Sel felaketinden kurtulanlar anlattı: ‘Sel geliyor, arabanızı çekin’ dediler!

Batı Karadeniz’deki sel felaketinin en fazla vurduğu Kastamonu’nun Bozkurt ilçesi, yaralarını sarmaya çalışıyor.

bozkurt sel

Batı Karadeniz’deki selin en fazla vurduğu Kastamonu’nun Bozkurt ilçesi, yaralarını sarmaya çalışıyor. Halen birçok kayıp yurttaştan haber alınamıyor. Bozkurtlu yurttaşların selden önce yanlış yönlendirmeye isyanları da sürüyor. “Sel gelecek, arabalarınızı çekin’ diye anons yaptılar. İnsanlar arabalarına gitti, geri döndüklerinde zemin kat suya gömülmüştü, evlerine giremediler, gözümüzün önünde apartman çöktü. ‘Sel geliyor, evden çıkın’ deseler belki bu insanlarımız kurtulacaktı” diye konuşuyorlar.

Batı Karadeniz’de 11 Ağustos’ta yaşanan yoğun yağışlar sonucunda Bartın, Kastamonu ve Sinop’ta meydana gelen sel ve su baskınlarının yarattığı tahribat, günler geçtikçe daha net bir şekilde ortaya çıkmaya başladı.


Cumhuriyet’ten Hüseyin Hayatsever’in haberine göre, selden en yoğun etkilenen Bozkurt ilçesinin ortasından geçen Ezine Çayı’nın iki yanında da yer yer 400 metreye varan genişlikteki alandaki binaların çoğunda ağır tahribat yaşandığı görülüyor. Bu binaların birçoğunun zemin katları halen tamamen çamura gömülmüş durumda bulunuyor.

Bozkurt ilçe merkezi çamur altında

Bozkurt ilçesinde sadece Ezine Çayı kıyısında bulunanlar değil, iç bölümlerde bulunan sokaklarda da çok sayıda ev ve işyeri ağır hasar aldı, bu sokaklar da halen çamur ve balçık içinde bulunuyor. İşyerlerinin içinde yer yer 1 metreye kadar sel sularının bıraktığı çamur yığınları bulunuyor. Bu sokaklarda dün gün boyunca temizlik çalışmaları yapıldı.

Bu temizlik çalışmalarına katılan ve mekânını temizlemeye çalışan kahvehane sahibi Mustafa Aksu, sel sularının sokaktaki binaların zemin katlarının seviyesini aştığını, kendisinin de sel sularının içinde kaldıktan sonra kurtulduğunu anlatıyor:

“Bize öğle saatlerinde ‘sel gelebilir, dükkân önündeki masaları toplayın’ diye uyarı geldi. Sokakta belki bir karış su akar diye düşünmüştük, hiç böyle bir şey yaşanmadı ki ömrümüz boyunca. Ama masalarımızı toplar toplamaz sokağın iki tarafından sel suları geldi, bir anda boyuma kadar suyun içinde kaldım. Suyun üstündeki bir tomruk parçasına tutunup ilerideki bir binanın balkonuna çıktım da öyle kurtuldum.”

Askerler sahada

Bozkurt’taki sel felaketi sonrası arama kurtarma, enkaz kaldırma ve temizlik çalışmalarına askerlerin yoğun katılımı dikkat çekiyor. Ege ve Akdeniz bölgelerindeki orman yangınlarına müdahalede TSK’nin yeterince kullanılmadığı yönünde eleştiriler dillendirmişti. Buna karşın Batı Karadeniz’deki sel felaketindeki arama kurtarma çalışmalarına ilk günden itibaren TSK’nin helikopterleri katılıyor.


Sanayi sitesi tamamen yok oldu!

Batı Karadeniz’de yaşanan sel felaketinden Bozkurt’un komşu ilçesi Abana da yoğun şekilde etkilendi. Bozkurt ilçesinin ortasından geçen Ezine Çayı, Karadeniz’e döküldüğü nokta olan Abana’da sel suları büyük tahribat yarattı. Ezine Çayı kıyısında bulunan Abana Küçük Sanayi Sitesi, selde tamamen yok oldu. Sanayi sitesinde bulunan araçların bir bölümü denize sürüklendi, bazıları ise kıyıya saplandı. Ezine Çayı kıyısına geçen yıl Öğretmenler Günü’nde Abana Belediyesi’nin diktiği fidanlardan geriye kalan tek şey ise fidan dikimine ilişkin levha oldu.

Abana’da Ezine Çayı kıyısında yaklaşık 50 metre mesafede evi bulunan Fatma Yazıcı ise geçmişte çok daha geniş olmasına karşın yıllar içinde çay yatağının giderek daraltıldığını, selin genişlettiği yatağın, çayın asıl genişliği olduğunu belirtiyor.

Yazıcı, “Bu çay çok daha geniş akardı, gide gide daraldı. Tabiatla oyun olmuyor. Biz ondan alırsak o geri alıyor. Keşke böyle olmasaydı da canlarımız gitmeseydi” diyor.

Gözyaşlarıyla izlediler

Selde tamamen çöken Ölçer Apartmanı’nda iş makineleriyle enkaz kaldırma çalışması başlatıldı. Ölçer Apartmanı’ndaki arama kurtarma çalışmalarında enkaz altından sağ ya da ölü bir kimseye ulaşılamadı. Ölçer Apartmanı sakinleri, enkaz kaldırma çalışmalarını Ezine Çayı’nın karşı kıyısından gözyaşlarıyla izledi.

Abana ilçesinde selin yaşandığı çarşamba günü Ezine Çayı’nın yanı sıra ona paralel akan İlişi Çayı da taştı. İlişi Çayı’nda sürüklenen arabalar da halen çayın içinde kaldırılmayı bekliyor.

Kaçmaya fırsat bulamadılar!


Temizlik çalışmalarına katılan ve mekânını temizlemeye çalışan kahvehane sahibi Mustafa Aksu, sokakta bulunan bazı esnaf arkadaşlarının dükkânlarından çıkamadan sele yakalandığını ve yaşamını yitirdiğini, ailelerden de birçok kayıp olduğunu söylüyor ve ekliyor. “Zararımız büyük büyük olmasına ama canımızı kurtardığımıza şükrediyoruz. Arkadaşlarımızı, hısımlarımızı kaybettik. Bir daha burası eski haline ne zaman döner bilmiyorum.”

Süleyman Soylu: Afet sonrası vatandaşımıza, milletimize en ufak bir mahcubiyet yaşamadık


Editor
Haber Merkezi ▪ İndigo Dergisi, 19 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. Amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. Ayrıca İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İndigo Dergisi herhangi bir çıkar grubu, ideolojik veya politik hiçbir oluşumun parçası değildir.