Doğaya atılan bir cips paketi ekosistemi nasıl tahrip ediyor?

cips paketi

ABD’de milli parkta korucular, yere düşen bir cips paketinin orada yaşayan canlılar için “dünyayı değiştiren” bir olay olduğunu belirtiyor.

Cips paketi doğada bir ya da iki gün, belki de sadece birkaç saat kalmış olabilir ancak yoğun nemle yumuşayan bu tuzlu işlenmiş mısır lokmaları mağara zemininde ve yakındaki mağara oluşumlarında küf oluşumunu tetikledi. Bu durum, New Mexico’nun güneyindeki Carlsbad Mağaraları Ulusal Parkı’nda yer alan bu özel yeraltı ortamında yaşayan küçük mikropları ve böcekleri etkiledi.

Parkın Facebook hesabında olaya ilişkin yapılan paylaşımda, “Mağaranın ekosistemi üzerinde büyük bir etkisi oldu,” denildi.


Mağaranın cırcır böcekleri, örümcekler ve sineklerin kısa süre içinde yabancı “besini” yani cips paketini yemek ve dağıtmak için organize oldukları ve esasen kirliliği daha da yaydıkları belirtildi.

Park korucuları her yıl ziyaretçilerin geride bıraktığı tonlarca çöpü topluyor

Parlak turuncu cips paketi, park personelinin her günün sonunda Kuzey Amerika’nın hacim olarak en büyük tek mağara odası olan Büyük Oda’da yaptığı düzenli taramalardan biri sırasında bir korucu tarafından patika dışında fark edildi. Görevliler, her zaman asfalt patikada bırakılmış olabilecek çöp ya da diğer atıkları arıyor.

Büyük Oda, Carlsbad Mağaraları’nda popüler bir nokta. Yüksek dikitler, zarif sarkıtlar ve mağara kümeleriyle dolu büyülü bir alan.

New Mexico’daki bu “yeraltı harikalar diyarından” Nevada’daki göl kıyılarına, Büyük Kanyon boyunca uzanan kollara ve Florida’daki lagünlere kadar, park bekçileri ve gönüllüler, benzersiz ekosistemlerin tehlikeye atılmasını önlemek için devam eden bir savaşın parçası olarak her yıl ziyaretçiler tarafından geride bırakılan tonlarca çöpü topluyor.

doğa ekosistemi

Ulusal Park Servisi’ne göre, her yıl 300 milyondan fazla insan ulusal parkları ziyaret ederek yaklaşık 63,5 milyon ton çöp getirmekte ve üretmekte – bunların çoğu çöp kutuları ve geri dönüşüm konteynırlarında ait oldukları yerde son buluyor.

Öte yandan, geri kalan atıştırmalık poşetleri ve diğer çöpleri toplamak için genellikle özel bir çalışma gerekiyor ve ‘Leave No Trace’ (İz Bırakma) gibi kuruluşlar mesajlarını patika başlarında ve internette duyuruyorlar.

Carlsbad Mağaraları Milli Parkı tarafından sağlanan bu fotoğrafta, Carlsbad yakınlarındaki milli parktaki Büyük Oda’da patikadan çıkarken bırakılan cips paketi. Carlsbad Caverns National Park via AP

Korucular, milli parkları nasıl temiz tutuyor?

Carlsbad Mağaraları’nda gönüllüler mağaraları tarayarak çöpleri topluyor. Beş günlük bir çalışmada 23 kilogram kadar çöp toplandı. Korucuların ayrıca, patika boyunca insan atıklarını temizlemeyi de içerebilen daha hassas ve bazen kötü işler için süpürme paketleri ve dökülme kitleri var.

Özellikle park ziyaretçilerine ve sınıflara “çöp bırakmayın” mesajını ulaştırmak için çalışan park rehberi Joseph Ward, “O kadar karanlık bir alan ki, bazen insanlar orada olduğunu fark etmiyor. Bu yüzden içinden geçiyorlar ve mağaranın tamamında iz bırakıyor,” dedi.

Korucuların kitlerinde eldivenler, çöp torbaları, su, arındırma için çamaşır suyu karışımları, süpürgeler ve hatta ulaşılması zor noktalar için bambu diş fırçaları ve cımbızlar bulunuyor.

Cips paketinin temmuz ayında bulunmasının ardından, parktaki mağara uzmanları onu temizlemenin en iyi yoluna karar verdi. Pisliğin büyük bir kısmı kepçeyle alındı ve yakındaki mağara oluşumlarına yayılmış olan küf ve mantar halkalarını çıkarmak için bir diş fırçası kullanıldı. Bu, tam olarak 20 dakikalık bir işti.


Ward, bazı işlerin saatler alabildiğini ve birkaç park çalışanını gerektirdiğini söylüyor.

Erişilebilirlik ve koruma arasında dengeli bir hareket

Oregon Üniversitesi’nde emeritus profesör olan Robert Melnick, egzotik küf ve mantarların üreme alanı haline gelen tarihi ahşap merdiven gibi özellikler de dahil olmak üzere Carlsbad Mağaraları’nın kültürel peyzajını inceliyor. Kendisi ve ekibi bu hafta parka bu kaynakları detaylandıran ve parkın gelecekte bunları nasıl yönetebileceğine dair önerilerde bulunan bir rapor sundu.

Melnick, Carlsbad’daki ve diğer yerlerdeki park yöneticileri için dengeleyici bir hareketin, manzaraları korurken ve muhafaza ederken aynı zamanda onları erişilebilir kılmak gibi ikili bir görevi yerine getirmek olduğunu ifade ediyor.

“İnsanlara yeraltının, mağaraların çok çok hassas bir doğal ortam olduğunu sürekli hatırlatmak dışında bunu nasıl izleyeceğinizi tam olarak bilmiyorum,” dedi.

Mağaralara saygılı davranılması yönündeki ricalar, parkın dört bir yanındaki tabelalarda yer alıyor, korucular ziyaretçilere yeraltına inmeden önce oryantasyon veriyor ve her bilet koçanının arkasına yapılması ve yapılmaması gerekenlerle ilgili hatırlatmalar basılıyor. Ancak Leave No Trace’in eğitim ve öğretim direktörü JD Tanner, bazen farkındalık ile kişisel sorumluluk arasında bir kopukluk olduğunu belirtiyor.

Küçük eylemler geri dönüşü olmayan hasarlara yol açabilir

Çok sayıda kişi milli parklar gibi doğal yaşam alanlarını “bulduğu gibi bırakma” gerekliliğinin farkında olabilir ancak Tanner, mesajın her zaman eyleme dönüşmediğini veya küçük eylemlerin – bir parça çöp bırakmanın bile – kırılgan bir ekosistemde geri dönüşü olmayan hasara yol açabileceğinin anlaşılmadığını belirtiyor.

Tanner, “Birisi bu ortamların korunmasında kişisel bir çıkar hissetmiyorsa, kuralları ciddiye almayabilir,” dedi.

Yıllarını dünyanın dört bir yanındaki mağara ortamlarını inceleyerek geçirmiş bir mikrobiyolog olan Diana Northup, bir keresinde Carlsbad Mağaraları’ndaki ana koridoru tarayarak insanların geride bıraktığı her şeyi kaydetmişti.

Northup, cips paketi için “Yani bu pek çok şeyden sadece bir tanesi,” dedi.

Yoğun sezonda herhangi bir günde 2.000 kadar kişi mağaralardan geçiyor. Onlarla birlikte saç ve deri parçaları da geliyor ve bu parçaların üzerinde de mikroplar olabiliyor.

Northup, mağara ortamlarındaki insan kontaminasyonu hakkında, “Yani gerçekten çok kötü olabilir ya da sadece biz ve döktüğümüz tüm şeyler olabilir,” dedi. “Ancak madalyonun diğer yüzü de şu: Mağaraları korumanın tek yolu insanların onları görmesi ve deneyimlemesidir.”

“En önemli şey ise insanların mağaralara değer vermesini ve onları korumak istemesini sağlamak ve bunun gerçekleşmesi için ne yapabileceklerini bilmelerini sağlamaktır.”


Kaynak: Euro News

Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin arttığı ortaya çıktı


Editor
Haber Merkezi ▪ İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. Amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İndigo Dergisi herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik hiçbir oluşumun parçası değildir.