Nagehan Alçı: 2023’te halk parlamentoyu, sonra da parlamento sembolik olarak cumhurbaşkanını seçmeli. Bu değişim olursa Türkiye yoluna normal şekilde devam edecektir.
HaberTürk yazarı Nagehan Alçı, önümüzdeki dönemde öncelikli amacın güçlerin dengelenmesi ve kuvvetler ayrılığını sağlamak olduğunu söylerken, liderlere uzlaşma çağrısı yaptı. Alçı, 25 Haziran 2023’te halkın doğrudan parlamentoyu, 9 Temmuz 2023’te de parlamentonun sembolik Cumhurbaşkanı’nı seçmesi gerektiğini savundu.
Alçı, son dönemdeki sözleri üzerinden iktidar ve muhalefet medyası tarafından eleştirildiğini belirterek, “Muhalefet kanadında benim onları rejim adına tehdit ettiğim, iktidar kanadında ise muhalefetle ittifak ettiğim gibi laflar dolanıyor. Hepsi hurafe bunların” dedi.
Alçı, yazısına şöyle devam etti:
“Türkiye 25 Haziran ve 9 Temmuz 2023’te Başkanlık meydan muharebeleri yapmamalı. Böyle iki turlu varlık-yokluk mücadelesinin ülkeyi ve toplumu nereye sürükleyeceği meçhul. Elbette abartılı bir benzetme yaparak meydan muharebesi diyorum çünkü meramımı kuvvetli bir şekilde anlatmak istiyorum.
25 Haziran 2023’te doğrudan parlamento yani TBMM’deki 600 sandalyeyi belirleme seçimlerine gidilmeli. Tayyip Bey, Devlet Bey, Kemal Bey ve Meral Hanım bu noktada bu ülkenin huzur ve barışı için uzlaşmalı.
25 Haziran’da adil seçimlerle belirlenen TBMM, 9 Temmuz 2023’te toplanır ve tam yetkisiz, tam güçsüz, tamamen sembolik Norveç Kralı tarzı Cumhurbaşkanı’nı seçerek 7 seneliğine Çankaya’ya gönderir.
Ardından TBMM’de 301’i bulan siyasi parti ya da partiler hükümeti kurar. Hükümet ve Başbakanlık merkezi Beştepe olur. Alternatifi kurulacak çoğunluk sağlanana kadar gensoru ile Bakan ve Başbakan düşürme bu yeni parlamentarizm modelinde olmaz. Hem temsilde adalet hem yönetimde istikrar böylece sağlanır.
Bu değişim olursa Türkiye yoluna normal şekilde devam edecektir.
Hem Millet İttifakı hem Cumhur İttifakı rahat bir nefes alacaktır. Zaten önümüzdeki dönemde öncelikli amaç güçlerin dengelenmesi ve kuvvetler ayrılığını sağlamak olmalı.
Önümüzdeki 1.5 sene içinde Türkiye’nin tartışmasız en önemli meselesi bu bence…”