Uzmanlar, çalışmayı planlayan EYT’iler için kıdem tazminatı uyarasında bulunuyor. Bir kamu kurumunda taşeron firma bünyesinde çalışan işçinin emekliliğe ayrıldıktan sonra aynı işyerinde çalışmaya devam etmesi ve istifa ettikten sonra tazminat talebiyle mahkemeye yaptığı başvuruyu örnek gösteren uzmanlar, Yüksek Mahkeme’nin kıdem tazminatı talebini reddettiğine dikkat çekiyor. Söz konusu kararda Yüksek Mahkeme, kıdem tazminatının hesaplanmasında esas alınması gereken (son) ücretin davacının emeklilik tarihindeki ücret olduğunu belirtiyor.
Yaklaşık 2 milyon kişiyi ilgilendiren emeklilikte yaşa takılanlar (EYT) düzenlemesinin önümüzdeki günlerde Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) gündemine gelerek yasalaşması bekleniyor. Uzmanlar, emekliliğe hak kazanmasına rağmen aynı iş yerinde çalışmaya devam edeceklere kıdem tazminatı uyarısında bulundu.
Yüksek Mahkeme’nin emsal olabilecek bir kararına dikkat çeken uzmanlar, “Yaşlılık aylığı bağlandığı andan itibaren kıdem tazminatınızı alın. Çalışmaya devam etseniz de mağdur olabilirsiniz. İlerleyen yıllarda mağduriyet yaşamamak için emekliliğe ayrıldığınız tarihte tazminatınızı alın” diyor.
Çalışmaya devam etmek isteyen EYT’lilerle ilgili Yargıtay’dan önemli karar
İHA’da yer alan habere göre, emekli olduktan sonra aynı işyerinde çalışmayı planlayanlara yönelik Yargıtay’dan önemli bir karar çıktı. Yüksek Mahkeme; emeklilik sebebiyle işten ayrılan çalışanın tekrar aynı işyerinde çalışmaya başlaması halinde, emekli olunan tarihte kıdem tazminatı ödendiği için çalıştığı 2. döneme ilişkin kıdem tazminatı ödenmemesi gerektiğine hükmetti.
Edinilen bilgiye göre, bir kamu kurumunda taşeron firma bünyesinde çalışan işçi, emekliliğe ayrıldıktan sonra aynı işyerinde çalışmaya devam etti. İstifa eden işçi, tazminat alamadığını belirterek İş Mahkemesi’nin yolunu tuttu. Davacı işçi, kıdem tazminatı, yıllık izin ücreti ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davalılardan müştereken müteselsilden tahsilini talep etti. Davalı şirket, talep edilen alacaklardan sorumlu tutulmalarının yerinde olmadığını ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini talep etti. Mahkeme, kıdem tazminatını işçinin istifa ettiği aydaki aldığı ücret üzerinden hesaplanması gerektiğine hükmetti.
Kararı taşeron şirket, kararı temyiz edince devreye Yargıtay 9. Hukuk Dairesi girdi. Kararda; davacının Sosyal Güvenlik Kurumu’ndan yaşlılık aylığı almaya başlamasına rağmen asıl işverene ait işyerindeki çalışmasına kesintisiz çalıştığı, bu çalışmasının istifa ile sonuçlanması sebebiyle kıdem tazminatına hak kazanamayacağı hatırlatıldı.
“TAZMİNATIN HESAPLANMASINDA ESAS ALINMASI GEREKEN ÜCRET, EMEKLİLİK TARİHİ”
Kararda, şu ifadelere yer verildi:
Emeklilik tarihine kadar geçen süre için kıdem tazminatı alacağına hak kazandığı sonucuna varılmıştır. Mahkemece davacının emeklilik tarihine kadar olan çalışma süresi yönünden kıdem tazminatı alacağına hükmedilmesi yerinde ise de, tazminata esas ücretin belirlenmesinde hata yapıldığı anlaşılmaktadır. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacının 30.06.2012 tarihindeki ücreti ile o tarihteki yol yardımı toplamı dikkate alınmak suretiyle, tazminata esas ücretin 1.193,03 TL olarak belirlendiği anlaşılmaktadır. Davacının emeklilik tarihinden sonraki çalışması istifa ile sona erdiğinden bu döneme ilişkin çalışma süresi ile bu dönem sonundaki ücrete göre kıdem tazminatı hesaplanması yerinde değildir.
Kıdem tazminatının hesaplanmasında esas alınması gereken (son) ücret, davacının emeklilik tarihindeki ücrettir. Gerek ücretin, gerekse ücrete ilave edilecek yardımların parasal değeri belirlenirken davacının emeklilik tarihi olan 25.07.2011 tarihi esas alınmalı, bu tarihteki tazminata esas ücret miktarı üzerinden hesaplama yapılmalıdır. Kıdem tazminatına esas ücretin belirlenmesinde hata yapılarak hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.”