Zeytinliklerde maden faaliyetlerine izin veren yönetmelikle tepkileri üzerine çeken Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı 61 ilde 344 maden sahası için ihale açtı. İhale edilecek alanların bazıları Antalya, Aydın, Balıkesir, İzmir ve Muğla’da bulunuyor.
Geçtiğimiz günlerde yayımladığı zeytinlikleri maden faaliyetlerine açan yönetmelikle büyük tepki gören Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı, 61 ilde 344 maden sahası için ihale açtığını duyurdu. İhale edilecek alanlar arasında Antalya, Aydın, Balıkesir, İzmir ve Muğla da bulunuyor.
İhaleler kapalı teklif ve açık artırma usulü ile yapılacak. Maden sahalarının taban ihale bedelleri 113 bin lirayla 690 bin lira arasında belirlendi.
İlanda şu detaylara yer verildi:
- İlk defa ihalesi yapılan sahalara başvuru yapılmaması halinde sahalar yeniden ihale edilecektir.
- Maden Kanunu’nun 30’uncu maddesi kapsamında 344 adet maden sahası ihale edilmek üzere, ilanın Resmî Gazete yayın tarihinden itibaren en az on beş gün süre ile mapeg.gov.tr adresinde ilan edilecektir.
Türkiye’nin zeytinlikleri “madencilik” tehdidi altında!
Türkiye’de 189 milyon civarında zeytin ağacından 158 milyonu meyve veriyor. Türkiye dünyaya zeytinyağı ihracatında da ilk dörtte. Peki madenciliğe izin verilen Türkiye’nin zeytinliklerine ne olacak?
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın Maden Yönetmeliği’nde değişiklik yapan yönetmeliğine göre, tapuda zeytinlik olarak kayıtlı olan alanlarda ülkenin elektrik ihtiyacını karşılamak üzere yürütülen madencilik faaliyetlerine ‘kamu yararı’ dikkate alınarak izin verilebilecek. Söz konusu değişikliğe ilişkin yönetmelik, başta sosyal medya olmak üzere geniş bir toplumsal muhalefetle karşılandı.
Peki Türkiye’deki zeytinliklerin genel durumu ne? Yönetmelik değişikliği nereleri etkileyecek? Bunun zeytin üretimi ve ekonomiye etkisi ne olacak?
Tarihi M.Ö. 4000 yılına kadar uzanan zeytin ağaçları, Türkiye’de genel olarak Akdeniz ikliminin hakim olduğu alanlarda yayılış gösteriyor. Zeytinliklerin en fazla olduğu iller Aydın, Balıkesir, Manisa, Bursa, İzmir, Muğla ve Çanakkale illeri.
459 bin hektar alan
DW Türkçe‘ye konuşan İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa, Orman Fakültesi, Toprak İlmi ve Ekoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Doğanay Tolunay, uydu görüntüleri kullanılarak yapılan bir çalışmaya göre Türkiye’de zeytinliklerin toplam alanının 459 bin hektar kadar olduğunu söylüyor.
Doğanay Tolunay, zeytinliklerin genel olarak iki farklı arazide yetiştirildiğini belirtiyor. Tolunay’ın verdiği bilgiye göre bunlardan ilki daha çok eğilimli ve kayalık araziler olan ve doğada yabani olarak da bulunan zeytinlerin aşılanması ile oluşturulan zeytinlikler. Diğer zeytinlikler ise derin toprakların olduğu düz ya da hafif eğimli arazilerde dikim yolu ile oluşturulmuş durumda.
Tarımsal üretim nasıl etkilenecek?
DW Türkçe’ye konuşan Ziraat Mühendisleri Odası Genel Başkanı Baki Remzi Suiçmez de zeytinliklerin taşınmasının tarımsal üretime zarar vereceği görüşünde.
Ziraat Mühendisleri Odası Genel Başkanı Baki Remzi Suiçmez
Suiçmez, “Zeytinlik, olduğu yerde zeytinliktir, yüzlerce yıllık ağaçları ve ekosistemi taşımak mümkün değil, bu da göz boyamaya yönelik bir taahhüt. Nereye götüreceksiniz? Dikilecek yeni zeytinlikler, çok uzun süre sonra belki zeytin verecek, onun da ötesinde bunları taşımak için ya ormanları keseceksiniz ya da tarımsal alanda kendimize yeterli değilken, bu alanlara zeytin dikeceksiniz” diyor.
Yönetmeliğin Anayasa’ya aykırı olduğunu vurgulayan Suiçmez, ülkedeki zeytinliklerin maden, enerji, turizm, sanayi ve imara açılmasına yönelik değişikliklerin sürekli gündemde olduğuna işaret ediyor.
2002 yılından beri yapılan yasa ve yönetmelik değişikliklerinin dokuz kez yargıdan döndüğünü hatırlatan Suiçmez, 1939 yılında çıkan Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerinin Aşılattırılması Hakkında Kanun’a göre zeytinliklerin 3 kilometre yakınına zeytin işletmeleri dışında, toz çıkaran hiçbir tesise izin verilmemesi gerektiğini söylüyor.
İklim değişikliği boyutu
Tartışmalı noktalardan bir diğeri ise yönetmeliğin, Türkiye’nin iklim değişikliğiyle mücadelede 2053 yılında net sıfır karbon emisyonu hedefi koymasına rağmen halen kömürlü termik santrallerden vazgeçmediğini göstermesi.
Prof. Dr. Doğanay Tolunay, “Bu hedefe ulaşmak için kömürlü termik santralleri gelecek 10-15 yıl içinde tamamen kapatmamız gerekirken yeni kömür ocakları açmak 2053 yılındaki net sıfır karbon emisyon hedefinde samimi olunmadığını gösteriyor” yorumunu yapıyor. İklim değişikliğine uyum kapsamında gelecekte verim düşüşleri beklenen tarımsal üretim alanlarının korunmasının gerektiğini vurgulayan Tolunay’a göre gelecekteki olası gıda krizleri düşünülmeden sadece enerji ve madencilik sektörleri düşünülerek alınan kararlar gıda krizini de derinleştirecek.
İller ve maden sahası sayısı:
- Adana 6
- Adıyaman 9
- Afyonkarahisar 24
- Ağrı 3
- Aksaray 3
- Amasya 1
- Ankara 7
- Antalya 12
- Artvin 1
- Aydın 6
- Balıkesir 9
- Batman 2
- Bayburt 5
- Bilecik 3
- Bingöl 1
- Bitlis 3
- Bolu 4
- Burdur 9
- Bursa 3
- Çankırı 5
- Çorum 2
- Denizli 5
- Diyarbakır 1
- Edirne 2
- Elazığ 6
- Erzincan 10
- Erzurum 12
- Eskişehir 11
- Gaziantep 3
- Giresun 1
- Gümüşhane 10
- Hakkari 1
- Hatay 2
- Isparta 7
- İzmir 5
- Kahramanmaraş 17
- Karaman 4
- Kastamonu 1
- Kayseri 5
- Kırıkkale 2
- Kırklareli 4
- Kırşehir 5
- Konya 8
- Kütahya 3
- Malatya 2
- Manisa 3
- Mersin 3
- Muğla 8
- Nevşehir 4
- Niğde 11
- Ordu 4
- Osmaniye 5
- Sivas 26
- Şanlıurfa 1
- Şırnak 8
- Tekirdağ 1
- Tokat 2
- Tunceli 6
- Uşak 3
- Van 4
- Yozgat 7