Uzaktan çalışma sistemi sona mı eriyor?

uzaktan çalışma İK

Dünya çapındaki şirketler hibrit politikalarını sıkılaştırıyorken, çalışanlar uzaktan ve hibrit işler arıyor. Ancak Amazon, Citigroup ve HSBC gibi küresel kuruluşlar, çalışanları için 5 günlük ofis zorunluluğu uygulamaya başladı. Bu da uzaktan çalışma sisteminin devam edip etmeyeceği sorusunu akıllara getiriyor.

2020 yılında koronavirüs pandemisinin patlak vermesinin ardından yaygınlaşan evden çalışma dönemi artık şirketler tarafından geri alınıyor.

Amazon, TCS, Citigroup ve HSBC gibi küresel kuruluşlar çalışanlarından haftada beş gün ofiste olmalarını istiyor.


Dell ise rekabet üstünlüğünü korumak için çalışanlarını daha fazla yüz yüze iş birliği yapmaya çağıran son şirket oldu.

Çalışanlara gönderilen “Eylem gerekli. Ofise dönün, kazanmaya ve pay almaya dönün” başlıklı bir notta; 30 Eylül’den itibaren, rolleri ne olursa olsun küresel satış ekibinin üyelerinden, bir Dell ofisinden çalışabilecekleri şekilde sahada bulunmaları istendi.

İşte çalışanlarından ofis ortamına dönmelerini isteyen şirketlerin listesi:

Amazon

Önemli bir politika değişikliğini duyuran Amazon CEO’su Andy Jassy, yakın zamanda hibrit çalışma politikasını sonlandıracağını doğruladı ve çalışanlardan 2 Ocak 2025’ten itibaren haftada beş gün ofiste olmalarını istedi.

Jassy, Amazon’un, çalışanların şirket kültürünü öğrenmelerinin, modellemelerinin, pratik yapmalarının ve güçlendirmelerinin birlikte çalıştıklarında daha kolay olduğunu gözlemlediğini söyledi.

Citi Grubu

Mart 2024’te Citigroup, 600 çalışanından tam zamanlı olarak ofise dönmelerini istedi. ABD’nin üçüncü büyük kredi kuruluşunun gönderdiği bir e-postaya göre, Citi çalışanlarının çoğunluğu haftada en az üç gün ofiste ve iki güne kadar uzaktan olmak üzere karma bir programda çalışmaya devam edecek.

HSBC

HSBC Holdings Plc, çalışanlarının 5 gün için göreve dönmeleri talebini artıran bir diğer küresel kuruluş oldu.


TCS

Hindistan’ın en büyük bilişim hizmetleri ihracatçısı Tata Consultancy Services, temmuz ayında ofislerden çalışan oranında, pandemi öncesi seviyelere ulaştı.

Amaç, işgücünü azaltmak mı?

Amazon’un Ocak 2025’ten itibaren tüm kurumsal çalışanlar için 5 günlük ofise dönüş politikası zorunluluğu getirme kararı, Amazon’un bir politika değişikliğinden daha fazlasını yapmak istediği, hesaplanmış bir iş gücü azaltma stratejisi olabileceği üzerinde duruluyor.

Kararın özellikle orta düzey yönetimi azaltmayı amaçladığı, normale dönme bahanesiyle tazminat ve işsizlik maliyetlerini azaltmanın stratejik bir yolu olduğu belirtiliyor.

Şayet bu iddia doğruysa finansal olarak akıllıca bir hareket olabilir, ancak çalışan katılımı ve elde tutma üzerindeki uzun vadeli etkisi hakkında soruları gündeme getiriyor.

Amazon’un rakipleri aynı yönde hareket edebilir

Korn Ferry’de kıdemli müşteri ortağı olan Dan Kaplan, Amazon’un bu hamlesinin, 2024 yılı sonuna kadar diğer şirketleri de teşvik edebileceğini söylüyor.

Kaplan, “CEO’lar, meslektaşlarına danışmadan ofise dönüş konusunda nadiren cesur bir duruş sergilerler” diyor ve sözlerine şunları ekliyor:

Böyle bir duyuru yapıldığında, genellikle hemen arkalarından harekete geçmeye hazır çok sayıda başka iş lideri olur.


Ofise tam dönüş için baskı yapmaya devam etmesi beklenen sektörler; teknoloji, finansal hizmetler ve perakende.

Türkiye’de esnek çalışma modelleriyle ilgili mevzuat düzenlemeleri hayata geçirilecek


Editor
Haber Merkezi ▪ İndigo Dergisi, 19 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. Amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. Ayrıca İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İndigo Dergisi herhangi bir çıkar grubu, ideolojik veya politik hiçbir oluşumun parçası değildir.