Boğaz’ın paha biçilmez “şato”su, 130 yıllık Zeki Paşa Yalısı satılıyor

İstanbul Boğazı’nın en görkemli yapılarından biri olan Zeki Paşa Yalısı satışta. Rumelihisarı’nda bulunan ve Tophane Müşiri Zeki Paşa tarafından yaptırılan bu tarihi yalı, mimarisiyle büyülüyor. Alexandre Vallaury imzası taşıyan yapı, Türkiye’nin en değerli gayrimenkulleri arasında gösteriliyor.

Boğaz'ın paha biçilmez "şato"su, 130 yıllık Zeki Paşa Yalısı satılıyor

130 yıllık geçmişiyle dikkat çeken yapı, Boğaz yalısı geleneğinden farklı olarak şato benzeri duruşuyla öne çıkıyor. Aile tarafından satışa çıkarılan ve lüks gayrimenkul piyasasının gündemine oturan yalının, 23 odası ve panoramik manzarası bulunuyor.


📌 Öne çıkanlar: Zeki Paşa Yalısı

  • Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’nün hemen altında, Rumelihisarı’nda yer alan 130 yıllık Zeki Paşa Yalısı satışa çıkarıldı.
  • Yalı, dönemin ünlü Fransız asıllı mimarı Alexandre Vallaury tarafından 19. yüzyılın sonlarında tasarlandı.
  • Geleneksel ahşap Boğaz yalılarının aksine kagir (taş) olarak inşa edilen yapı, şatoyu andıran Barok mimarisiyle dikkat çekiyor.
  • 5 katlı binada 23 oda, 5 salon ve 8 banyo bulunuyor; kat yükseklikleri 4,5 metreye kadar ulaşıyor.
  • Dünyanın en pahalı evleri arasında gösterilen yalının satış süreci özel bir emlak şirketine devredildi.
  • Mevcut sahiplerinin Trabzonlu Baştımar ailesi olduğu biliniyor.

🏰 Boğaz’ın “Şato”su yeni sahibini arıyor

İstanbul Boğazı’nın en görkemli yapıları arasında yer alan Zeki Paşa Yalısı, yeniden satış gündemiyle lüks konut piyasasının odak noktası oldu. Sarıyer Rumelihisarı’nda, Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’nün hemen yanında (Baltalimanı) konumlanan yalı; geniş bahçesi, Boğazı çerçeveleyen panoramik manzarası ve heybetli duruşuyla biliniyor.

Drone ile çekilen görüntüler, yalının hem tarihî atmosferini hem de Boğaz’ın doğal güzelliğini gözler önüne seriyor. Geniş çatı yapısı ve taş cepheli duruşuyla ihtişamını hissettiren yapı, izleyenlere adeta masalsı bir sahne sunuyor.


Alexandre Vallaury imzalı mimari şaheser

türkiyenin en pahalı evleri

Yalının en önemli özelliği, 19. yüzyıl İstanbul mimarisine damgasını vuran Alexandre Vallaury tarafından tasarlanmış olmasıdır. Pera Palas Oteli ve İstanbul Arkeoloji Müzeleri gibi ikonik yapıların da mimarı olan Vallaury, bu yalıda Barok üslubunu Art Nouveau detaylarla birleştirmiştir.

boğazın tarihi yalıları

Diğer Boğaz yalılarının aksine ahşap değil, “kagir” (taş ve tuğla) tekniğiyle inşa edilmesi, Zeki Paşa Yalısı’nı yangınlara karşı korumuş ve günümüze kadar sapasağlam gelmesini sağlamıştır. Bu özellik, ona “yalı”dan ziyade bir “sahil sarayı” veya “şato” havası katmaktadır.

Müşir Zeki Paşa kimdir?

Yalıya ismini veren Tophane Müşiri Zeki Paşa, II. Abdülhamid döneminin en etkili komutanlarından biridir.

Yalıya ismini veren Tophane Müşiri Zeki Paşa, II. Abdülhamid döneminin en etkili komutanlarından biridir. “Tophane Müşiri” unvanıyla Osmanlı ordusunun silah ve mühimmat tedarikinden sorumlu olan Paşa, bu görkemli yapıyı 19. yüzyılın sonlarında ailesi için inşa ettirmiştir. Yapı, Osmanlı’nın son dönemindeki güç ve estetik anlayışının somut bir örneğidir.

🛋️ 23 Odalı devasa yaşam alanı

Beş kattan oluşan yapı, yaklaşık 3.000 metrekarelik kapalı kullanım alanına sahiptir. İç mekan detayları şu şekildedir:

  • Oda Sayısı: 23 oda ve 5 büyük salon.
  • Manzara: Her katta bulunan 6 odanın 5’i doğrudan Boğaz manzarasına bakmaktadır.
  • Tavan Yüksekliği: Kat yükseklikleri 3 ile 4,5 metre arasında değişerek ferah bir atmosfer sunar.
  • Bahçe ve Rıhtım: Yaklaşık 4.000 metrekarelik bir bahçesi ve 130 metre uzunluğunda özel bir rıhtımı bulunmaktadır.

Hem bahçe tarafından hem de denizden giriş yapılabilmesi, yapıya Boğaz yalısı kimliğini tam anlamıyla kazandırmaktadır.

zeki paşa yalısı

Zeki Paşa Yalısı özellikleri

Tophane Müşiri Zeki Paşa yalısı 1900’lü yıllarda Müşir Zeki Paşa tarafından Mimar Alexandre Vallaury’e yaptırılmıştır. 510 metrekarelik bir taban alanına sahip olan yapı, 4.032 metrekarelik bir arsaya inşa edilmiştir.

dünyanın en pahalı evleri

İstanbul Boğazı’nda kültür varlığı olarak kabul edilen yalılar genelde ahşap inşa edilmiş yapılardır. Ancak Zeki Paşa Yalısı, gerek planlama gerekse de yapım aşamasında kâgir olarak kesme taştan inşa edilmiştir. Bu yapım şekli, o dönem için pahalı bir inşa yöntemiydi. Bu sebeple yalı, beş katlıdır. İstanbul Boğazı’nda tarihi değeri olan 130 yıllık tek beş katlı yalıdır.

zeki paşa yalısı salonu

Yapı, kayalık bir bölgede, Rumeli Hisarı Burnu’nda yer almakta olup kuzey yönünde Baltalimanı’na doğru bir girinti yapar. Cadde tarafından ise konut, sahil yolundan yüksek duvarlarla ayrılmıştır. Boğaz yalılarında çok nadir görülen bir uygulama, bu yalıda görülmektedir.

Yalının sahiline de iki metre yüksekliğinde bir duvar örülmüş ve arsanın kuzey yönünde bir taç kapı eklenmiştir. Yalının iki ayrı girişi bulunmaktadır ve bahçeye hem denizden hem de sahil yolundan girilmektedir. Yalının bahçesine iki büyük dikdörtgen mermer söveli bahçe kapısı ile girilir. Bu girişler, simetrik olarak kuzeybatı ve güneybatı yönlerinde iki kollu döner merdivenlerle sağlanmaktadır.

tophane müşiri zeki paşa yalısı iç dekorasyon

Yalı, bodrum katıyla birlikte beş katlıdır ve toplam 2.489 metrekare kapalı kullanım alanına sahiptir. Tavan yüksekliği, katlara göre değişiklik gösteren yalıda, kat aralıkları 3 metre ile 4,75 metre arasında değişmektedir.

Birinci ve ikinci katlar, yüksek tavanlı yaşam alanları olarak tasarlanmıştır. Yapının mimarisinde, Osmanlı geleneğine uygun olarak merkezî sofa planı uygulanmıştır; orta sofadan beş ayrı odaya geçiş sağlanır. Katlarda ayrıca banyo ve mutfak yer alır. Katları birbirine bağlayan Harem ve Selamlık bölümlerinde iki ayrı merdiven mevcuttur.

tarihi yalı

💰 Türkiye’nin ve dünyanın en değerli mülkleri arasında

İstanbul Boğazı’ndaki benzer nitelikteki yalıların milyarlarca liralık fiyatlarla listelendiği biliniyor. Zeki Paşa Yalısı, konumu, mimari geçmişi ve büyüklüğü (arsa payı) nedeniyle uzmanlar tarafından “Türkiye’nin en kıymetli taşınmazlarından biri” hatta zaman zaman “dünyanın en pahalı evlerinden biri” olarak nitelendiriliyor. Bugün Trabzonlu bir aileye ait olduğu bilinen tarihi yalının en bilinen mirasçılarından birinin Meliha Baştımar olduğu ifade ediliyor.


🔎 En çok merak edilenler

Zeki Paşa Yalısı nerede?
İstanbul Sarıyer ilçesi, Rumelihisarı semtinde, Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’nün hemen altında (Baltalimanı) yer almaktadır.

Yalının mimarı kimdir?
İstanbul’un simge yapılarına imza atan Fransız asıllı Levanten mimar Alexandre Vallaury tarafından tasarlanmıştır.

Zeki Paşa Yalısı’nın fiyatı ne kadar?
Kesin bir liste fiyatı açıklanmamakla birlikte, küresel lüks gayrimenkul listelerinde genellikle 100 milyon doların üzerinde değerlemelerle anılmaktadır.

Neden taştan yapılmış?
Dönemin ahşap yalılarının aksine, yangın riskine karşı daha dayanıklı olması ve anıtsal bir görünüm sergilemesi amacıyla kagir (taş) olarak inşa edilmiştir.

zeki paşa yalısı kimin


🌐 Bunlar da ilginizi çekebilir:


🔗 Kaynaklar:

  • Alexandre Vallaury Eserleri – İBB Kültür Varlıkları Envanteri
  • Boğaz Yalıları Tarihçesi – İstanbul Araştırmaları Enstitüsü
  • Instagram


🎯 Sponsorlu içerik ve tanıtım yazısı fırsatlarımızı keşfedin. İndigo Dergisi’nde tanıtım yazısı yayınlatın; asla silinmeyen/süresiz içeriklerle markanızı yüz binlerce okura ulaştırın.
👉 Reklam paketlerini incele
Editor
Haber Merkezi ▪ İndigo Dergisi, 20 yıldır ilkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışan bağımsız bir medya kuruluşudur. Amacımız: Gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonumuz: Okurlarımızda sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerlerimiz: Dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın çevrimiçi yayınlarından biri olarak, iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul eder. Bu doğrultuda Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İndigo Dergisi ayrıca İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildirgeyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya toplumsal köken, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İndigo Dergisi herhangi bir çıkar grubu, ideolojik veya politik hiçbir oluşumun parçası değildir.