İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Silivri’de yaptığı konuşmada, ‘teşkilattaki arkadaşlarının’ kendisine ‘çok çalıştığını’ söylediğini aktardı. “Bana diyorlar ki ‘çok çalışıyorsun, dinlenmiyorsun” ifadelerini kullanan Soylu, şöyle devam etti: “Ben açık söyleyeyim, Tayyip Erdoğan’ı kaybetmekten korkuyorum.”
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Silivri’de yaptığı konuşmada, “Teşkilattaki arkadaşlara söylüyorum, Tayyip Erdoğan kadar çalışın yeter. Böyle lider 100 yılda bir gelir. Ben açık söyleyeyim. Tayyip Erdoğan’ı kaybetmekten korkuyorum…” ifadelerini kullandı.
Bakan Soylu, AKP İstanbul İl Başkanlığınca başlatılan “Yüz Yüze 100 Gün” projesi kapsamında, AKP Silivri İlçe Başkanlığında partisinin üç kademe ilçe yönetimi, mahalle başkanları ve meclis üyeleri ile bir araya geldi. Burada yaptığı konuşmada, teşkilat arkadaşlarının kendisine ‘çok çalışıyorsun, dinlenmiyorsun’ dediğini aktaran Soylu, “Ben Tayyip Erdoğan’ı kaybetmekten korkuyorum” dedi.
Soylu, şöyle devam etti: “Onun zamanında ne yetiştirebilirsek yetiştireceğiz. 6 yıldır İçişleri Bakanıyım, bana bir kez özgüven eksikliği yüklememiştir… Biz Erdoğan’ı kaybedersek, sadece Türkiye değil, etrafımızdaki coğrafya, bize burun kıvırarak bakanlar da kaybeder.”
MUHALEFETİ HEDEF ALDI: NİYE YARGILANACAĞIZ?
Soylu, muhalefetin, iktidara yönelik “yargılanacaksınız” şeklindeki söylemlerine de yanıt verdi. “Niye yargılanacağız kardeşim?” diye soran Soylu, “Niye yargılanacağız. Yargıladınız zaten Adnan Menderes’i siz astınız. Adnan Menderes’i CHP kadroları ve İnönü’nün kendisi astırmıştır. Ona o darbeyi yapanların hiçbir zaman gücü yetmez. Amerika ile Avrupa ile ortak bir şekilde astırdılar” ifadelerini kullandı.
“Tamam kardeşim beni yargılayacaksın kimi serbest bırakacaksın?”
Soylu, şöyle devam etti:
“Tamam kardeşim beni yargılayacaksın kimi serbest bırakacaksın? Apo’yu serbest bırakacaksın, Selo’yu serbest bırakacaksın. Beni yargılayacaksın ne yapacaksın? İHA ile SİHA’ları kullanmayacaksın, etrafındaki coğrafyaya sessiz kalacaksın. Türkiye’nin bugüne kadar ne büyük kalkınma hamlesi varsa hepsini geri alıp Türikye’yi geçmişe mahkum, Amerikan başkanı ayak ayak üstüne atarken benim başbakanımın yanında o fotoğrafının durduğu tablo ile karşı karşıya bırakacaksın.
Yargılayacaksın da PKK’yı, KCK’yı, PYD’yi hem etrafımızdaki coğrafyaya, hem de Türkiye’ye hakim etmeye çalışacaksın. Yargılayacaksın da büyükelçilerin talimat verdiği talimatları birebir yerine getireceksin. Esas yapmak istedikleri bu Türkiye nasıl bu kadar büyür, nasıl bu kadar üretim yapabilir? Bu Türkiye nasıl Doğu Akdeniz’e gelir. Biz onay vermeden Doğu Akdeniz’de nasıl kendi haklarını arayabilir. Türkiye kim ki bizim yıllarca baskı koyarak Ayasofya’yı ibadete buluşturmadığımız hali ortadan kaldırır ve Ayasofya’yı ibadete açabilir. Kim bu Türkiye? Elbette bizi yargılamak isteyenler 21 yıldır Türkiye’yi iktidara taşıyan bu anlayışı yargılamak istiyorlar.
Bizi yargılamak isteyenler etrafımızdaki coğrafyada süklüm püklüm bir Türkiye istedikleri için bunu sağlamak istiyorlar. Esas yapmak istedikleri ‘getirtip şu gıda krizini çözer misin diye’ yalvardıkları Türkiye’yi mahkum bir Türkiye haline getirmek istiyorlar.” (İHA)