Uzmanlar uyardı: Üç virüslü bir salgının ortasındayız

Virüs salgın

Yılın salgın dönemi başladı. Şu anda Covid 19, Rhinovirüs ve influenza birlikte dolaşıyor. Aralarında en çok Covid görülüyor. Uzmanlar virüs bulunan hastaların yarısının Covid olduğunu belirtiyor.

Son dönemde etrafımızda herkes hasta. Solunum yolu enfeksiyonlarına yönelik şikayetler artıyor. Uzmanlara göre ise bir salgının ortasındayız ve şu an etrafta üç virüs dolaşıyor: Covid 19, Rhinovirüs ve influenza.

Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Derneği (KLİMİK) Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Alpay Azap, ekim başından itibaren salgının zirve yaptığını anlatıyor:


Polikliniklere solunum yolu enfeksiyonu sebebiyle başvuran çok hasta var. Öyle ki, eylül ayının ilk 2 haftasına göre, ekim ayında polikliniğe başvuran hasta sayısı yüzde 17 artı. Tabii, hastaneye gelmeyen bir grup da bulunuyor. Risk grubunda olmayan hastalara virüsü ayırt etmek için test yapmıyoruz. Zaten hastaneye başvuran hastalar da genelde risk grubunda, üst yaş grubu hastalar oluyor.

Dolayısıyla gelen hastaların yüzde 60’ına test yapıyoruz. Yüzde 60’ın yüzde 40’ı, yani yüzde 25 oranında hastada sonuç pozitif oluyor, bir virüs bulunuyor. Kalanında, hastanın geç gelmesi ya da laboratuvarın virüsü tanımlayamaması gibi sebeplerle virüs bulunmuyor. Virüs bulunan hastaların ise yarısından biraz fazlası, yüzde 15’i Covid, yaklaşık yüzde 5 Rhinovirüs gibi nezleler ve yüzde 5 influenza.

Azap, Covid ve grip benzeri hastalıkların birbirinden ayırt edilmesinin güç olduğunu, çünkü ikisinde de ateş, öksürük ve kas-eklem ağrıları görüldüğünü söyleyip ekliyor:

Rhinovirüs genelde nezle ve soğuk algınlığı gibi seyrediyor. Bu sebeple daha ayırt edici. Öte yandan, risk grubunda olmayanlarda virüse karşı ilaç vermiyoruz. Ateş düşürücü, ağrı eksici gibi semptomatik tedaviler uyguluyoruz. Fakat risk grubunda Covid için bakanlığın da verdiği Molnupiravir ilacını kullanıyoruz.


Eylülde başlar mayısta biter

Mikrobiyoloji ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Tutku Taşkınoğlu’na göre de bu mevsimde böyle bir tabloyla karşılaşmak çok normal. Taşkınoğlu, enfeksiyonların eylülde başlayıp mayısa kadar sürdüğünü anlatıyor:

Klinikte yaptığımız testlere göre, Covid oranı yüzde 20. Onun dışında Rhinovirüs ve parainfluenza da görüyoruz. Üçü de risk gruplarında ağır seyreden hastalıklar. Covid ve parainfluenza için 65 yaş üstü ya da kronik hastalığı olanlar dikkatli olmalı. Rhinovirüs ise KOAH, astım gibi solunum yolu hastalıklarına sahip risk grubundaki kişilerde bu hastalıkların canlanmasına sebep oluyor. Salgına karşı özellikle 36 ayın altındaki çocuklar ve 65 yaş üstü kendini korumalı. 50 yaş üstü grip aşısını, 65 yaş üstü grip ve pnömoni aşısını unutmamalı.

Batı Nil virüsü gözden kaçıyor

Koç Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Önder Ergönül ise bu virüslerin yanında beklenmedik bir şekilde ortaya çıkmış, gözden kaçırılan bir virüs daha olduğunu aktarıyor: Batı Nil virüsü.

Çok sayıda olmasa da İstanbul’da görüyoruz, Trakya’da şu an daha yoğun. Gribe benzer seyrediyor, fakat Batı Nil sinir sistemini tutuyor. Sonrasında felç, menenjit gibi durumlara sebep olabiliyor. Ayrıca yüzde 10 ölümcül bir hastalık. Gribe benzer seyrettiği için tanısında sıkıntılar var. Kimse gündeme getirmiyor, fakat şu an bir tarafta Batı Nil’le uğraşıyoruz.


Kaynak: Oksijen

Yenidoğan Çetesinden sonra Diyaliz Çetesi iddiası: Hedef yaşlı hastalar


Editor
Haber Merkezi ▪ İndigo Dergisi, 19 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. Amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. Ayrıca İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İndigo Dergisi herhangi bir çıkar grubu, ideolojik veya politik hiçbir oluşumun parçası değildir.