Zaman yolculuğunun kanıtı mı? 1943’te cep telefonu!

Zaman yolculuğunun gerçek olduğuna inanan komplo teorisyenler, 1943’ten kalma bir fotoğrafın bunun kanıtı olduğunu iddia ediyor. Peki fotoğrafın hangi özelliği dayanak olarak gösterilmesine neden oldu?

1943 cep telefonu

1943’te İzlanda’nın başkenti Reykjavik’te çekilen siyah beyaz fotoğrafta, İkinci Dünya Savaşı dönemindeki bir grup insanın kaldırımda yürüdüğü görülüyor. Fakat fotoğraftaki bir ayrıntı komplo teorisyenlerinin dikkatini çekti.

Fotoğrafın arka planındaki bir adamın elini yüzüne yaklaştırdığı ve kameraya baktığı görülüyor. Zaman yolculuğuna inanan komplo teorisyenleri, adamın kulağında cep telefonuyla konuştuğunu öne sürüyor. Oysa ki bu fotoğraf çekildikten tam 30 yıl sonra, yani 1973’te ilk cep telefonu piyasaya sürüldü.


Fotoğrafın sahibi Kristján Hoffman, bu kareyi bir Facebook hesabından paylaştı. İkinci Dünya Savaşı’nın en aktif zamanlarında çekilen fotoğraf, İzlanda’nın başkentinin Müttefik birlikleri tarafından ele geçirildiğini gösteriyor.

1943 cep telefonu

Kristján paylaşımın altına şunları yazdı:

Gördüğünüz gibi Amerikan ordusu İzlanda’yı ele geçiriyor. Bu güzel resimde dikkat çeken şey, pencerenin önünde, resmin ortasındaki köşede bir adamın eğilmiş ve cep telefonuyla konuşması.

SOSYAL MEDYADA VİRAL OLDU

70 yıllık fotoğraf, internette viral haline geldi ve zaman yolculuğu hakkında tartışmalara yol açtı. Kimileri adamın sadece kulağını kaşıdığını söylerken, kimileri pipo tuttuğunu, kimileriyse saatinin çalışıp çalışmadığını kontrol ettiğini öne sürdü. Hatta son teori, adamın bir saatçi dükkanının yanında durduğu için biraz daha destekleniyor.


Kristján, “Ne diyeceğimi bilmiyorum, sadece telefonda konuştuğunu düşünmüyorum. Afallamış, tek başına duruyor ve diğerlerinden farklı bir başlık ve atkı takıyor. Bugün bizim gibi davranıyor” dedi.

En sevdiğiniz çiçek, kişilik özelliğinizi ortaya çıkarıyor!


Editor
Haber Merkezi ▪ İndigo Dergisi, 19 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. Amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. Ayrıca İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İndigo Dergisi herhangi bir çıkar grubu, ideolojik veya politik hiçbir oluşumun parçası değildir.