“Biz kendimizi ruhsal bir uyanışı arayan insanlar olarak görürüz, oysa aslında bizler bir insan uyanışıyla başa çıkmaya çalışan ruhsal varlıklarız.” (Steve Rother) Kendinize sorabileceğiniz iki soru var; Tutkunda dans ettin mi? Sevincinde oynadın mı?
Enerji matriksini biliyor musun? Yaşam planındaki dersin ne olabilir?
Bu çekirdek inanç denilen şeyle de bağlantılı biraz. Nedenin nedenine varış.
Bu sorular sanki büyülü ve gizemli bilgilere ulaşmanın bir anahtarı gibi görünüyorsa da, tam tersine daha da basitleşmeyi, belki daha tevazu ile yaşamı algılamayı sağlıyor olabilir.
Bunlarla ilgilendiğinde de bir şey değişmiyor belki, bir nebze farkındalık oluşturmanı ve çevreni farklı bir değerlendirme ile de anlamanı, yargılamamayı önce kendini sonra başkalarının yaşam planlarının seninkinden farklı olduğunu, ancak bu farklı oluşun üstünlük sağlamadığını, hepimizin aynı tür farklılıkları bir zaman önce yaşadığımızı ya da bir zaman sonra yaşayacağımızı anlamamızı sağlar. Bu da epey anlamlı görünüyor bana.
“Biz kendimizi ruhsal bir uyanışı arayan insanlar olarak görürüz, oysa aslında bizler bir insan uyanışıyla başa çıkmaya çalışan ruhsal varlıklarız.” (Steve Rother)
Ruhsal bir uyanışa doğru gidiyorum yanılgılarımızı bir kenara bıraktığımızda, sonsuz defa aynı formda değildik, bambaşka formlardan geçen sonsuz ruhsal varlıklarız aslında. Durum şu değil; bir gün uyandım ve nirvanaya ulaştım yada içimdeki bir ses kim olduğum ne olduğum sorusunu başlattı ve ruhumu aramaya çıktım, bir anlam araştırmasına çıktım. Olan şu aslında; ben ruhsal bir varlıktım, sonsuz bir varlıktım, insan formunu seçtim, onda kendimin yeni tekamüllerini öğreniyorum, insan formundaki planımı uyarlıyorum. Durum tam olarak bu, ben de bunu daha bir anlamaya başlamış hallerdeyim.
Varlık dünyasında her oluşumuzda kendi tekamülünde seyreden yaşam dersini deneyimleyen birer varlığız aslında. Bu dünyada bedenlenmeden önce de bir ruhsal anlaşmamız vardı ve ona göre bir yaşam planı oluşturduk. Günlük yaşantımızda tekrar eden kalıplar yaşam planımızdaki enerji damgası ya da enerji matriksi olabilir. Enerji damgası bir yaşam süreci içerisinde çözümlenebilir, fark edilip, dönüştürebilinir. Matriks ise tekrar eden yaşam boyu kalıplar olarak tezahür eder ve de dönüştürülmeyip ancak farkındalık düzeyine taşınabilir, bu da bir anlamda onaylamak, içselleştirmek demek.
Ruh sonsuz enkarnasyonlardan geçer ve her enkarnasyonda bir yaşam dersini tamamlayabilirken, artık birçok yaşam dersini bir yaşamda tamamlama şansına sahip. Özellikle indigo ve kristal çocuklar enerji titreşimleri daha yüksek frekansta olduklarından, daha fazla yaşam dersini fark edip daha yüksek varlık düzeyine çıkabilirler. Ruh bir enerjidir. Sevgi bir enerjidir ve en yüksek titreşimli enerjidir. Ruhsal enerji, tekamül ettikçe frekansı yükseldikçe daha yüksek bir titreşime geçer. Enerji matriksi ve damgasını yaşama alanında bir katalizör vasıtasıyla deneyimleriz. Bazen bu bir kişidir, anne, baba, eş, akraba, arkadaş olabilir yada bir olaydır.
Sürekli karşınıza çıkan benzer yaşam durumları yine mi dediğiniz oldu mu? Yada çabalayıp çabalayıp tökezlediğiniz bir nokta, o kör noktanız yeniden size gülümserken gıcık olduğunuz, yada merkezimdeyim derken, dengede olduğunuz bir anda dengenizi kaybettiğiniz oldu mu? Aman efendim meğer benim bir matriks durumum varmış, formülü bulduk, haydi şimdi hayata uyarlama vakti gibi görünse de yanılgılardan da geçip duruyoruz, öğrene öğrene geçiyoruz bu yolları. Bu insan denen bir şey olma hallerimiz onlar bir rolmüş meğer, biz kendi kendimize bu rolleri vermişiz, yaşam planımızı uygulayalım diye.
Yaşamda sevgiyi deneyimlemek üzere geldiysek sevgisiz bir aile ile başlamışız olaya, yada sevip sevip terkedilmişiz. Gücü deneyimlemek üzere geldiysek bu dünyaya, güçsüzlüğü oynayıp durmuşuz kendi içimizdeki gücü fark edene kadar. Yaşam alanında yin-yang öğelerle dualite ile deneyimlediğimiz ruhsal devinimler, gerçeklikte birliğe varıyor, çekirdeğe dönüyor. Bu birliğe dönüş frekansı yükseltiyor, o artık ötekine dönüşen bir şey olmuyor, bir çatışma, zıtlık yok artık, aynı şey, aynılık, birlik, merkezinde olmak, dengede olmak var artık.
Enerji matriksi kişinin kör noktası olduğu için kendi matriksini bulsa bile, onu nasıl aşacağını bilemeyebilir, zaten matriks aşılması mümkün olmayan bir durum. Ruhsal tekamül için olması gereken öğrenme sürecinde bağlı bulunduğun ve doğmadan önce belirlediğin ruhun yasası, her şey olması gerektiği gibi, özgür iradenin yönlendirmesi ya da seçimi söz konusu olsa da, genel olarak olanı tam anlamıyla değiştirmek, ya da olması gerekeni önümüze koyup hayatı kontrol etmek diye bir şey yanılsama. Sadece kabul etmeyi ve farkındalığa taşımayı seçebiliriz. Bu da az şey değil ruh için.
Steve Rother’a göre insanın on iki yaşam dersinden biri üzerinde özellikle çalıştığı, bazen iki yaşam dersi üzerinde çalışması ya da bir yaşamda birkaç level atlaması mümkün, bu ruhsal enkarnasyon bilincine ve de kör noktalarını fark edip, teslimiyetle kabul etmesine de bağlı.
Üzerinde çalıştığımız insanlık hallerinin 12 temel yasası.
Ruhsal Psikoloji: 12 Temel Yasa
1.Kabullenme: Enerji matriksi kabullenme olan kişiler yaşadıklarını zarafetle kabul ettiklerinde, bir hedefe yönelme ve hedefi gerçekleştime olarak değil, hayatın akmasına izin vererek bu enerjiyi olumlu anlamda kullanabilirler. Genel olarak teslimiyet, dişil formda deneyimleniyor olsa da yaşamın genelinde olana, olagelen yaşama kabullenme ile bakma, enerjinin akmasını da sağlıyor. Direnç ya da tekrar eden döngüleri değiştirme konusunda çaba, enerjinin serbest kalmasını engelliyor. Kabullenme matriksi ile gelmiş olan kişiler genelde ” neden bu benim başıma geliyor” tarzı bir bakış içinde, değersizlik duygusundadırlar. Her şey tam istedikleri gibi olduğunda da, kendi lehlerine döndüğünde de, bunda bir tuhaflık görüp olayı sabote edebilirler.
2. Uyum sağlama: Enerji matriksi uyum sağlama olanlar hayatlarında beklenmedik ani değişiklikleri normalüstü yaşayan, bu durumu aslında yaşamlarında uyum sağlamayı öğrenmek üzere deneyimleyenlerdir.
3. Olma: Bu yaşam dersini deneyimleyenler genelde bağımlılıklar yaşayabilirler. İlişki bağımlılığı ya da madde bağımlılığı. Hayatlarındaki partnerler genelde manipülatörlerdir, bütünlük hissetmek için istemeden kendilerine bu tarz kişileri çekerler.
4. Yardımseverlik: Yardımseverlik yeni gelişen titreşimsel boyuta geçerken, tüm varoluşun onurlandırılması olarak deneyimlenmesi gerekir. Yardımseverlik birinin diğerine vermesi, kendini bu durumda güçlü hissetmesi için yaptığı bir davranış değil, tüm insanlığı onurlandırmayı içermelidir. Bu yaşam dersi üzerinde çalışanlar, çevreleri tarafından sürekli talep edilen ilgiyi gördükçe kendilerini önemli hissetme durumundadırlar.
5. İletişim: Erkek formunun daha çok yaşadığı bir durumdur, çünkü kadınlar duygularını daha rahat ifade edebilirler. Bir türlü duygusunu rahat ifade edemeyen kişiler, kendilerini tam olarak doğru aktaramama döngüsünü yaşarlar. Yanlış anlaşılma durumları ile karşılaşmaları muhtemeldir. Bu yaşam dersini de yine yaşam damgası olarak aldıklarında dönüştürebilirler, ya da duygularını bir şekilde ifade edeceği bir alan bulabilir, şarkı söyleyebilir. Enerji matriksi olarak bunu deneyimliyorsa kişi, bunu kabul ettiğinde , farkındalığını içselleştirdiğinde bu tekamülünü tamamlamış olacaktır.
Yaşadığımız yeni titreşim çağında artık kendimizle dünya arasında iletişim aşılmış daha çok kendimizle kurduğumuz iletişim daha da ön plana çıkarak, önem kazanıyor.
6. Yaratma: Bu yaşam dersi üzerinde çalışanlar yaratıcı oldukları halde yaratıcılıklarını bir türlü hayat geçirmezler, yada yaratıcı olduklarını kabul etmezler; mükemmeliyetçiliklerinden bir türlü en iyisini yapamadığını ilişkin inancı eserlerini ortaya koymalarının önüne geçer, birçok sanat alanında yaratıcı olabilirken kendi yaratımlarına gereken değeri atfetmezler. Bu yaşam dersi üzerinde çalışan bir sanatçı aylarca yıllarca eseri üzerinde çalışan bir ressam olabilir, sonunda eserini hiç hak etmediği bir fiyata satmak durumunda kalabilir. Bu yaşam dersini aktive etmenin yolu kişisel gücün kabulü ve bununla ilgili sorumluluk almaktır.
7. Tanımlama: Bu yaşam dersi genellikle kadın formunda deneyimlenir. Şifacı olma yeteneğine sahiptir bu insanlar. Empatileri, hassasiyetleri oldukça gelişmiştir, bir başkasının duygusunu, ne yaşadığını hissedebilirler ; bu fazla duyarlılık kendilerine ait olmayan negatif enerjileri çekmelerine ve enerjilerini düşürmelerine neden olabilir. Kendi sınırlarını korumakta zorlanabilirler. Bu yaşam dersi olduğu için kör noktası, deneyimlemeleri gereken bir durumdur, kendi şifa yetenekleri fazla duyarlılık taşımalarından dolayı mevcuttur, tam da bu nedenle korunaksız, saftırlar. Bu insanların kullanmayı öğrenebilecekleri en güçlü sözcük “hayır” demektir, kendi enerjilerini öncelikle merkezlemeli ve kendileri için kullanmalarıdır.
8. Dürüstlük: Konuşma, davranış ,düşünce inanç bütünlüğüdür. Gerçekte bütünlük içinde olan insanlar dikkat çekici olmazlar, hayranlık duyulan birçok insanı hayranlık kılan şey onun kusurlarıdır. Şöhret olmuş birçok insanın üzerinde çalıştığı yaşam dersi olabilir.
9. Sevgi: Sevgi titreşimi tüm enerji titreşimlerinin de temel enerjisidir. Kendini sevmeyi öğrenmedir buradaki kastedilen, yaşam kutupluluk içerdiği için karşıt duygusu korkudur. Yaşam alanındaki kutupluluk, gerçek özümüzü fark etmek için bir perde oluşturur. Bu yaşam dersi ile çalışan insanlar sevgisiz bir ortamda doğabilir, bunun için ilgisiz bir anne,babayı katalizör olarak seçebilir sonrasında sevgisini gösteremeyebilir yaşamında. Kendini sevme ile başlayan bu frekansın güçlenmesi, tüm varoluşu koşulsuzca sevmeyi öğrenmedir. Bu koşulsuzluk bir nedene bağlı olmaksızın özümüzdeki sevgiyi kabul etmekle mümkün.
10. Güven: Yeni enerji dalgası “kendini takip et” olarak tezahür ediyor. Bir başkasını takip etmeye gerek yok, bu durumda kendi öz varlığımıza güvenmeyi öğrenmek bu yaşam dersi ile çalışanların öğrenmesi gereken durum. Kristal çocuklar savunmasızdır, bu savunmasızlığı güce dönüştürmek güven yaratır.
11. Gerçek: Bu yaşam dersi üzerinde çalışan kişiler kendi realitesine karşı kördür. Başka insanların değerleri, düşünceleri, duygularını kendininmiş gibi yaşayanlardır bu insanlar. Bu yaşam dersi üzerinde hakimiyet kendi realitenizi tüm dürüstlüğü ile yaşamanızla mümkün, bu kişinin eylemlerini ve düşüncelerini de kapsayan bir dürüstlükle kendini kabul etmesi demek.
12. Zerafet: Varılacak son noktadır. Hakimiyetin son aşamasıdır. Bütün yaşamımızı hedefe varacak gibi değil kendince olduğu gibi, tüm insanlığı, tüm varoluşu, yolculuğun kendisini zarafetle kabullenmekdir.
Kendinize sorabileceğiniz iki soru:
Karşılaşmaların anlamı üzerine:
* Tutkunda dans ettin mi?
* Sevincinde oynadın mı?