Seçim belirsizliği ve nakit sıkışıklığı nedeniyle önünü göremeyen sanayici, regülasyonlar nedeniyle tıkanan kredilerin şokunu yaşıyor. “Bankalar finanse etmeyecekse kim edecek” diyen reel sektör temsilcileri, belirsizlik durumunun uzaması halinde ticarette dengelerin bozulacağına vurgu yapıyor.
İkinci tura kalan seçim, bankacılık sistemine peş peşe gelen regülasyonlar derken hem bankacılık sektörü hem iş dünyası yaşanan son durumu “piyasalar dondu kaldı” ifadesiyle tanımlıyor.
“Kredi muslukları tek tek kapanıyor”
Konut, taşıt ve ihtiyaç kredilerinde talepler ya askıya alınıyor ya da 2 hafta önceye göre neredeyse 2 katına yükselen maliyete razı geliniyor. Kredi kartından nakit avans kullanımı kapatılırken iş dünyası “Kredi muslukları tek tek kapanıyor” diyor. Kimi reel sektör temsilcilerine göre bu durum piyasalarda ‘domino’ etkisi yaratarak piyasanın nakit dengesini bozabilir.
“Bankalar finanse etmeyecekse kim edecek”
İş dünyası, “Bankalar finanse etmeyecekse kim edecek” yorumunu yapılıyor. Bazı iş dünyası temsilcileri, geçmiş yıllarda verilen bazı kredilerin kullanım alanlarının dışına taştığını hatırlatarak, “Seçim döneminde para verirsek gider döviz alır, döviz yükselir yaklaşımıyla musluklar kapanıyor. O dönemde yapılan ne kadar yanlışsa bugün piyasanın kredi üzerinden sıkıştırılması da yanlış” dedi. Nakit akışının bozulmasıyla üreticiler, hammaddede ‘enflasyonist’ etki yaratacak bir fiyatlamaya gidilmesinden de endişeli.
İş dünyasının öngördüğü olası senaryolar:
- Nakit akışı bozulur, piyasada vadeler hızla düşer
- 6 ay vadede ödenmesi gereken borç 1 aya iner
- İşletme sermayesi ihtiyacı artar, parası olan da elinde tutar
- Sürdürülebilir büyüme, refah ve istihdamı düşürür.
- Faizler yukarı gider, işletmeler için tehlikeli.
- Finansman zorluğu ihracatı baltalar.
- Firmaların mali yapısı bozulur, sanayici çarkı döndüremez.
- Sanayicinin krediyle dönme . ihtiyacı var, piyasa kilitlenir.
“Bankalardan kendi dövizimizi çekemiyoruz”
Reel sektörde finansmana erişimde çok ciddi sorunlar yaşandığını söyleyen İstanbul Tüccarlar Kulübü Başkanı İlker Önel, “Bırakın TL veya döviz kredi çekmeyi kendi dövizimize bile ulaşamıyoruz. Bankalar günlük 5 bin dolarlık sınır getirdiler. Kendi hesaplarımızdaki paramızı çekemiyoruz, ödemelerimizi yapamıyoruz, hem ithalat yaparken hem de ihracat yaparken elimiz kolumuz bağlanıyor. Biz de döviz ihtiyacımızı dışarıdan karşılamak zorunda kalıyoruz.
Şu an biz kendi ithalat evraklarımızı almak için yani ham madde almak için dışarıdan döviz topluyoruz, özellikle de Kapalıçarşı’dan almak zorunda kalıyoruz. Orada da oluşan marj bizi çok zorluyor” diye konuştu. Kredilere getirilen sınırlamaları piyasalara müdahale anlamına geldiğini söyleyen Önel, “Bu durum serbest piyasada istemediğimiz ve piyasayı çok olumsuz etkileyecek bir durum. Beklentimiz tekrar normal ekonomi politikalarına dönüş ve merkez bankasının özellikle de almış olduğu kararların esnetilmesi” dedi.
Krediye erişen dövize gidiyor
DÜNYA Gazetesi’nin haberine göre üst düzey bankacılık kaynakları, bugün gelinen noktada bankacılık sistemi üzerine regülasyonlarla pek çok yük bindirildiğine işaret ederek, “Göğsümüzü gere gere Türk bankacılık sistemi sağlam diyoruz. Ama bu kadar menkul kıymet baskısı zarar etsinler demek oluyor” yorumunu yaparken; bir başka bankacı da kredi faizlerinin baskılandığı mevduat faizlerinde ise sınırların aşıldığı bir ortamda bankacılık bilançosu açısından durumunun iyice zorlaştığına vurgu yaptı. Bir başka üst düzey bankacı ise “Kredi veriyoruz, regülasyon geliyor. Veriyoruz, geliyor. Verilen kredilerin dövize kayması istenmiyor. Ama bir gerçek de var; krediye erişen dövize gidiyor. Herkes eller havada kaldı. Vadesi gelen kredi çevriliyor ama şu anda piyasa tam kristalize oldu” dedi.
ASKON Başkanı Orhan Aydın: Finansa erişim üreticinin önünde engel olmamalı
Müreffeh bir Türkiye’ye erişmek istiyorsak üreticinin önündeki finansmana erişim sorununu ortadan kaldırmalıyız. Üreten kesim finansa erişim sorunu yaşamamalı. Her kim ben üreteceğim ya da üretimimi artıracağım diyorsa özellikle desteklenmeli. Ne yazık ki, son dönemde piyasalarda finansa erişim noktasında, çok ciddi sorunlar yaşanıyor. Bir an önce ekonomik olarak rahatlamak istiyorsak üreticinin önündeki finansa erişim zorlukları kaldırılmalı.
İTHİB Başkanı Ahmet Öksüz: Sürdürülebilir bir dönem yaşamıyoruz
Piyasada ciddi bir kısıtlama var. Firmalar ithalat ödemelerinde zorlanıyor. Bu sürdürülebilir bir durum değil. Zaten bir süredir krediye erişim konusunda yaşanan sıkıntılar vardı. Herkes seçime kilitlenmişti. Gösterge faizine göre faizler arttı, onunla bile kullandırılmıyor. 2. turdan sonra bir düzelme, açılma olacaktır. Dövizle ilgili kısıtlama devam ediyor. Merkez Bankası kuru ile serbest piyasa kuru iyice açılmış durumda. Şu an yaşadığımız sürdürülebilir bir durum değil.
İDMİB Başkanı Güven Karaca: İhracatın baltalandığı noktaya geldik
Dünyadaki resesyon, Avrupa’da ve Amerika’daki faizlerin arttırılması ve enflasyon, talebin düşmesinin arkasından, aynı zamanda da finansmana erişim zorlaştığı noktada ihracatı tamamıyla baltalayan noktaya geldi. Kesinlikle finansmana erişim, paraya erişimle ilgili Merkez Bankası’nın ve de para politikasını düzenleyen bütün kurumların pozisyon alması gerekiyor. Eximbank’ta da ihracatçı paraya ulaşmakta, finansmana erişmekte zorlanıyor.
TETSİAD/ Hasan Hüseyin Bayram: Bankalar sanıyoruz tatile çıktı
Şu an bankacılık kredi sistemi çalışmıyor Bankalar, EYT ile ilgili çok düşük rakamları bile veremiyor. Bankalar zannediyorum tatildeler. İthalatçının kurunu yüzde 20 pahalandırsınlar. ihracatçıyı cezalandırmaya mı çalışıyoruz?
TÜRMOB Başkanı Emre Kartaloğlu: Kredilerin durması piyasada zincirleme etki yaratır
Şu an döviz fiyatı ve talebi dolaylı yöntemlerle baskılanmaya çalışılıyor. Bu ise piyasada TL sıkışıklığına neden oluyor. Bu durgunluğa ve küçülmeye neden olacaktır. Bu nedenle seçim sonrası iktisat politikalarının piyasa beklentileri paralelinde şimdiden belirlenmesi ve bir an önce ilan edilmesi gerekiyor. Kredi konusunda sorun yaşayan şirketlerin ödemeleri aksadığında zincirleme bir sonuçla piyasa da dalgalanmalar olur
TGSD Başkanı Ramazan Kaya: Faizlerin çok ciddi artacağını gösteriyor
Şu an kredi muslukları neredeyse tamamen kapandı. Hatta kredi kartlarından nakit kullanılabiliyorduk, oranlar düşük olduğu için onu da kapattılar. Seçim sonrasına kadar önümüzdeki hafta da bu şekilde gidecek. Bu da faizlerin ciddi şekilde artacağını gösteriyor. Burada zaten daralan bir ekonomide para musluğunun tamamen kapandığı bir noktada kurumlar daha da zor duruma düşecek. Şu anda sanayicinin beklemekten başka yapacağı bir durum yok.
TOBB / Şeref Fayat: Konvansiyonel ekonomiye dönmek zorundayız
Piyasadaki sıkışıklık her geçen saat artıyor. Birinci tur sonrası süreçte seçim sonrası nasıl bir ekonomi politikası güdülecek ve maliyetimiz ne olacak diye bilmeyen finans kuruluşları mümkünse özellikle de TL tarafında kredi kullandırmamaya çalışıyorlar. Dolayısıyla piyasadaki sıkışıklık her geçen saat artıyor. Seçimden sonra kim gelirse gelsin konvansiyonel ekonomi politikalarına dönülmek zorunda. Artık kimsenin taşıyacak gücü kalmadı.
Arzum Yön. Kur. Başk. Murat Kolbaşı: İşletmelerde özkaynak kullanımı artıyor
Konulan yeni kurallara göre hareket ederek tüm firmalar finansmana erişimin bir formülünü bulmaya çalışıyor. Özkaynak kullanımı artıyor, ikinci tur seçim sonrası kredi mekanizmasının daha rahat işleyeceğine inanıyorum.
Kaynak: Dünya Gazetesi (dunya.com)