Su diyeti nedir? Su orucundan farkı nedir?

Su diyeti nedir? Nasıl yapılır? Sağlıklı bir yaşam için bol su tüketmek gerekiyor. Metabolizma hızını, kan basıncını, yağ yakımını dengeleyen su, yeterli miktarda tüketilmediğinde ise birçok sağlık problemini de beraberinde getiriyor.

Su diyeti nedir

Su diyeti nedir? Su orucundan farkı nedir?

Günümüzde sosyal medyanın da etkisiyle ortaya çıkan bazı diyet programları ise kişileri bilinçsizce kilo vermeye yönlendiriyor. Su ile uygulanan birçok diyet çeşidi ise kimi zaman su orucu ile karıştırılıyor.


Bu kapsamda Kardiyoloji Uzmanı Dr. Hamit Çelik, uzman kişiler tarafından bilinçli ve kontrollü bir şekilde uygulanan su diyetinin birçok kronik hastalığın ve kilo probleminin kalıcı tedavisinde uygulandığını belirtiyor.

Migren, reflü, cilt rahatsızlıkları, kronik hastalıkların tedavisinde uygulanan su diyetine olan ilgi her geçen gün artıyor. Bilinçli ve kontrollü bir şekilde uygulandığında sağlıklı bir şekilde kilo vermeye yardımcı olan su diyeti, kimi zaman su orucu ile karıştırılıyor.

Ancak su diyeti ile su orucu arasında birçok fark bulunuyor. Bu listenin en başında ise su diyetinin birçok hastalığın tedavisinde ve 60-90-120 gün süre ile doktor eşliğinde uygulanıyor olması su orucundan ayıran en önemli kriterlerin başında geliyor.

Bu kapsamda Kardiyoloji Uzmanı Dr. Hamit Çelik, su diyeti hakkında 5 önemli bilgiyi açıkladı.


Su diyeti nedir? “Sadece su içerek yapılan diyet” değil!

Su diyetinin sadece su içerek uygulanan bir diyet yöntemi olmadığının altını çizen Kardiyoloji Uzmanı Dr. Hamit Çelik, ” Su diyeti, hastanın susadığı kadar su içtiği bir tedavi şeklidir. Bunun yanında tek bir besin çeşidinin tüketildiği bir diyettir. Hasta su ve tokluk hissi ile tedavi edilir. Hastalar kimi zaman 3-4 litre su içiyor ancak bunu önlememiz gerekiyor.   Önemli olan zorla değil, susadığı kadar su içilmesi”” diye belirtiyor.

“Psikolojik Açlığı Tedavi Ediyor””

Su diyeti, kişide tokluk hissi yaratarak aslında aç olmasını sağlamaktır. Hasta, aç kaldığı zaman vücudun otofaji sistemi devreye girerek hastalığı tamir ediyor. Atık maddeler, bakteri, mantar, parazitler parçalanarak temizleniyor. Aynı zamanda ağır metaller, toksinler vücuttan atılıyor. Bu şekilde hastanın kronik rahatsızlıkları da tedavi ediliyor. Su diyeti yapan bir kişi uzun süre aç kaldığı için az yemeyi öğreniyor. Açlık hissi kayboluyor, psikolojik açlık da ortadan kalkıyor. Diyet bittikten sonra hastanın yeme düzeni de oturduğu için kalıcı kilo verilmesini de sağlıyor.

Su diyeti: Su ve tek bir besin!

su diyeti nedir

Su diyetine başvuran hastaların birçoğu defalarca diyet yapıp, verildiği kiloları geri alan hastalardan oluşuyor. Diğer diyetlerden farkı ise normal diyetlerde hastaya bir diyet listesi verilir ve tedavi süresinde bu listeye uyulması istenir. Yeme saati belli ve tüketilecek besin çeşide de çoktur. Hasta az da olsa sürekli yemeye alışmıştır.

Diyet bırakıldığında ise verilen kilolar hızlıca geri alınır. Bunun sebebi kişide yeme ihtiyacını sürekli hale getiriyor olmaktan kaynaklanıyor. Su diyetinde ise hastaya sadece su ve yanında tüketebileceği tek bir besin öneriyoruz. 60-90-120 gün boyunca bu diyetin uygulanması gerekiyor.

Su diyetinde beslenme düzeni kişiye özel planlanıyor

Su diyeti, 60 ile 120 gün arasında uygulanabiliyor. Bu süreçte hastanın kilo ve boyuna dikkat edilerek kronik şikayetleri var ise ona göre bir diyet düzeni uygulanıyor. Susadığı kadar su ve suyun içerisine vitamin ve mineral takviyesi eklenmesi gerekiyor. Bu şekilde hasta takibe alınıyor. İlk 12 gün vücuttan toksinler ve ağır metaller atılıyor. Kronik şikayetler 20. Günden itibaren gözle görülür şekilde azalmaya başlıyor. Cilt hastalıkları 30. Günden itibaren iyileşmeye başlıyor. Hastanın durumu kontrol edilerek tedavide değişiklikler yapılabiliyor. Tedavi sonrasında hastaya farklı bir diyet listesi öneriliyor. Bu diyetin özelliği ise un içeren besinlerin yasaklanmasıdır. Kızartılmış gıda yasak, rafine şeker olan tüm gıdalar yasaklanıyor.

Doktor kontrolü şart!


Su diyeti, tamamen doktor kontrolünde yapılması gerekiyor. Özellikle kalp-damar taraması yapıldıktan ve doktor muayenesinden sonra su diyetine uygun ise başlanmalı. Çünkü, su diyeti sırasında hipotansif ataklar oluşabiliyor, hastada kimi zaman stres oluyor bu yüzden kalp- damar sağlığında bir sıkıntı yaşamamak adına mutlaka kardiyoloji muayenesi yapılması önem taşıyor. Vücuttan atılan ağır metaller organlar yoluyla atılıyor. Bu yüzden organlarda bir hasar oluşmaması için su diyetinde doktor kontrolü büyük önem taşıyor.

Göbek yağlarını eritmek için 5 öneri ve diyet besinler listesi – İndigo Dergisi’ni Facebook, Twitter, Instagram ve Telegram hesaplarımızdan takip edebilirsiniz!


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.