Reuters anket şirketleriyle konuştu: İstanbul seçimi ne durumda?

anket istanbul

Reuters’tan İstanbul seçimi analizi: Araştırmacılar ne diyor, İmamoğlu ve Kurum’un avantaj ve dezavantajları ne? Anket şirketlerinin genel sonuçlarına göre, İstanbul’da İmamoğlu birkaç puan farkla önde görünüyor. Ancak seçime günler kala bu sonuçların nasıl değişeceği net değil.

Reuters Haber Ajansı; muhalefet seçmeninin hayal kırıklığı yaşadığı genel seçimlerin ardından ittifakın da dağılmasıyla gözler yerel seçimlere ve özellikle de muhalefet ve iktidarın bundan sonraki politik resmin neresinde olabileceğine dair ipucu verecek İstanbul’a çevrildiğini yazdı ve araştırma şirketlerinin görüşlerine başvurarak, İstanbul seçimlerindeki olasılıkları analiz etti.

Habere göre; İstanbul seçimlerinde mevcut durumda Kürt seçmen ve İYİ Parti seçmeninin 2019 yılındaki desteğini göstermeyecek olması, CHP’de aday gösterilmeyenlerin sahadaki olumsuz etkisi zemini AK Parti’nin lehine çevirirken, AK Parti’nin elinden yıllar sonra İstanbul’u alan İstanbul Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun yeniden seçilmesini zora sokuyor.


Uzmanlara göre, 2023 yılında muhalefetin başarısızlığının faturası daha çok CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na kesilirken, CHP’de kurultay sonrası başkan değişimi ve belediye başkanlığı aday gösterilmeyen kızgınların CHP’li seçmen üzerinde yarattığı olumsuz etki de muhalefet adaylarını etkileyebilecek diğer unsurlar olarak görülüyor.

Sancar: İmamoğlu seçilirse, 2028’de cumhurbaşkanı olur

Bu yerel seçimlerde, İstanbul başta olmak üzere büyük kentleri muhalefetin alması durumunda gelecek dönemde Türkiye’de politikasının gelecek döneminin şekillenmesinde önemli etkileri olacağını söyleyen Metropoll Araştırma Başkanı Özer Sencar, “İstanbul’da Ekrem İmamoğlu seçimi alırsa ve bu seçim bir şekilde itirazlarla iptal edilmezse 2028 yılında Cumhurbaşkanlığı seçimini alacağı kanaatine sahibim…Çünkü gidiş o istikamette” dedi.

İstanbul seçimlerini “Bıçak sırtı bir yarış, burun buruna bir yarış” olarak yorumlayan Sencar sözlerini “İmamoğlu seçimi aldı” diye daha önce bunu 2019 seçiminde söyledik ama şimdi söyleyebileceğimiz kadar güven içerisinde değil” diye sürdürdü.

İstanbul seçimleri üzerinde etkili olabilecek faktörler arasında DEM Partisi’nin seçmeni, İYİ Parti seçmeni, Refah Partisi etkisini vurgulayan Sencar’ın geçen hafta açıklanan son anketi üzerinden verdiği bilgiye göre, Ocak ayında “İmamoğlu’na vereceğiz” diyen Kürt seçmeninin oranı yüzde 35 iken, Şubat ayında bu oranın yüzde 32’ye düştü. Aynı şekilde Ocak’ta İYİ parti seçmeninin yüzde 64’ü İmamoğlu’na vereceğiz derken Şubat ayında bu oran yüzde 45’e geriledi.

Mart ayında yeniden yapılacak araştırmada daha net sonuçların görülebileceğini ifade eden Sencar, Yeniden Refah Partisi’nin İstanbul’da yaklaşık 5 puan potansiyeli olduğunu ve bu 5 puanın 2.5 puanının kendi adayına oy verdiğini söyledi. Sencar, Yeniden Refah Partisi’nin kendi adayı ile sonuna kadar devam etmesi durumunda AK Parti Adayı Murat Kurum’a bunun en az 2 puan maliyeti olabileceğini belirtti.

“İyi Parti ve DEM Parti’nin Ekrem İmamoğlu’na vereceği zararı ciddiye almak gerekir” diyen Sencar, “Kılıçdaroğlu’nun mevcut CHP yönetimine, Ekrem İmamoğlu’nun adaylığına karşı net bir karşı duruşu var” dedi ve İstanbul’da Sarıyer, Bakırköy, Ataşehir belediye başkanlarının İmamoğlu’na açık tavır aldıklarını belirterek, bunların etkisinin de izleneceğini söyledi.

Gezici: İstanbul’un sorunları belirleyici olacak

Gezici Araştırma Merkezi Başkanı Murat Gezici ise, yerel seçimlerde İstanbul’da yüzde 44.1’i AK Parti ve MHP ortak adayı Murat Kurum’u, yüzde 43.5’inin CHP adayı Ekrem İmamoğlu’nu desteklediğini söyledi.

İstanbul’da kentsel dönüşüm, ulaşım trafik ve su gibi kent yasamını doğrudan etkileyen temel sorunların seçimde etkili olduğunu söyleyen Gezici, “Seçimin kaderini ideolojik tercihlerin değil, İstanbul’un karşı karşıya olduğu temel sorunların çözümüne odaklanacak bir belediye başkanı arayışının belirleyeceği gözlemlenmektedir” dedi.

Kulat: Kaybederse İmamoğlu efsanesi sıkıntıya girer

MAK Danışmanlık Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ali Kulat da İstanbul seçiminin Erdoğan için önemini vurgulayarak, “Eğer bir kere daha kaybederse bunun iki anlamı var. Önümüzdeki yıllarda Türkiye siyasetinde bir Ekrem İmamoğlu faktörü çok önemli bir aktör haline gelmiş olacak. İkincisi tabii AK Parti için de kaybedilen ama kaybedildiği tescillenen bir şehir haline gelmiş olacak… Bu seçimi eğer Ekrem İmamoğlu kaybetmiş olursa Ekrem İmamoğlu efsanesi büyük oranda sıkıntıya girer” dedi.


2019 yılı seçimi ile en önemli farkı ise Kulat şöyle açıkladı:

Özellikle Ekrem İmamoğlu’nun bulunduğu Millet İttifakı, o zamanki var olan Millet İttifakı şu anda yok. Bunlar Ekrem İmamoğlu’na dün oy veren seçmenlerin olduğu partiler. Bunlar Ekrem İmamoğlu’ndan oy alacaklar doğal olarak. Ama çok alacaklar, az alacaklar. Sonuç itibariyle belli düzeyde bir oy almış olacaklar.

MAK Danışmanlık’ın son anketine göre Ekrem İmamoğlu yüzde 41.5, Murat Kurum ise yüzde 40 oy oranına sahip bulunuyor. Ankara’da Mansur Yavaş yüzde 44, AKP Adayı Turgut Altınok’un ise yüzde 38 oy oranı var.

AK Parti adayı Kurum’un ise şu ana kadar beklenen performansı gösteremediğini belirten Kulat, “Onun öyle bir dezavantajı var. Bir de Yeniden Refah Partisi, geçen seçimde olmayan bir parti olarak bu seçimde şu anda önemli partilerden birisi halinde. Ve ne kadar oy alırsa alacağı oyların hepsini AK Parti’den almış olacak” dedi.

Aksoy: Mikro hedef kitlelerini kim ikna edebilirse

Aksoy Araştırma Başkanı Ertan Aksoy da İstanbul’da muhalefet için en büyük riski “muhafeletin hiç olmadığı kadar parçalanmış gidiyor olması” olarak tanımladı ve İstanbul seçiminin mikro hedef kitlelerini kim ikna edebilirse onun kazanabileceği bir seçime dönüştüğünü söyledi.

Son anketlerini 40 gün önce yaptıklarını söyleyen Aksoy “Ankette İmamoğlu 3-4 puan öndeydi ve bunun devam ettiğini düşünüyoruz” dedi.

Esen: Türkiye’de seçimler serbest ve adil bir şekilde gerçekleşmiyor

Sabancı Üniversitesi öğretim üyesi siyaset bilimci Berk Esen de Türkiye’de seçilmiş “otoriter bir rejim” olduğunu belirterek, seçimlerin “serbest ve adil şekilde” gerçekleşmediğini, medyanın önemli bölümünün muhalif adaylar tarafından kullanılmadığını vurguladı.

Muhalefetin 2023 seçimini kaybetmesinin ardından ortaya çıkan umutsuzluğun da seçmende etkilerinin görüldüğünü belirten Esen, dağılan ittifakın hatta aynı parti içinde farklı kanatların birbirlerini suçlaması nedeniyle seçmenin odağının dağıldığına işaret etti.

“Yani böylesine bir rejimde muhalefet seçim kazanabiliyor zaman zaman, ama seçim kazanmak için her türlü fedakarlığı göze alarak iş yapması lazım” diyen Esen şöyle konuştu:


Adeta böyle bir taşı tepenin en uç noktasına kadar taşımak gibi. Taşıdılar taşıdılar ama öteki tarafa geçireceklerine ellerinden taş düştü ve tekrar geriye döndü. Şimdi o yorgunlukla geriye dönüp o taşı tepeye tekrardan çıkarmak çok zor.

Ekrem İmamoğlu mal varlığını açıkladı


Editor
Haber Merkezi ▪ İndigo Dergisi, 19 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. Amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. Ayrıca İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İndigo Dergisi herhangi bir çıkar grubu, ideolojik veya politik hiçbir oluşumun parçası değildir.