Mülk Allah’ındır

Günün sonunda, bu kadar malı mülkü ne yapacaksınız diye sormaya gerek yok her şey “Allah için” yapılıyor ve O da buna razı görünüyor. Öyleyse tebaaya da buna teslim olmak ve hizmet etmek düşüyor.

 

Mülk Allah'ındır

Yaşananlarla ilgili diyeceğim son söz…

“Mülk Allahındır” “Allah’ın izniyle” “Allah ticareti helal kılmış ve Hz.Peygamber (s.a.v.), “Rızkın onda dokuzu ticarettedir.” ve yine “Bereket ticarettedir.” kelimeleri yolun nereye gittiğini açık seçik ortaya koyuyor…

İktidarda olanların ve ona inananların Allah’ı ile irtibatları ticaret ve mülk ile mümkün olmakta. Bu yoldan gittiğinizde gördüğünüz şey ticaret için her şeyin mübah olduğu ve bunların da Allah için yapıldığı gibi saçma bir inanç modeline dönüyor…


Günün sonunda, bu kadar malı mülkü ne yapacaksınız diye sormaya gerek yok her şey “Allah için” yapılıyor ve O da buna razı görünüyor. Öyleyse tebaaya da buna teslim olmak ve hizmet etmek düşüyor.

Bu yüzden yeşil kutsallaşıyor ve para değerli hale geliyor. Zengin dindarlar daha da zenginleşirken, yoksullar sadaka kültürü ile onlara tabi oluyor. Yapılan her fitre, zekat, bağış, sadaka elinde çoğalan mal ve mülkü kaybetme korkusundan dolayı gerçekleşiyor.

Mülk Allahındır

Kurban edilmiş halklar ise zenginliğin en uçlarını yaşayan sözde islam ülkelerinin liderlerinin peşinden onların ticari bereketliliğini arttırmak için kendilerini feda etmektedirler. Bugün dünyanın en pahalı en lüks araçları arap ülkelerindeki şeyhlerde ve bunlar islam dünyasını yöneten insanlar… Onlar mal varlığına eşit bir başka inanca sahip lider yoktur dünyada…

Kapitalist sistemi en iyi kullanan Din olgusu altında yatan Allah korkusu ile kendini besleyip zenginleştirmekte… Bugün ülkemizde olanları hayretle izliyorum, götürenleri, çalanları, yiyenleri, zenginleşenleri, kanatlanıp uçanları değil, onlara destek veren gözü kararmış teslimiyetçi zihniyetleri, yani halk olduğunu düşündüğüm sürü halinde hareket eden güruhu izliyorum.


Bütün dindarları bilmem lakin islam dünyasındaki dindarların bir çoğu zenginlik uğruna çok büyük bedeller ödetmişlerdir halklarına. Bugün bu ülkelerdeki iç savaşlara, çatışmalara, ölümlere bakın tamamen iktidarı elde tutmak ve Bereket‘e hakim olmak için yapılmakta.

Bizim ülkemizde cereyan eden olayların bunlardan bir farkı yok. Allah’ın izni ile bu yolda ilerleyenlerin ve onlara teslim olanların her ne yapıyorlarsa Allah için yapmaya devam ederek, gemiler, arsalar, marketler, villalar, binalar, daireler, fabrikalar alarak ve gün geçtikçe büyüyerek O’na yani yaratıcısına yaklaşıyorlar…

Dünya malı dünyada kalır diyerek, dünyanın malını hanesine yazanların mutlu olduğu bir dünyada ve ona inananların yoksullaşıp sadaka kültürü ile yoksul yarınları bıraktığı çocuklarının hesabını sormak ve bunu engellemek için sokaklara dökülenlere de gaz, jop, toma ve cezaevlerini dayatmak ise hiç bir kitapta yazmamıştır…

İnandığınız her ne ise ona teslim olduğunuzda onunla aydınlanırsınız. İnsanların gözlerini inanç ile boyayıp teslim olduğunuz şeyleri gizlemenin diğer adı da siyasettir…


Aşk ile…

Cüzi Aşktan İlahi Aşk’a


Murat Tali
1971 yılında İstanbul’da doğdum. Doğduğum günden beri AŞK’ın ve sözcüklerin peşinde koşturmakta ve hayatın anlamını kendime anlatmaya çalışmaktayım. Okul yıllarında kopartılan sayfalara kazınan şiirler ve denemeler ile kendimi en iyi, yazarak ifade edebildiğimi ve anlatabildiğimi fark ettim...