Tarihi Kocataş Yalısı’nın korusunda Katar tahribatı

Sarıyer’de Kocataş Yalısı’nın arazisini satın alan Katarlı Alfardan, otel olarak hizmete açtığı tarihi yapının korusunda büyük bir temizliğe imza attı. Çok sayıda ağaç ortadan kaldırılırken seyreltilen koruya yürüyüş yolu yapıldı. Boğaz öngörünümde yaşanan tahribat uydudan da görülüyor.

kocataş alfardan

Atatürk’ten Ecevit’e, Yahya Kemal’den Ruşen Eşref’e birçok ismi ağırlayan, yalnız içme suyuyla değil arazisinde bir dönem faaliyet gösteren gazoz fabrikasıyla da meşhur olan Kocataş Yalısı’nın da bulunduğu İstanbul Sarıyer’deki 25 dönümlük arazi Omar Hussain Alfardan tarafından 2016 yılında satın alındı.

İstanbul Boğazı’nın en değerli lokasyonlarından birinde yer alan arazi üzerinde yer alan ve geçirdiği büyük yangın sonrası 20 yıl kullanılamaz hale gelen Kocataş Yalısı toplam 200 milyon dolarlık yatırımla yeniden inşa edildi ve otele çevrildi. ABD’li otel zinciri Six Senses tarafından işletilen otel 2019 yılında hizmete girdi.


Sarıyer Merkez Mahallesi sınırlarında bulunan arazi, tapu kayıtlarına göre 625 ada, 86 ve 87 parsellerden oluşuyor. Boğaziçi Öngörünüm Alanı’nda kalan arazinin 86 parseli 17 bin 135 metrekare, 87 parseli ise 7 bin 282 metrekare. Yaklaşık 25 dönümden oluşan arazideki son dönemde yaşanan değişim dikkat çekiyor.

alfardan
Alfardan

Türkiye’deki Alternatif Bank’ın sahiplerinden olan ve dünyada pek çok ülkede bankası bulunan Alfardan, Kocataş Yalısı’nın arkasındaki koruda “ciddi bir temizliğe” imza attı.

Uydu görüntülerinden bakıldığında yıllar içinde bir çok ağacın ortadan kaldırılarak otelin bahçesinde yürüyüş yolu oluşturulduğu, arka tarafa ise yeni yapılar eklendiği görülüyor.

KOCATAŞ YALISI’NDA TARİH YATIYORDU

kocataş yalısı

Yalıya ismini veren Necmettin Molla Kocataş, Osmanlı devletinde adliye nazırlığı, Türkiye Cumhuriyeti’nde Kastamonu milletvekilliği yapmıştı. Hukuk mektebi mezunu olan Molla Kocataş, 1905 yılında Abdülhamit’e yapılan Yıldız suikastı davasında başsavcılık yaptı. Dört ay Bağdat’ta valilik yapan, 1909 yılında Adliye Nazırı olan ve Şurayı Devlet Reisliği yapan Kocataş, Osmanlı Meclisi Mebusanı’na Kastamonu üyesi olarak katıldı. Necmettin Molla 1929 yılında Kocataş yalısını satın aldı.


kocataş yalısı

Bu yalı Mustafa Kemal Atatürk ve Cumhuriyet tarihinin birçok aktörünün uğrak yeriydi. Necmettin Molla 1949 yılında İstanbul’da öldü. Kocataş Su ve Gazoz fabrikası olacak yerdeki bina 1923 yılının aralık ayı sonlarında bir perşembe günü çıkan yangında kurtarılamayarak yanmıştı. Necmettin Molla yalısı da 1997 yılında esrarengiz bir biçimde yandı. Yangın hakkında birçok iddia ortaya atılsa da bunlar sürüncemede kaldı ve zamanla unutuldu. Bu yalıda büyüyen Yusuf Mardin, Atatürk’ten Yahya Kemal’e, Talat Paşa’dan, Ecevit’e yalının ünlü misafirleriyle ilgili “Kocataş Yalısı Anılarım” adlı bir anı kitabı yayımladı.

Kocataş Yalısı hikayesi

kocataş yalısı tarihi

Necmettin Molla’nın torunu Betül Mardin de Kocataş Yalısı’nın alınışı, su ve gazoz fabrikasıyla ilgili bir röportajda şu bilgileri vermişti:

“Büyükbabam Necmettin Efendi’nin babası Mardin kadısı Ömer Şevki Efendi vefat edince, bizimkiler önce Ankara’ya ardından İstanbul’a taşınıp turşucu açıyorlar. Bir gün Osmanlı Sarayı’nda silah tüccarlığı yapan Huber, devrin önemli avukatlarından ve Şirketi Hayriye’nin yönetim kurulu başkanı olan dedemden yardım istiyor.

Dedem adama işini çözmesinde yardım edince, şu an Cumhurbaşkanlığı Rezidansı olan Huber Köşkü’nü ve birkaç mülkü daha hediye ediyor. Bizimkiler oraya taşınıyor taşınmasına da tabakhane kokusundan bunalınca satıp, bu sefer de Kocataş Yalısı’nı satın alıyorlar. Necmettin Efendi bahçedeki su kaynağını fark edince, hemen meşhur Kocataş Su Şirketi’ni kuruyorlar.

Bu da yetmezmiş gibi Necmettin dedem, ilk kez içtiği gazozun tadını çok beğenince hemen portakallısını üretip satışa sunuyor. Ama maalesef ki çok başarılı olamıyor. Önce Coca Cola’cı Kemal lakaplı bir adamdan formül satın alıyor ama sonuç tırt tabii. Ardından da yurtdışından iki kasa kaçak kola getiriyor.


Kimse çakozlamasın diye sandalla gezer gibi yapıp, gemiye yanaşıyor. Gelen ürünleri laboratuvarda teste gönderiyor. Formülü ele geçiremeyeceğini anlayınca, Kocataş Kola adıyla Türkiye’nin ilk kola markasını yaratıyor.”

Muğla Belediye Başkanı Osman Gürün’ün ‘restorasyon’ paylaşımına tepki yağdı


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.