 artan balık izledi. Mercimek ise salgından bu yana yüzde 71, son bir yılda da yüzde 37.2’lik fiyat artışıyla üçüncü sıraya yerleşti. Tavuk eti de salgında yüzde 70 zamlanırken, yıllık fiyat artışı yüzde 56’yı buldu. Yılmaz, ayçiçek yağı ve zeytinyağındaki uzun dönemli fiyat artışlarının kümülatif olarak temmuz ayı TÜFE’si üzerinde baskı unsuru oluşturduğunu vurguladı.