Biyolojik saat nedir? Hastalıklara davetiye çıkarıyor!

Organizmaların günlük ritimlerinin kontrolü, gelecekteki değişiklikleri tahmin etmeleri ve hazırlanmalarını sağlayan mekanizma olan biyolojik saat, birçok kimyasal sürecin günlük, aylık ve mevsimsel değişimlerini düzenliyor. Uzmanlar, sirkadiyen saatin bozulmasının kanser, diyabet, çeşitli metabolik ve nörolojik hastalıklar ve uyku bozuklukları gibi birçok hastalığın gelişmesi ile bağlantılı olduğunun bilindiğini söyledi.

biyolojik saat

Üsküdar Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Biyomühendislik (İngilizce) Bölüm Başkan Yardımcısı Dr. Öğretim Üyesi Handan Emişoğlu Külahlı, biyolojik saat ve önemine ilişkin dikkat çekici değerlendirmede bulundu.

Dr. Öğretim Üyesi Handan Emişoğlu Külahlı, biyolojik saati, “organizmaların günlük ritimlerinin kontrolü, gelecekteki değişiklikleri tahmin etmeleri ve hazırlanmalarını sağlayan mekanizma” olarak tanımladı.


Biyolojik saat, birçok kimyasal sürecin değişimlerini düzenliyor

Dr. Öğretim Üyesi Handan Emişoğlu Külahlı, biyolojik saatin birçok kimyasal sürecin günlük, aylık ve mevsimsel değişimlerini düzenlediğini söyledi. Külahlı, uyku gibi günlük ritimler; tansiyon, sıcaklık, metabolik hızlar gibi davranış veya fizyolojisindeki ritmik değişiklikler, bol yemek yiyerek göçe hazırlanmak, yiyecekleri depolayarak kış uykusuna yatarak kışa hazırlanmak gibi yıllık ritimler, bazı canlıların şafakta ve alacakaranlıkta en aktif formda olması ve çiçeklerin günün belirli saatlerinde açmasının organizmanın iç saati yani biyolojik saat tarafından düzenlendiğini söyledi.

24 saatlik düzen sağlıyor…

Sirkadiyen saatin, bakterilerden insanlara kadar hemen hemen tüm organizmalarda tanımlandığını ifade eden Dr. Külahlı, “Sirkadiyen saat, gen ifadesinden organizmanın davranışına kadar birçok seviyedeki süreçler için 24 saatlik bir düzen sağlar ve dünyanın dönüşüne bir adaptasyondur.” dedi.

Sirkadiyen saat ikiye ayrılır

İnsanda bulunan sirkadiyen saatin iki bölüme ayrıldığını ifade eden Külahlı, “Beyinde hipotalamusun suprakiazmatik çekirdeğinde bulunan merkezi saat ve hemen hemen her doku ve organ sisteminde bulunan periferik saatlerdir.” dedi.


Dr. Öğretim Üyesi Handan Emişoğlu Külahlı, “Merkez saat, gözdeki retinadan gelen ışık girişini kabul eder, bu bilgi kimyasal bir versiyona dönüştürülerek buradaki spesifik nöronlarda saat genlerinin seviyeleri değişir, diğer beyin bölümlerindeki periferik organlar ve hücrelere de iletim gerçekleştirilerek senkronizasyon sağlanır.” diye konuştu.

Nobel Ödülü getirdi

nobel ödülleri alfred nobel

Merkez ve periferal saatleri oluşturan hücrelerde bulunan sirkadiyen moleküler saatin ise ana saat genlerinin (Clock, Bmal1, Period 1-3 ve Cryptocrome1-3) aktivasyonu ve baskılanmasıyla oluşan döngüsel bir mekanizmadan oluştuğunu ifade eden Dr. Öğretim Üyesi Handan Emişoğlu Külahlı, “Bu mekanizma; birçok biyokimyasal ve fizyolojik fonksiyona günlük ritmitisite verir. 2017 yılında Fizyoloji/Tıp Nobel Ödülü, meyve sineklerinde sirkadiyen ritmi kontrol eden moleküler mekanizmaları keşfeden üç bilim insanına verilmiştir. Nobel ödüllü bilim insanı Prof. Dr. Aziz Sancar ise Cryptocrome geninin saati düzenleme mekanizmasının aydınlatılması ve saatin DNA onarımı, kanser ile ilişkisine dair çalışmaları ile bu alana önemli derecede katkı sağlayan bilim insanıdır.” diye konuştu.

Biyolojik saat bazı genlerin düzenlenmesini sağlıyor

Dış çevre ile saat arasındaki senkronizasyon bozukluğunun birçok probleme neden olduğunu kaydeden Dr. Öğretim Üyesi Handan Emişoğlu Külahlı, “Bunlardan biri vücudumuzun iç saatinin birden fazla zaman diliminde seyahat ettiğimizde uyum sağlamakta zorlanması nedeniyle oluşan jet-lag’dır. Sirkadiyen saat, herhangi bir hücrede ifade edilen bazı genlerin düzenlenmesi rolüne sahiptir.” dedi.

Biyolojik saatin bozulması sağlık sorunlarına yol açabilir


Dr. Öğretim Üyesi Handan Emişoğlu Külahlı, sirkadiyen saatin bozulmasının kanser, diyabet, çeşitli metabolik ve nörolojik hastalıklar ve uyku bozuklukları gibi birçok hastalığın gelişmesi ile bağlantılı olduğunun bilindiğini belirterek “Ayrıca son yıllarda sirkadiyen saatin nasıl çalıştığı, birçok hastalık ile ilişkisinin aydınlatılmasına dair çalışmalar, özellikle saatin kişiye özgü tedavi aracı olabileceğini de göstermiştir.” dedi.

Biyolojik yaşınızı biliyor musunuz? || Bizi takip edin: Facebook, TwitterInstagram


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.