Judith Liberman ile masal diyarına yolculuk

Masalların en güzellerini anne ve babalarımız dinlemişlerdir. Bizler masaldan yoksun daha çok çizgi film, sinema ve televizyon kültürü ile büyüdüğümüz için masalların büyülü dünyasında yolculuk yapma şansımız olmadı.

judith liberman
Judith Liberman

Her şey bir masal dinletisi ile başladı. Judith Liberman Türkiye’de 11 yıldır yaşayan bir Fransız Masal Perisi ve masalları ile dedelerinin ve ninelerinin masallarından yoksun kalan yetişkinlere ve çocuklara masallar anlatıyor ve masal anlatıcılığı üzerine eğitimler veriyor. Judith bizlere, yaşadığımız her anın sihirli olduğunu, tılsımların etrafımızda dolaştığını, onları görürsek hayatın masalsı tarafını da yaşayabileceğimizi gösteriyor yaşantısıyla, kıyafetleriyle ve sözcükleriyle. Haydi Judith ile biraz masal dinlemeye…

Röportaj: Judith Liberman


Judith Liberman’a baktığımızda peri masallarındaki masalcı kızı görüyoruz. Kıyafetleri, masalları ve çaldığı müzikler ile özellikle büyükleri masal dünyasının büyüleyici ortamına çektiğini hatta orada yaşattığını görüyoruz. Türkiye’de Judith’in yolculuğu nasıl başladı?

Aslında hayatımın o döneminde bol yolculuktan sonra Amerika’ya yerleşmeye karar vermiştim.
Ama yerleşmeden önce son bir defa kaybolma fırsatı yakalamak için dilini bilmediğim ve konuşamadığım bir yere gitmek istedim. Hala hatırlıyorum, Amerika’daydım, masterımı yeni bitirmiştim, eski sevgilimin ailesinin çiftliğinde çalışıyordum, sıcak bir gündü, içeriye gidip internette üç iş ilanı buldum. Biri Mısır’da, biri Kamerun’da, sonuncusu da Türkiye’de… Başvurdum onlara, sonrasında da unuttum… Ama Türkiye’deki iş için seçildim… Bu 11 aylık bir görevdi ve ben 11 senedir buradayım…Türkiye’de yaşayan yabancıların arasında bunu çok konuştuk ve çok benzer hikaye duydum: “Türkiye’yi sevmişsen bir kere bırakmaz seni bir daha O kıskanç bir sevgili gibidir”.

Neden masal ve hikaye anlatıcılığı?

Fransa’da dokumacı bir komünde büyüdüm. Gecelerimiz, ateş başında; masal anlatarak, şarkı söyleyerek ve müzik çalarak sona ererdi. Benim için orada başladı her şey. Sonra Fransa’daki masal anlatma sanatının yeniden canlanmasında ailem aktif bir rol oynadı. Masal geceleri ve festivaller düzenliyorlardı. Genç yaşta anlatmaya başladım. 14 yaşındayken, Genevieve Bayle-Laboure, Fransa’da ünlü bir masalcı ile ilk masal anlatma eğitimimi aldım. Kendisi bu konuda bir mentordur ve iletişimimiz halen devam etmekte.. Onunla masallarla deneyimlerimi paylaşıyorum. Onun inanılmaz derecede sihirli olan masal kütüphanesinde anlatacak yeni hikayeler arıyorum.

Sonra, tiyatro eğitimi aldım, tekrar anlatma sanatına dönüp, Paris’te masalcılık konservatuvar eğitimini bitirdim. Masalcılık eğitimi bittiğinde ise CLİO ( Sözlü Literatür Konservatuvarı )’da uzmanlaşma yolunda ilerledim ve masalcı eğitmenliği eğitimi aldım. Amacım unutulmaya yüz tutan masalı yeniden canlandırıp hayata geçirmekti… Bu yolda gereken tüm şartları sağladıktan sonra yola çıktım. Masal ve hikaye anlatmak günümüzde yaratılan izolasyonun panzehiridir. Ayda iki kez yaptığımız masal gecelerinde amacımız eski köy meydanlarını şehirlerin içinde bir kez daha oluşturmaktı. Çoğu zaman yetişkinlerin masallarla ihtiyacı olmadığını söylerlerdi oysa son masal dinletimizde izleyiciyi oturtacak yer bulamamıştık her yer dolup taşmıştı. Oraya gelen insanlar hem masal dinlemek hem de masal anlatmak için orada idiler. Hayaller dünyasında ki hayalperestlerin ailesi oluyorduk. Burada gördüm ki gerçekten doğru yoldayım.

masal judith liberman

Günümüzde masallar ve hikayeler unutuldu, eskiden anne ve babalarımızın bildiği masallar vardı ve bizler onlarla büyüdük. Yeni nesil anne ve babalar sadece kitaplardaki masalları ve hikayeleri okuyorlar onlarda çocuk gelişimine uygun eserler diye seçilen ve masalsı özelliğini yitirmiş masallar oluyor? Judith Liberman, bu durum için ne düşünüyor?

Birincisi insanlar masallardan korkuyorlar, çünkü masallar içinde; ormanda bırakılan çocuk var, kesilen eller, cezalandıran büyücüler, öldüren canavarlar, kızları yiyen kurt ve bir sürü şiddet içeren olaylar… Ama masallar simgesel bir dil kullanıyor ve bütün masallar iyi bitiyor. Aslında masallar çocukların ve yetişkinlerin içinde yatan korkularla yüzleşmeye götürüyor ve masal kahramanları bu korkular ile yüzleşip onu yenerek bizimde ileride karşılaşacağımız korkularla yüzleşip içimizden atacağımızı gösteriyor… Masallar; dünyanın sihirli bir yer olduğunu hatırlatır bize. Günlük hayatımızın içinde gördüğümüz olayların ve yaşanmışlıkların içinde bu sihirli dünyaya ait simgesel bir anlam taşıdığını anlatır… Masallar bize yolda olduğumuzu ve o yolun bir kahramanı olduğumuzu hatırlatır bize.

Masalları siz seçemezsiniz masallar sizi seçer. Her anlattığın masal ve hikaye seni anlatır ve sende o masalda kahraman olursun prenses ya da prens önemli değil fakat kahramanısındır masalının…

judith libermanEbeveynlerin masal kitaplarını kapatıp çocuklara masal anlatmalarını istiyorum. Masal okumak ve anlatmak arasında çok büyük fark var. Masal anlatırken birincisi göz kontağı var. Günlük hayattan ayrıntılar katabiliyor çocuğuna. Yetişkin olmasına rağmen halen ebeveyninde yaratıcı özellikler olduğunu gösteriyor… Çocuklar büyüyünce yaratıcılığın öldüğünü düşünüyorlar oysa masal anlatmak çok güzel bir olay ve bunu yetişkinlerin öğrenmesi, öğrendikten sonra da her gün anlatması gerekiyor. Çocuklarımıza masal anlatırken masalların içine kendi değerlerimizi, deneyimlerimizi, hayata bakış açımızı ve yaşanmışlığımızı da katmış oluyoruz… Bu yüzden ailelere masal öğrenmelerini ve masal anlatmalarını öneriyorum, okumalarını değil…

Masallardaki kahramanlar ve olayların seyri çocukların hayal güçlerini arttırır mı? Bu konuda ne düşünüyorsunuz?

Çocuk ve yetişkin arasında fark görmüyorum. En çok yetişkinlerin hayal gücünü arttırmaya ihtiyacı var ben buna inanıyorum. Hayal gücünün yanı sıra masallar bizim duygularımız ve hayal gücümüz arasında bağ oluşturuyor. Simgesel öğeler ile bize hayatın gerçeği gibi gelen dünya arasında bağ kurup bu ikisinin ayrı yer olmadığını bize gösteriyor. Bu yüzden bütün insanları masallara inanmaya çağırıyorum. Çünkü masallara inanınca günlük hayatın içindeki tılsımlara inanmaya ve onu görmeye başlıyoruz. Şehirler bize dışarıda rutin bir dünya olduğuna inandırmaya çalışıyor, masallar bize bu dünyadaki asıl olan büyüyü ve hayret duygusunu anlatmak istiyor yani hayatın gerçek farkındalığını yaşatıyor. Tılsımdan ayrılmak insanların yaşam sevincini öldürüyor ve insanlığın sevme duygularını… Benim sloganım,

“Hayret et ve hisset. Masal farkındalık üzerine bir eğitimdir aslında, dersleri geçmek değildir tek amaç hayatın içindeki sihri fark edip onu anlama ve anlatma becerisidir. Bir yaşamdır yani masal… ”

Çocuk dedik, Judith Liberman çocuklar hakkında ne düşünüyor?

Benim için çocuk ve yetişkin yapay bir ayrımdır. Kim karar veriyor onsekiz yaşında büyüdüğüne. Masal dinletilerine çocukları için gelenlerin çoğunluğu aslında kendileri için geliyorlar. Masallar; çocuk, genç, yetişkin, kadın, erkek, yaşlı ayırmaz. Herkese hitap eder masal. Masallar toplumu/toplumları birleştiren bir sanattır ve ayrıştırmadan büyüyen bir hayatı bize öğretiyor. Bizler modern yaşam dinamikleri içerisinde hayatı o kadar çok ayrı ayrı yaşıyoruz ki insanlar birbirlerini anlamıyorlar artık. Eskiden köylerde ortak masallar anlatılırdı ve herkes dinliyordu. Bu da bir birliktelik ve bir olma hali yaratıyordu işte bu yüzden masalların sihrini şehirlere taşıyıp şehirlerde de birleştiren sihirli dokunuşlar yaratmaya çalışıyorum…

Farklı ülkelerde çalışmalar yürütmektesin, yakında bir Hindistan gezin var. Bu yolculuklar hangi düşleri ortaya çıkarmak için yapılmakta?

Şu anda aktif olarak Türkiye de eğitim veriyorum. Hindistan’a masal eğitiminin yanı sıra farklı amaçlar için de gidiyorum Bir tanesi “Armağan Ekonomisi” çalışmalarının aktivistlerinin bir araya geldiği çalışma. Diğeri Non-Violent Commmunication Convention’da katılımcı olarak yer alacağım ve son olarak da Life Long Learning Convention’da paylaşımlarda bulunacağım. Bunlar birlikte Fransa’da da sanat terapisi eğitimi alıyorum. Fransa’ya ise tılsımlı masal yolları eğitimi vermeye gideceğim yakın zamanda…


Sesin iyileştirici gücü ile ilgili olarak çalışmalarında var bu konuyla ilgili bilgi verebilir misin?

Aslında özellikle ses üzerine değil çalışmalarım. Eğitimlerimde, “kafandan çık, vücuda atla” diye bir yöntemim var. Burada hem göz teması, hem ses ve sesin titreşimi, hem de sesler, mimikler ile mesaj iletmek istediğimiz her şeyin üzerine odaklanıp kendimizde var olan tüm araçları kullanarak bir metod oluşturup, bununla şifayı/şifalanmayı ortaya çıkartmayı hedefliyorum. Tek bildiğim insanlar düşünceden çıkarak tüm bedene geçip bunun farkına varırsa kendisiyle ilişkiye geçip mutlu olabilirler. Kendi sesini duymak o sesin titreşiminden kendi varlığını fark etmek suretiyle kendisiyle ilgili bir bilgelik yaşıyor insan ve bu deneyimi çok az insan deneyimliyor. Eğitimlerde işte bu tarafa çekip gerçek özgürlüğü deneyimletiyoruz eğitime katılanlara…

judith libermanJudith, bir masal kahramanı olsaydınız kim olurdunuz?

Benim için her masalın arkasında arketip kahraman var ve her kahraman bir sebep için yola çıkar. Önündeki hazır cevapları almaz, yolun öğretmen olmasına izin verir… Yolda olan her şeyi görür ve onun çözümün bir parçası olduğunu anlar böylece her olayın içinde aradığı çözümün bir parçasını bulur ve sonunda kahraman olur. Aslına bakarsanız yola çıkmak zaten kahramanlığın kendisi idi sadece başardığında değil, deneyimlediği her şeyde insan kahraman oluyor ve kahramanlık hikayesini yeniden yazıyor.

Sihirli bir değneği olsaydı masal kahramanlarını gerçeğe çevirmek ister miydiniz?

Aslında etrafına baktığımda etrafındaki herkes bir masal kahramanına benzetirim o yüzden bu tarz bir sihirli değnek varsa biri onu çoktan kullanmış

2013 bitiyor ve 2014 geliyor, yeni yıl için duygularınızı, düşüncelerinizi, hayallerinizi ve dileklerinizi alabilir miyiz?

İstanbul’un sihirli mekanlarında bir müzisyenle masal anlatmak istiyorum. Hayatta var olan şeyler zaten tılsımlı ve yaşadığımız her anda sihirli zaten. Herkes yeni yıla girerken hayaller kurar ve dilekler diler. Aslında yaşadıkları hayat zaten tılsımlı. Herkesin, 2014 yılında yaşadığı bu tılsımlı anları fark edip hayret, sevinç, mutluluk ve coşkuyla yeni başlangıçlara adım atmasını ve kendi masalının kahramanı olmasını diliyorum.

Biyografinizi araştırdığımızda anlatılanlardan daha çok bilinmesi gereken bir Judith Liberman var. Yola çıkış amacınız ve yolda karşılaştığınız ve sizi güçlü kılan masaldaki diğer SEN’lerden de biraz bahsetmek ister misiniz? Neleri seversiniz ve nelerden mutlu olursunuz?

Sinemaya gitmektense masal dinlemeyi severim, küçük şeylerden mutlu olmayı bilirim… Aradığım cevapları bulmak için masal kitabını kullanırım. Orada aradığım cevabı bulmak beni çok mutlu eder. Uzak yerlere gitmektense, bana en yakın sahile gidip orada oturmayı ve denizi seyretmeyi severim. Balkonumda bitkiler yetiştiriyorum ve yetiştirdiğim bitkilerle kahvaltı yapmayı seviyorum. Hayatın içnde iken çok acele etmiyorum, anda kalarak fantastik deneyimleri hissederek yaşamak bana daha eğlenceli geliyor. Koşmadan hissetmmeyi ve var olan her anın içinde bir macera olduğunu düşünüp ve görüp onu yaşamayı seçiyorum.

Son olarak, Judith Liberman nasıl bir dünya düşlüyor ve bu düşünü gerçekleştirmek için neye ihtiyacı var?

“Dünyanın duyduğu hikayeler değişirse dünya değişir” diyorum… Bende dünya için güzel düşlere sahip olan herkesi yeni hikayeleri anlatmaya çağırıyorum çünkü masallar ile yeni ve farklı bir gerçeklik yaratıyoruz. Dünyanın sihrine tılsımlı sözcüklerle dokunarak düşler ülkesindeki tüm kahramanları uyandırıp yaşamı güzelleştirip renklendiriyoruz.

Aşağıdaki sorulara tek bir kelime ile cevap verebilir misiniz?

Renk : Gökkuşağı
Müzik : Dans etmek
Film : Miyazaki
Hobi : Mesleğim
Kitap : Yanımdan ayıramadığım arkadaş
İnternet : Kara güç
Mekan : Yazı evi
Yazar : –
Dergi : Okumam
Gazete : Özgürse iyi
Aktivite : Yoga
Sanatçı : Funda ve Tuğba Özkan; Çamurdan Atölyesi cadıları
Yemek : Paylaşılır
Yetenek : İnsanların kendilerini gereksiz yorduğu bir kavram.
Meslek : Masalcı
Tatil : Köyüme gitmek
Mevsim : Şu andaki mevsim
Çiçek : Şifadır
Hayvan : Kedim; Zen
Ütopya : Şimdi
Felsefe : Ağaç ekelim
Giyim Tarzı : Yarısı bana verilenler yarısı kendi diktiklerim.
Spor : Sokakta yürümek
Şiir : Bulunduğumuz zamanın farkında olmaktır gerçek şiir.
Tiyatro : Atla
Masal : Tılsım
Modacı : Kendim

 

Judith Liberman kimdir?

Judith Liberman 2002 yılında Sorbonne’da Master’ını tamamladı. Paris konservatuvarı hikaye anlatıcılığı programını bitiren ve Pomona College (CA)’de tiyatro okumuş olan Liberman, şimdiye kadar doğaçlama teknikleri, ses, Hint hikayeciliği, çocuklar için hikaye anlatıcılığı gibi farklı konularda, birçok seçkin anlatma sanatı eğitmeniyle çalışmıştır. Paris’te iki tiyatro grubunun kurucuları arasındadır. Paris ve New York’ta kitapevi, kütüphane ve okullarda masal anlatıcılığı yapmıştır.

Web Sitesi : http://www.judithliberman.com

Bloghttp://astorytellerinistanbul.blogspot.com


Fotoğraflar : Filiz Telek


Murat Tali
1971 yılında İstanbul’da doğdum. Doğduğum günden beri AŞK’ın ve sözcüklerin peşinde koşturmakta ve hayatın anlamını kendime anlatmaya çalışmaktayım. Okul yıllarında kopartılan sayfalara kazınan şiirler ve denemeler ile kendimi en iyi, yazarak ifade edebildiğimi ve anlatabildiğimi fark ettim...