Avrupa’ya girişte pasaport yerine biyometrik kimlik doğrulaması: Yeni dönem 2026’da başlıyor

Avrupa Birliği, Schengen Bölgesi’ne girişlerde devrim niteliğinde bir değişikliğe gidiyor. 2026’dan itibaren, AB dışından gelen yolcular için pasaportlara damga vurma dönemi sona eriyor ve yerine biyometrik kimlik doğrulaması sistemi getiriliyor. “Giriş/Çıkış Sistemi” (EES) olarak adlandırılan bu yeni teknoloji, sınır geçişlerini hızlandırmayı hedeflerken, Avrupa seyahat alışkanlıklarını da kökten değiştirecek. Vize muafiyeti olan ülkelerden gelen yolcular için zorunlu olacak ETIAS sistemi de bu dönüşümün bir parçası.

Avrupa seyahatinde biyometrik kimlik doğrulaması: ETIAS ve akıllı sınırlar ile pasaportsuz bir gelecek konsepti

Bu “akıllı sınırlar” projesi, Türk vatandaşları da dahil olmak üzere milyonlarca yolcuyu etkileyecek. Yeni sistem, sınır güvenliğini artırmayı amaçlarken, toplanan biyometrik verilerin gizliliği ve güvenliği konusunda da önemli tartışmaları beraberinde getiriyor. Gelecekte dijital seyahat kimliklerinin önünü açabilecek bu teknolojik adım, pasaportsuz seyahat döneminin başlangıcı olabilir.

📌 Öne çıkanlar: Avrupa Birliği’nde biyometrik kimlik doğrulaması ve akıllı sınırlar

  • Avrupa Birliği, 2026’dan itibaren Schengen Bölgesi’ne girişlerde pasaport damgalama yerine parmak izi ve yüz taraması içeren biyometrik kimlik doğrulaması sistemine (EES) geçiyor.
  • Yeni Giriş/Çıkış Sistemi (EES), AB vatandaşı olmayan tüm yolcuların sınırdaki self-servis kiosklarda biyometrik verilerini kaydetmesini gerektirecek.
  • Vize muafiyeti olan ülkelerin vatandaşları (ileride Türk vatandaşları da dahil olabilir), seyahatlerinden önce online olarak ETIAS (Avrupa Seyahat Bilgileri ve Yetkilendirme Sistemi) başvurusu yapmak zorunda olacak.
  • EES, vize süresini aşan kişilerin (overstayers) otomatik olarak tespit edilmesini sağlayarak sınır güvenliğini artırmayı hedeflerken, toplanan biyometrik verilerin gizliliği endişelere yol açıyor.
  • Bu teknolojik altyapının, uzun vadede fiziksel pasaportların yerini alabilecek “Dijital Seyahat Kimlikleri” (DTC) için bir zemin hazırladığı düşünülüyor.

🔎 En çok merak edilenler

  • EES sistemi kimleri etkileyecek?
    Schengen Bölgesi’ne seyahat eden, AB vatandaşı olmayan tüm yolcuları (vizeye tabi olanlar ve vizeden muaf olanlar dahil) etkileyecek. Türk vatandaşları da bu sisteme tabi olacak.
  • ETIAS nedir, vize anlamına mı geliyor?
    Hayır, vize değildir. ETIAS, ABD’nin ESTA sistemine benzer bir seyahat yetkilendirme sistemidir. Vize muafiyeti olan ülke vatandaşlarının, seyahatlerinden önce online bir form doldurarak 7 euro karşılığında 3 yıl geçerli bir seyahat onayı almasıdır.
  • Parmak izim ve yüzüm AB tarafından mı saklanacak?
    Evet. EES sistemi kapsamında alınan biyometrik verileriniz, AB’nin merkezi bir veri tabanında güvenlik ve göç yönetimi amacıyla birkaç yıl boyunca saklanacaktır. Bu süreç, AB’nin veri koruma yasası GDPR’a tabidir.
  • Bu sistemler seyahati zorlaştıracak mı?
    AB’nin iddiası, ilk kayıt işleminden sonraki geçişlerin çok daha hızlı ve akıcı olacağı yönünde. Pasaport damgası arama ve manuel kontrollerin ortadan kalkmasıyla, otomatik kapılardan geçişin hızlanması hedefleniyor.

🛂 2026’dan İtibaren Avrupa’ya Girişte Yeni Dönem

avrupa seyahat

Avrupa Birliği, 2026 yılından itibaren Schengen Bölgesi’ne giriş ve çıkışlarda pasaport damgalama sürecini tamamen ortadan kaldırarak yerine otomatikleştirilmiş bir biyometrik kimlik doğrulaması sistemini devreye alıyor. “Giriş/Çıkış Sistemi” (EES – Entry/Exit System) adı verilen bu yeni uygulama, AB vatandaşı olmayan ve Schengen Bölgesi’ne kısa süreli (90 güne kadar) seyahat eden tüm yolcuları kapsayacak.

Yeni sistem, AB dışından gelen yolcuların sınırdaki self-servis kiosklarda parmak izi ve yüz taraması gibi biyometrik verilerini kaydederek sınır geçişlerini hızlandırmayı ve güvenliği artırmayı hedefliyor.

Bu teknolojik dönüşümle birlikte, vize muafiyetine sahip ülkelerden gelen yolcular için de ETIAS (Avrupa Seyahat Bilgileri ve Yetkilendirme Sistemi) adı verilen yeni bir online ön onay sistemi zorunlu hale gelecek. Bu adımlar, AB’nin “akıllı sınırlar” vizyonunun en önemli parçalarını oluşturuyor.

🛄 Giriş/Çıkış Sistemi (EES) nedir ve yolcuları sınırda ne bekliyor? Adım adım yeni süreç

2026’da havalimanı, liman veya kara sınır kapılarından Schengen Bölgesi’ne ilk kez giriş yapacak AB dışı ülke vatandaşı bir yolcuyu şu adımlar bekleyecek:

  1. Self-Servis Kioska Yönelme: Yolcu, pasaport kontrolünden önce, üzerinde “EES” logosu bulunan bir self-servis kioska yönlendirilecek.
  2. Pasaport Okutma: Kioskta, pasaportunun resimli sayfasını okutarak kimlik bilgilerinin sisteme aktarılmasını sağlayacak.
  3. Biyometrik Veri Kaydı: Kioskun yönlendirmeleriyle, önce dört parmağının izini, ardından da başparmaklarının izini tarayıcıya okutacak. Son olarak, kioskun kamerasına bakarak yüzünün dijital bir fotoğrafı çekilecek.
  4. Sınır Görevlisine İlerleme: Bu ön kayıt işlemini tamamladıktan sonra, bir sınır görevlisinin bulunduğu kontrol noktasına ilerleyecek. Görevli, sistemdeki bilgileri doğrulayarak ve birkaç güvenlik sorusu sorarak giriş onayını verecek.

Bu ilk kayıttan sonraki seyahatlerde, yolcunun sadece yüzünü veya parmak izini okutarak otomatik kapılardan çok daha hızlı bir şekilde geçmesi hedefleniyor. (Kaynak: European Commission)

↔️ EES ve ETIAS: Sürekli karıştırılan iki kavram arasındaki farklar nelerdir? (Tablo)

AB’nin yeni güvenlik sistemleri olan EES ve ETIAS, sıkça birbirine karıştırılsa da tamamen farklı amaçlara hizmet eden iki ayrı sistemdir.

Özellik EES (Giriş/Çıkış Sistemi) ETIAS (Seyahat Yetkilendirme Sistemi)
Nedir? Fiziksel bir sınır kontrol ve kayıt sistemidir. Pasaport damgasının yerini alır. Online bir seyahat öncesi başvuru ve onay sistemidir. Vize değildir.
Kimleri Etkiler? Vizeye tabi veya vizeden muaf, AB vatandaşı olmayan tüm yolcuları. Sadece Schengen’e vizesiz giriş hakkı olan ülke vatandaşlarını.
Amacı Nedir? Kimlerin giriş-çıkış yaptığını ve ne kadar kaldığını dijital olarak takip etmek; vize süresini aşanları otomatik tespit etmek. Vizesiz seyahat edecek kişileri, yolculuk başlamadan önce güvenlik taramasından geçirerek riskleri önceden belirlemek.
Uygulama Yeri Schengen Bölgesi’nin sınır kapılarında (havalimanı, liman vb.). Seyahatten önce online olarak internet üzerinden.

👁️ Parmak izimiz ve yüzümüz AB veri tabanında: Biyometrik veri gizliliği ve güvenlik endişeleri

EES sisteminin en çok tartışma yaratan yönü, milyonlarca AB dışı vatandaşın parmak izi ve yüz görüntüsü gibi son derece hassas biyometrik verilerinin toplanması ve merkezi bir veri tabanında saklanmasıdır. Avrupa Birliği yetkilileri, bu sistemin GDPR (Genel Veri Koruma Tüzüğü) dahil olmak üzere en katı veri koruma standartlarına uygun olacağını belirtse de, sivil toplum kuruluşları ve gizlilik savunucuları bazı endişelere dikkat çekiyor:

  • Veri Saklama Süresi: Toplanan veriler, kişinin Schengen bölgesini terk etmesinden sonra üç yıl boyunca sistemde tutulacaktır. Vize süresini aşanlar için bu süre beş yıla çıkacaktır.
  • Veriye Erişim: Bu devasa veri tabanına, sadece sınır görevlileri değil, aynı zamanda Europol gibi güvenlik kurumları da terör ve ağır suçlarla mücadele kapsamında erişim talep edebilecektir.
  • Siber Güvenlik Riski: Milyonlarca insanın biyometrik verisini barındıran merkezi bir sistemin, hacker’lar ve düşman devlet aktörleri için ne kadar cazip bir hedef olacağı ve olası bir veri sızıntısının sonuçlarının ne kadar yıkıcı olabileceği en büyük endişedir. (Kaynak: European Digital Rights – EDRi)

🛂 “Akıllı sınırlar” devrimi: AB, yeni teknolojilerle güvenliği nasıl artırmayı hedefliyor?

EES ve ETIAS, Avrupa Birliği’nin “Akıllı Sınırlar” (Smart Borders) adını verdiği daha büyük bir güvenlik paketinin iki temel direğidir. Bu paketin amacı, artan seyahat hacmini yönetirken aynı zamanda güvenlik tehditlerine karşı daha proaktif bir savunma hattı oluşturmaktır. Akıllı Sınırlar’ın temel hedefleri şunlardır:

  • Sınır Geçişlerini Hızlandırmak: Otomatikleştirilmiş sistemler ve self-servis kiosklar sayesinde, iyi niyetli yolcuların (sık seyahat edenler, turistler) sınırlardan daha hızlı ve akıcı bir şekilde geçmesini sağlamak.
  • Düzensiz Göçü Tespit Etmek: Pasaport damgalarının manuel kontrolündeki zorlukları ortadan kaldıran EES, kimlerin vize süresini aştığını (“overstayers”) anında ve hatasız bir şekilde tespit eder.
  • Kimlik Sahteciliğiyle Mücadele Etmek: Biyometrik veriler (parmak izi, yüz), sahte veya çalıntı pasaportlarla yapılan giriş denemelerini neredeyse imkansız hale getirir.
  • Suç ve Terörle Savaşmak: ETIAS’ın ön güvenlik taraması ve EES veri tabanının güvenlik güçleriyle paylaşılabilmesi, aranan kişilerin sınıra ulaşmadan önce tespit edilmesine olanak tanır. (Kaynak: EU Agency for Large-Scale IT Systems – eu-LISA)

📱 Pasaportlar tarihe mi karışıyor? Dijital seyahat kimliklerinin geleceği

EES gibi biyometrik sistemlerin yaygınlaşması, uzun vadede fiziksel pasaport kitapçıklarının sonunu getirebilecek bir teknolojik devrimin ilk adımıdır. Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü (ICAO) tarafından standartları geliştirilen “Dijital Seyahat Kimlikleri” (Digital Travel Credentials – DTC), pasaportunuzdaki bilgilerin ve biyometrik verilerinizin güvenli bir şekilde akıllı telefonunuzda saklanması fikrine dayanır. Bu teknoloji ile gelecekteki bir seyahat senaryosu şöyle olabilir:

  • Yolcu, uçuştan önce havayoluna telefonundaki dijital kimlik aracılığıyla seyahat edeceğine dair güvenli bir bildirim gönderir.
  • Havalimanına geldiğinde, cebinden pasaportunu veya telefonunu bile çıkarmadan, yüz tanıma kameralarının olduğu kapılardan (check-in, güvenlik, uçağa biniş) sadece yürüyerek geçer.

Bu vizyon, EES gibi sistemlerin topladığı biyometrik veriler ve oluşturduğu altyapı sayesinde teknik olarak mümkün hale gelmektedir. Fiziksel pasaportların tamamen ortadan kalkması on yıllar sürebilir, ancak pasaportsuz seyahate doğru atılan ilk adımlar şimdiden atılmaktadır.


🌐 Bunlar da ilginizi çekebilir:


🔗 Kaynaklar:



🚀 Markanızın veya hizmetinizin, İndigo Dergisi’nin yüz binlerce okuruna ulaşmasını ister misiniz? Sunduğumuz sponsorlu içerik ve tanıtım yazısı fırsatlarını inceleyerek, SEO gücünüzü ve marka prestijinizi artırabilirsiniz.
Editor
Haber Merkezi ▪ İndigo Dergisi, 20 yıldır ilkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışan bağımsız bir medya kuruluşudur. Amacımız: Gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonumuz: Okurlarımızda sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerlerimiz: Dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın çevrimiçi yayınlarından biri olarak, iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul eder. Bu doğrultuda Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İndigo Dergisi ayrıca İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildirgeyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya toplumsal köken, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İndigo Dergisi herhangi bir çıkar grubu, ideolojik veya politik hiçbir oluşumun parçası değildir.