Kalbe zarar veren sessiz tehlikeler: Hipertansiyon, yüksek kolesterol ve diyabet

Kalp ve damar hastalıkları, dünya genelinde bir numaralı ölüm nedeni olmaya devam ediyor. Ancak bu hastalıkların temelini atan en büyük risk faktörleri genellikle belirti vermeden, sessizce ilerliyor. Uzmanlar, kalbe zarar veren sessiz tehlikelerin başında gelen hipertansiyon, yüksek kolesterol ve diyabet üçlüsüne karşı uyarıyor. Bu “sessiz katiller”, tedavi edilmediğinde damar sertliğine ve kalp krizine zemin hazırlıyor.

Kalbe zarar veren sessiz tehlikeler: Hipertansiyon, yüksek kolesterol ve diyabet gibi risk faktörlerine karşı kalp dostu beslenme.

İstanbul Okan Üniversitesi Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Rengin Çetin Güvenç, bu risk faktörlerinin kontrol altına alınabileceğini belirtiyor. Kalp ve damar hastalığı riskini azaltmak için Akdeniz diyeti gibi kalp dostu beslenme alışkanlıkları ve düzenli egzersiz kritik önem taşıyor. Unutulmamalıdır ki, hipertansiyon, yüksek kolesterol ve diyabet gibi kalbe zarar veren sessiz tehlikeler, yaşam tarzı değişiklikleriyle büyük oranda yönetilebilir.

📌 Kalbe zarar veren sessiz tehlikeler: Hipertansiyon, kolesterol ve diyabet

  • Doç. Dr. Rengin Çetin Güvenç, hipertansiyon, yüksek kolesterol ve diyabetin, kalp hastalıklarının temelini oluşturan en önemli “sessiz” risk faktörleri olduğu uyarısında bulunuyor.
  • Yüksek tansiyon (hipertansiyon) damar duvarlarını yıpratır, yüksek LDL (“kötü”) kolesterol damarları tıkar ve kontrolsüz diyabet damar yapısını bozar.
  • Kalp ve damar hastalığı riskini azaltmak için bilimsel olarak kanıtlanmış en etkili beslenme modellerinden biri, zeytinyağı ve balık zengini Akdeniz diyeti’dir.
  • Amerikan Kalp Derneği, kalp sağlığı için haftada en az 150 dakika tempolu yürüyüş gibi orta yoğunlukta aerobik egzersiz önermektedir.
  • Sigarayı bıraktıktan sadece 1 yıl sonra kalp krizi riski yarı yarıya azalır. Bu, atılabilecek en etkili adımlardan biridir.

🔎 En çok merak edilenler

  • Bu hastalıklara neden “sessiz tehlike” deniyor?
    Çünkü yüksek tansiyon, yüksek kolesterol ve diyabet, genellikle ileri evrelere kadar belirgin bir ağrı veya şikayete neden olmazlar. Kişi, kendini iyi hissederken damarları yavaş yavaş hasar görebilir. Bu nedenle düzenli kontrol ve kan tahlilleri hayati önem taşır.
  • Akdeniz diyeti tam olarak nedir?
    Zeytinyağı, taze sebze ve meyveler, tam tahıllar, baklagiller ve balığın bolca tüketildiği; kırmızı et ve işlenmiş gıdaların ise sınırlandırıldığı bir beslenme modelidir.
  • Kalp sağlığı için ne kadar egzersiz yapmalıyım?
    Hedef, haftada en az 150 dakika (örneğin haftanın 5 günü 30’ar dakika) tempolu yürüyüş, yüzme veya bisiklet gibi orta yoğunlukta aerobik egzersiz yapmaktır.
  • Sigarayı bıraktığımda kalbim hemen iyileşir mi?
    Evet. Vücudunuz iyileşmeye neredeyse anında başlar. 20 dakika içinde kan basıncınız düşer, 1 yıl sonra kalp krizi riskiniz yarıya iner, 15 yıl sonra ise hiç sigara içmemiş birinin risk seviyesine yaklaşırsınız.

Kalp Hastalıkları Riskinizi Düşürebilirsiniz!

Kardiyovasküler hastalıklara bağlı ölüm oranları, dünyada ölüm nedenleri arasında birinci sıradaki yerini koruyor. İstanbul Okan Üniversitesi Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Rengin Çetin Güvenç, kalp hastalıkları riskini azaltmak için önerilerde bulundu.

Bir hastalığın oluşmadan önlenmesi, sağlıklı olma halinin korunması için temel bir hedeftir. Kalp hastalıkları için önlenebilir risk faktörleri (tütün kullanımı, stres, kötü beslenme gibi) hekimler ve hastaların ortak çabasıyla azaltılabilir.

Doç. Dr. Güvenç, tütün ve tütün mamullerini bırakmanın, düzenli spor yapmanın, tuzu kısıtlamanın, sağlıklı beslenmenin ve düzenli doktor kontrollerini aksatmamanın önemini vurguladı. Özellikle ailede kalp hastalığı öyküsü olanların; diyabet, hipertansiyon ve yüksek kolesterol gibi risk faktörlerine sahipse yılda en az bir kez kardiyoloji hekimine görünmesi gerektiğini belirtti.

🤫 Kalbe zarar veren sessiz tehlikeler: Hipertansiyon, kolesterol ve diyabet

Kalp ve damar hastalığı riskini artıran bu üç durum, genellikle yıllarca hiçbir belirti vermeden damarlarınıza zarar verdiği için “sessiz tehlikeler” olarak adlandırılır.

  • Hipertansiyon (Yüksek Tansiyon): Kanın damar duvarlarına uyguladığı basıncın sürekli olarak yüksek olmasıdır. Bu durum, damarların iç yüzeyini yıpratır, esnekliğini azaltır ve damar sertliğine (ateroskleroz) zemin hazırlar. Kontrolsüz hipertansiyon, kalp krizi ve inmenin en önde gelen nedenidir.
  • Yüksek Kolesterol (Hiperlipidemi): Kanda, özellikle LDL (“kötü”) kolesterol seviyesinin yüksek olmasıdır. Fazla LDL kolesterol, zamanla damar duvarlarında birikerek “plak” adı verilen yağlı tabakaları oluşturur. Bu plaklar damarları daraltır ve kan akışını engeller. Yüksek kolesterol, aterosklerozun ana tetikleyicisidir.
  • Diyabet (Şeker Hastalığı): Kandaki şeker seviyesinin sürekli yüksek olmasıdır. Yüksek kan şekeri, damarların iç yüzeyini kaplayan hassas hücre tabakasına (endotel) doğrudan zarar verir. Bu hasar, damarları daha yapışkan hale getirerek plak oluşumunu hızlandırır ve pıhtı riskini artırır. Bu nedenle diyabet, kalp hastalıkları için en güçlü risk faktörlerinden biridir.

Doç. Dr. Rengin Çetin Güvenç'in kalp ve damar hastalığı, Akdeniz diyeti ve yüksek tansiyon hakkındaki görüşleri.

💔 Kalp ve damar hastalığı nedir? Ateroskleroz, kalp krizi ve inme arasındaki farklar

Bu terimler sıkça bir arada kullanılsa da, farklı durumları ifade ederler. Kalp ve damar hastalığı, bu durumların hepsini kapsayan genel bir şemsiye terimdir. Sürecin temeli ise aterosklerozdur.

Ateroskleroz (Damar Sertliği): Atardamarların iç duvarlarında kolesterol, yağ ve diğer maddelerden oluşan plakların birikmesiyle damarların daralması ve sertleşmesi sürecidir. Bu süreç yıllar içinde yavaş yavaş ilerler.

Bu plaklar büyüyüp kan akışını engellediğinde veya aniden yırtılıp bir pıhtı oluşturduğunda ise acil durumlar ortaya çıkar:

  • Kalp Krizi (Miyokard Enfarktüsü): Kalbi besleyen koroner atardamarlardan birinin, bir plak yırtılması sonucu oluşan pıhtı ile aniden ve tamamen tıkanmasıdır. Tıkanan damarın beslediği kalp kası bölgesi, oksijensiz kalarak ölmeye başlar.
  • İnme (Felç): Beyni besleyen atardamarlardan birinin benzer şekilde bir pıhtı ile tıkanması (iskemik inme) veya bir damarın yırtılarak beyin içine kanamasıdır (hemorajik inme). Beynin o bölgesi hasar görür.

🥗 Kalp dostu beslenme: Akdeniz diyeti’nin damarları koruyan 5 temel prensibi

Akdeniz diyeti, bilimsel olarak kalp ve damar hastalığı riskini azalttığı kanıtlanmış, sadece bir diyet değil, bir yaşam tarzıdır. Temel prensipleri şunlardır:

  1. Sağlıklı Yağları Tercih Edin: Ana yağ kaynağı olarak tereyağı veya margarin yerine zeytinyağı kullanın. Avokado ve kuruyemişler de harika sağlıklı yağ kaynaklarıdır.
  2. Bolca Sebze, Meyve ve Tam Tahıl Tüketin: Tabağınızın büyük bir kısmını renkli sebzeler, meyveler ve lif zengini tam tahıllı ekmek, bulgur, yulaf gibi gıdalarla doldurun.
  3. Haftada En Az İki Kez Balık Yiyin: Özellikle somon, sardalya ve uskumru gibi yağlı balıklar, kalp ritmini düzenleyen ve iltihabı azaltan Omega-3 yağ asitleri açısından zengindir.
  4. Kırmızı Eti Sınırlayın: Kırmızı et tüketimini ayda birkaç kez ile sınırlayın. Protein kaynağı olarak daha çok balık, tavuk ve baklagilleri (mercimek, nohut) tercih edin.
  5. İşlenmiş Gıdalardan ve Şekerden Uzak Durun: Paketlenmiş atıştırmalıklar, şekerli içecekler ve beyaz undan yapılmış ürünler yerine doğal ve bütün gıdaları tüketin.

🏃‍♀️ Haftada 150 dakika yeterli mi? Kalp sağlığı için en etkili egzersiz türleri

Amerikan Kalp Derneği (AHA), kalp sağlığını korumak için yetişkinlere haftada en az 150 dakika orta yoğunlukta aerobik egzersiz veya 75 dakika yüksek yoğunlukta aerobik egzersiz önermektedir. Bu, kalp kasını güçlendirmek, kan basıncını düşürmek ve yüksek kolesterol ile mücadele etmek için minimum hedeftir.

  • Orta Yoğunlukta Aerobik Egzersiz: Kalp atış hızınızı artıran ancak nefes nefese kalmadan konuşmanıza izin veren aktivitelerdir. (Örn: Tempolu yürüyüş, bisiklete binme, yüzme)
  • Yüksek Yoğunlukta Aerobik Egzersiz: Konuşmakta zorlanacağınız kadar nefesinizi kesen aktivitelerdir. (Örn: Koşu, tempolu ip atlama)
  • Kas Güçlendirici Aktiviteler: Haftada en az iki gün, tüm ana kas gruplarını (bacaklar, kalça, sırt, karın, göğüs, omuzlar ve kollar) çalıştıran ağırlık antrenmanları da önerilmektedir.

🚭 Sigarayı bıraktıktan 20 dakika sonra ne olur? Kalbinizin iyileşme takvimi

Kalp ve damar hastalığı riskini azaltmak için atabileceğiniz en etkili tek adım sigarayı bırakmaktır. Vücudunuz, son sigaranızı içtikten sadece birkaç dakika sonra iyileşmeye başlar:

  • 20 Dakika Sonra: Kalp atış hızınız ve kan basıncınız düşmeye başlar.
  • 12 Saat Sonra: Kanınızdaki karbonmonoksit seviyesi normale döner.
  • 2-12 Hafta Sonra: Dolaşımınız iyileşir ve akciğer fonksiyonlarınız artar.
  • 1 Yıl Sonra: Koroner kalp hastalığı riskiniz, bir sigara içicisinin riskinin yaklaşık yarısına düşer.
  • 5 Yıl Sonra: İnme riskiniz, hiç sigara içmemiş birinin seviyesine iner.
  • 15 Yıl Sonra: Koroner kalp hastalığı riskiniz, hiç sigara içmemiş birininkiyle aynı seviyeye gelir.

Bu iyileşme takvimi, sigarayı bırakmak için asla geç olmadığını göstermektedir. (Kaynak: Dünya Sağlık Örgütü – WHO)


🌐 Bunlar da ilginizi çekebilir:


🔗 Kaynaklar:



🚀 Markanızın hikayesini yüz binlerce okurumuza ulaştırın. Sunduğumuz tanıtım yazısı ve backlink fırsatlarını inceleyerek SEO gücünüzü ve marka prestijinizi artırabilirsiniz.
Editor
Haber Merkezi ▪ İndigo Dergisi, 20 yıldır ilkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışan bağımsız bir medya kuruluşudur. Amacımız: Gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonumuz: Okurlarımızda sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerlerimiz: Dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın çevrimiçi yayınlarından biri olarak, iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul eder. Bu doğrultuda Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İndigo Dergisi ayrıca İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildirgeyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya toplumsal köken, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İndigo Dergisi herhangi bir çıkar grubu, ideolojik veya politik hiçbir oluşumun parçası değildir.