Metabolizmanın patronu: Tiroid bezi

Tiroid bezi

Vücudun rutin işleyişinde kritik bir yere sahip olan tiroid bezinin sağlığını korumak büyük önem taşıyor.

Tiroid bezi boynun ön tarafında bulunan ve salgıladığı hormonlarla tüm metabolizmayı düzenleyen az veya fazla çalıştığında çeşitli hastalıklara sebep olabilen yaklaşık 30 gram ağırlığında bir organ. İyotu metabolize ederek kullanan tiroid bezi, iyot alım bozukluklarında gündeme gelebildiği gibi, nodül oluşumu ve kanserli dokularla da ortaya çıkabiliyor.

Hipotiroidi ve Hipertiroidi Nedir?

Tiroid bezinin hormon fonksiyonları bozukluğunun hipotiroidi ve hipertiroidi olarak iki şekilde görüldüğünü belirten, LifeClub Aile Hekimi Uzmanı Dr. İyigün Gedik, “Hipofiz bezi tarafından salgılanan TSH (tiroid stimülan hormon), tiroid bezinde T3 ve T4 denilen hormonların salınmasını uyarır. T3 ve T4 hormonlarının eksikliğine yol açan durumlar hipotiroidizm olarak adlandırılır. Hipotiroidide yorgunluk, saç dökülmesi, kabızlık, istemsiz kilo alma, güçsüzlük gibi şikayetler oluşur.


Tiroid bezinin salgıladığı T3 ve T4 hormonları fazla salgılandığında ise hipertiroidi tablosu oluşur. Hipertiroidide sinirlilik, ellerde titreme, kilo kaybı, çarpıntı gibi şikayetler oluşur” dedi.

Tiroid Bezinde Büyüme: Guatr

Dr. İyigün Gedik, halk arasında guatr olarak bilinen hastalığın ise tiroid bezi büyümesi olduğuna dikkat çekti: “Yaygın olarak kullanılan guatr kavramı ise tiroid bezinin büyümesini anlatır. Büyüyen tiroid bezinde nodül oluşumu olabileceği gibi nodülsüz yaygın büyüme de izlenebilir. Oluşan nodüller boyut ve yapısal olarak değerlendirilerek kanserli doku oluşumu açısından taranır.


Tiroid bezinin görüntülenmesi için ultrasonografi ve sintigrafi yöntemleri kullanılır. Saptanan nodüllere gerekirse biyopsi yapılarak kesin tanısı konur.”

Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

Tiroid bezi sağlığını korumanın önemli olduğunun altını da çizen Dr. İyigün Gedik, tedavi yöntemlerini şöyle anlattı: “Tiroid hormon bozukluklarında ilaç tedavisi uygulanırken guatrın tedavisinde altta yatan neden bağlı olarak radyoaktif iyot(atom) tedavisi ya da tiroid bezinin ameliyatla kısmen ya da tamamen alınması (tiroidektomi) yöntemleri uygulanabilir.

Tiroid bezimizin sağlığını korumak için yeterli ve dengeli iyot tüketmek, düzenli aralıklarla hormonlar, boyut ve nodüller açısından değerlendirilmesi için kan tetkiki ve görüntüleme yaptırmak faydalı olacaktır.”


Kaynak:

Selenyum ve tiroid ilişkisine dikkat!


Editor
Haber Merkezi ▪ İndigo Dergisi, 20 yıldır ilkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışan bağımsız bir medya kuruluşudur. Amacımız: Gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonumuz: Okurlarımızda sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerlerimiz: Dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın çevrimiçi yayınlarından biri olarak, iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul eder. Bu doğrultuda Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İndigo Dergisi ayrıca İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildirgeyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya toplumsal köken, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İndigo Dergisi herhangi bir çıkar grubu, ideolojik veya politik hiçbir oluşumun parçası değildir.