Deprem uzmanlarından Ege-Akdeniz sismik hareketlilik değerlendirmesi

Akdeniz’de, 7 Temmuz 2025 akşamı saat 20:46’da Datça açıklarında 5.0 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Uzmanlar, Ege-Akdeniz’de gerçekleşebilecek deprem fırtınası ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.

  • 📌 Prof. Dr. Naci Görür: Afrika levhası, Anadolu levhasının altına dalıyor ve ciddi bir sismik aktivite yaratıyor.

  • 📌 Prof. Dr. Hasan Sözbilir: Geçmişte Santorini çevresinde çok büyük depremler ve volkanik patlamalar meydana geldi. Şimdi de deprem fırtınası gelişebilir, tsunami riski göz ardı edilmemeli.
  • 📌 Prof. Dr. Süleyman Pampal: Büyük depremler ve volkanik hareketler mümkün. Bölge her zaman büyük sarsıntılara aday.

Deprem

AFAD verilerine göre sarsıntı, Datça’ya yaklaşık 188 kilometre mesafede ve 7,37 kilometre derinlikte kaydedildi. Deprem, başta Muğla, Bodrum ve Marmaris olmak üzere Ege’nin batı kıyısında geniş bir bölgede hissedildi. İlk belirlemelere göre herhangi bir can veya mal kaybı yaşanmadı; vatandaşlar kısa süreli tedirginlik yaşadı. Kandilli Rasathanesi depremin büyüklüğünü 5.0 olarak duyurdu.

Deprem sonrası üç uzmandan değerlendirme


Prof. Dr. Naci Görür: Anadolu levhası geriliyor

Deprem uzmanı Prof. Dr. Naci Görür, Datça açıklarındaki depremin Afrika levhasının Anadolu levhası altına dalması sonucu oluştuğunu açıkladı. Görür, “Bu bölgede Afrika levhası, Anadolu levhasının altına dalıyor ve ciddi bir sismik aktivite yaratıyor. Anadolu levhası geriliyor. Benzer depremler bölgenin aktif tektonik karakterini ortaya koyuyor,” değerlendirmesini yaptı. Ayrıca, bu tip depremlerin önümüzdeki süreçte tekrarlanabileceğine dikkat çekti.


Prof. Dr. Hasan Sözbilir: Deprem fırtınası gelişebilir

Dokuz Eylül Üniversitesi Deprem Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Hasan Sözbilir, depremin Afrika ve Anadolu levhası sınırında meydana geldiğine dikkat çekti. Sözbilir, “Jeolojik olarak bu bölge denizaltı volkanik yayı üzerinde. Geçmişte Santorini çevresinde çok büyük depremler ve volkanik patlamalar meydana geldi. Şimdi de deprem fırtınası gelişebilir, tsunami riski göz ardı edilmemeli,” dedi.


📌 Deprem fırtınası nedir?

Deprem fırtınası, belirli bir bölgede kısa zaman aralıklarıyla meydana gelen çok sayıda orta büyüklükteki depremin oluşturduğu bir sismik etkinlik dizisidir. Bu terim, özellikle büyük bir ana şok olmadan, arka arkaya meydana gelen 4.0–6.0 büyüklüğündeki depremler için kullanılır. Deprem fırtınaları, çoğu zaman toplum tarafından ana depremlerle karıştırılır, ancak her biri bir sonraki büyük depremin habercisi olabilir.


Prof. Dr. Süleyman Pampal: Büyük depremler ve volkanik hareketler mümkün

Jeoloji Uzmanı Prof. Dr. Süleyman Pampal, Akdeniz ve Ege fay zonunun geçmişte 8 ile 8,5 büyüklüğünde yıkıcı depremler ürettiğini vurguladı. Pampal, “Dalma-batma zonu üzerinde olan bu hareketler, zaman zaman volkanik faaliyetleri de tetikleyebilir. Şu anda olağanüstü bir deprem dizisi yok; ancak benzer büyüklükte artçı depremler görülebilir. Bölge, her zaman büyük sarsıntılara aday,” diyerek uzun vadeli risklere dikkat çekti.


Uzmanlar, depremin ardından AFAD ve Kandilli Rasathanesi gibi resmi kurumların açıklamalarının ve olası artçı sarsıntıların yakından takip edilmesi gerektiğini vurguluyor. Ayrıca, deprem sonrası güvenliğin sağlanması ve halkın hazırlıklı olması konusunda bilinçli hareket edilmesi öneriliyor.


Kaynaklar:


Bunlar da ilginizi çekebilir:

Editor
Haber Merkezi ▪ İndigo Dergisi, 20 yıldır ilkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışan bağımsız bir medya kuruluşudur. Amacımız: Gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonumuz: Okurlarımızda sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerlerimiz: Dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın çevrimiçi yayınlarından biri olarak, iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul eder. Bu doğrultuda Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İndigo Dergisi ayrıca İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildirgeyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya toplumsal köken, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İndigo Dergisi herhangi bir çıkar grubu, ideolojik veya politik hiçbir oluşumun parçası değildir.