Eczacı ve Homeopat Ezgi Nevçehan, vücuttaki gram başına düşen selenyum miktarının en fazla olduğu organın tiroid bezi olduğunu söyledi. Selenyum ve tiroid arasındaki ilişkiye değinen Nevçehan, selenyum bakımından zengin gıdalar hakkında bilgi vererek, uyarılarda bulundu.
Selenyum antioksidan, anti enflamatuar özelliği olan ve aktif tiroid hormonu T3’ün üretiminde rol oynayan bir eser elementtir. Vücutta gram başına düşen Selenyum miktarı en fazla olan organ tiroid bezidir. Eczacı ve Homeopat Ezgi Nevçehan, selenyum tiroid ilişkisine değinerek uyarılarda bulundu.
Eczacı ve Homeopat Ezgi Nevçehan “Otoimmun tiroid hastalıklarında kullanılan selenyun desteğinin inflamatuar ve immun yanıtı dengelediği ve oksidatif hasarı azalttığı gösterilmiştir. Tiroid hormon sisteminin düzenlenmesinde iyot ile birlikte selenyumun da esansiyel rolü olduğu bilinmektedir. Hormon sentezinde görevli iyodotironin deiyodinaz (DIO) enzim sisteminin çalışması, tiroit hormonlarının sentez ve depolanması için selenyum gereklidir. Tiroid hastalarının kan bulgularında TSH, T3 ve T4 oranları normal aralıklarda olsa da tiroid hormonlarının vücutta kullanılabilmesi için bazı minerallere ihtiyacı olduğunu söyledi.
Nevçehan, “Tiroid hormonlarının vücuttaki aktif formu T3 formudur ve karaciğerde T4 hormonundan dönüşümle oluşur. Bu dönüşümde Selenyum ve Çinko rol oynamaktadır. Bağışıklık sistemini tetikleyen Hashimato Tiroidi hastalığında enflamasyon bulgularını azaltmak için Selenyumun antioksidan etkisinden faydalanılmaktadır. Oksidatif stresin yaşla arttığı ve yaşlanmanın yetersiz besin alımı, azalmış fiziksel işlev veya ciddi patolojiler nedeniyle selenyum eksikliği ile karakterize olduğu bilinmektedir. Sağlığı korumak, hastalığı önlemek ve yaşlanma sürecini yavaşlatmak için yeterli dozlarda günlük Selenyum alımı gerekmektedir. Selenyum içeriği yüksek besinleri tüketen kişilerde selenyum takviyesi önerilmemektedir ancak topraklarda yapılan selenyum ölçümlerinde selenyum düzeyinin düşük olması, beslenme ile yeterli miktarda alınamadığı da belirtilmektedir” dedi.
Eczacı ve Homeopat Ezgi Nevçehan, “Selenyumdan zengin gıdaların brezilya fındığı, yulaf, et, tavuk, hindi, mantar, ay çekirdeği olduğunu söyledi.
Nevçehan, “Selenyum birikimine “selenozis” adı verilir. Selenyumun 50-400 mikrogram arasında olması güvenli düzeydir. Doz aşımı yani selenozis denmesi için 850-900 mikrogram olması gerekir” dedi. Eczacı ve Homeopat Ezgi Nevçehan, selenyum eksikliğinin hangi bulgularında görülebileceğini şöyle sıraladı.
Selenyum Eksikliğinde Hangi Bulgular Görülebilir ?
- Ağızda Metalik Tat
- Kırılgan Tırnaklar
- Diş Çürükleri
- Mide Bulantısı gibi Mide ve Bağırsak Problemleri
- Yorgunluk
- Sinirlilik
- Deride Lezyonlar ve Döküntüler
- Saç Dökülmesi
- Tiroid problemleri görülebilir.
Eczacı ve Homeopat Ezgi Nevçehan, günlük kullanılması gerek selenyum miktarlarına değinerek, “14 yaşın üzerindeki yetişkinler için önerilen günlük Selenyum alımı 55 mikrogramdır. Ancak bu sayı hamile kadınlar için 60 mikrograma ve emziren kadınlar için 70 mikrograma kadar çıkmaktadır. Özellikle tiroid hastalıklarında 200 mcg Selenyum takviyesi önerilmektedir. Crohn hastalığı, HIV veya diyaliz gerektiren böbrek hastalıkları gibi hastalıklarda Selenyum emilimi azalabilmektedir. Bu nedenle daha yüksek dozlar almaları gerekebilmektedir” dedi.