Bu yemek kalıntıları 70 bin yıl önce yaşayan Neandertaller’e ait!

Bilimsel çalışmalarına İngiltere’deki Liverpool Üniversitesi’nde devam eden Türk bilim insanı Dr. Ceren Kabukçu ve ekibi, tarihteki en eski pişirilmiş yemek kalıntılarını keşfetti. Keşif, dünya basınının manşetlerinde yer alırken Dr. Ceren Kabukçu, yaklaşık 70 bin yıllık örneklerin keşif sürecini anlattı

yemek kalıntıları

“Elde ettiğimiz sonuçlar iki ayrı mağaradan geliyor. Bunlardan birisi Yunanistan’da bulunan Franchthi Mağarası diğeri ise Kuzey Irak’ta bulunan Shanidar Mağarası. Franchthi Mağarası’nda bulduğumuz örnekler yaklaşık 11-13 bin yıl öncesi homo sapiens (anatomik modern insan) avcı-toplayıcılarının yerleşimine denk geliyor.

Neanderthaller’e ait yemek kalıntıları

Shanidar örnekleri ise iki ana dönemde kullanılmış. Daha geç dönemde homo sapiens (yaklaşık 40 bin yıl), daha erken dönemdeyse neanderthal (yaklaşık 70 bin yıl) evrelerinden örnekler edindik.”


neanderthal

“Beslenme ve yeme-içme sadece biyolojik bir ihtiyaç değildir”

Kazı alanlarından elde edilen örneklerin kömürleşmiş (karbonize olmuş) olmaları nedeniyle çürümeye dayanıklı olduğunu ifade eden Kabukçu, böylece örneklerin binlerce yıl toprakta korunduğunu ifade etti.

franchthi sanidar

Elde edilen her örnek, Kabukçu ve ekibi tarafından laboratuvar ortamında elektron mikroskobuyla detaylı incelendi ve hücre yapılarından yiyeceklerin tanımlanması yapıldı.


Dr. Kabukçu sonuçların kendilerini şaşırttığını ifade ederek “Bulgularımız çok çeşitli bitki tohumunun bir arada ve bir tarif gibi çok basamaklı bir işlemden geçtiğine işaret ediyor. Bu nedenle bitki kullanımının bu dönemde de daha karmaşık ve özgün bir mutfak kültürüne ait olduğu yorumunda bulunduk.

Sanırım otomatik olarak geçmişteki insanlar yeterince yaratıcı, kültürel, ‘insani’ varlıklar olarak görülmüyor. Biz de bulduğumuz bitkilerin botanik isimlerinin ötesinde bir yorum getirdik konuya, ki beslenme ve yemek-içmek sadece bir biyolojik ihtiyaç değildir” dedi.

Yemeklerde baharat kullanımı

neanderthal yemek

70 bin yıl önce insanların atalarının gelişmiş bir mutfak kültürü olduğunu vurgulayan Dr. Kabukçu bu konudaki bulgularını şöyle yorumladı:


“Daha modern olarak tabir etme sebebimiz, özellikle bitkilerin baharat gibi kullanılmış olduğu tezini öne sürmemizden ve de ‘tarif’ gibi çok aşamalı (örneğin baklagillerin suda ıslanması, ardından öğütülmesi veya ezilmesi ve ardından da tat verecek bir takım bitkilerin eklenmesi) gibi mutfak kültürüne dair veriler bulmuş olmamızdan. Örneğin Shanidar homo sapiens döneme ait kalıntılarda yabani hardal, menengiç (Antep fıstığının yabanisi) gibi bitkilerin bu yiyeceklere karıştırıldığını tespit ettik.”

Parkta altın bulduğunu sandı ama ondan da değerli çıktı!


Editor
Haber Merkezi ▪ İndigo Dergisi, 19 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. Amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. Ayrıca İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İndigo Dergisi herhangi bir çıkar grubu, ideolojik veya politik hiçbir oluşumun parçası değildir.