İngiltere’deki Essex Üniversitesi’nde yapılan son araştırmalara göre; kilo verme sürecinde karşılaşılan zorlukların ardında genetik yapının etkili olduğu ortaya çıktı.
İngiltere’deki Essex Üniversitesi’nde yapılan son araştırmalara göre, kilo verme sürecinde karşılaşılan zorlukların ardında genetik yapınız yatıyor olabilir. Çoğu zaman hormon bozuklukları ya da ilaç kullanımı gibi faktörler kilo kaybını etkileyebilirken, Essex Üniversitesi’nden bilim insanları genetik faktörlerin bu süreçteki en büyük engel olabileceğine dikkat çekti.
Essex Üniversitesi’nde yürütülen yeni bir araştırma, kilo verme sürecinde genetik faktörlerin önemli bir rol oynadığını ortaya koydu. Spor, Rehabilitasyon ve Egzersiz Bilimleri Okulu‘ndan Dr. Henry Chung liderliğinde gerçekleştirilen çalışmada, “zayıflama genleri” olarak adlandırılan 14 özel genin kilo kaybını önemli ölçüde etkilediği tespit edildi.
20-40 yaş aralığında 38 katılımcının dahil olduğu araştırmada, bu genetik işaretçileri taşıyan katılımcıların çalışma süresince 5 kg’a kadar kilo verdikleri gözlemlenirken, bu genlere sahip olmayanların ise ortalama 2 kg kaybettikleri belirtildi.
Araştırma, özellikle PARGC1A geninin kilo verme sürecinde kilit bir rol oynadığını vurguladı. Dr. Chung, katılımcıların kaybettikleri kiloların %62’sinin genetik faktörlere, geri kalan %37’sinin ise egzersiz ve yaşam tarzı değişikliklerine bağlı olduğunu açıkladı.
Dr. Chung, genetik faktörlerin önemini vurgulamakla birlikte, kilo verme sürecinde egzersiz ve yaşam tarzı değişikliklerinin de kritik bir öneme sahip olduğunu ifade etti. Araştırmanın amacının, bireylerin genetik profillerine göre daha kişiselleştirilmiş sağlık müdahaleleri geliştirerek, daha etkili kilo verme stratejileri ve daha iyi sağlık sonuçları elde edilmesine katkı sağlamak olduğu belirtildi.
Dr. Chung ve araştırma ekibinin 2023 yılında hakemli olarak PLOS’ta yayımlanan önceki makalesine dayanan çalışma; 8 haftalık saha tabanlı bir dayanıklılık eğitim programının, egzersiz yapmayan bir kontrol grubuna kıyasla daha önce eğitim almamış bir popülasyonda kardiyovasküler zindelikte önemli gelişmeler sağladığını gösteriyor. Eğitim programının ardından dayanıklılık performansı kazanımlarında önemli bireyler arası değişkenlik gözlemlenmiş. Özetle son araştırmadaki bulgulara göre; gen-spesifik alellerin incelenmesi, kilo vermede zorluk yaşanması konusunda daha yüksek düzeyde bir anlayış sağlayabilir.