2013’ün Kasım ayında Ukrayna Cumhurbaşkanı Yanukoviç’e karşı başlayan protestolar şiddeti her geçen gün artarak, büyük çatışmalara dönüşmüş ve Yanukoviç’in devrilmesiyle sonuçlanmıştır. Rusya ile AB ve ABD’nin kıskacında olan Ukrayna, iç savaşın eşiğine kadar gelmiştir.
Ukrayna’daki protestolar, Viktor Yanukoviç’in AB ile imzalanması planlanan işbirliği anlaşmasını askıya almasından sonra başlamıştı. Yanukoviç iktidarına karşı meydanlara dökülen muhalif güçler, şiddetli gösterilerin ardından amaçlarına ulaştılar.
Yanukoviç, ülkeyi terk etti ve Rusya’ya sığındı. Parlamento, Yanukoviç’in 100 kişinin öldürülmesi ve 2 bin kişinin yaralanmasından sorumlu olarak, insanlığa karşı suç işlediği gerekçesiyle Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne teslim edilmesi gerektiğine hükmetti. Rus Jetleri ise sınırda devriye uçuşuna başladı ve Ukrayna da, Rusya’ya nota verdi. Böylesine gergin ortam devam ediyor.
Turuncu Devrim
2004’deki Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde kampanyası boyunca turuncu rengi kullanan Yuşçenko ile Yanukoviç arasındaki kıyasıya seçimi çok az farkla Yanukoviç kazanmış, ancak Yuşçenko’nun iki bölgede seçime hile karıştırıldığı iddiası üzerine Kiev’de gösteriler başlamıştı. Gösterilerin büyümesi üzerine bir ay sonra seçimler tekrar edilmiş ve tekrarlanan seçimleri bu kez Yuşçenko kazanmıştır. Yuşçenko’nun beş yıllık cumhurbaşkanlığı döneminden sonraysa 2010 seçimlerinde iktidara Yanukoviç gelmiştir.
Bu arada Turuncu Devrim’in bir başka simgesi olan ve yolsuzluk suçlamasıyla tutuklu bulunan eski başbakan Yuliya Timoşenko da, serbest bırakılmıştır. Timoşenko, ilk sözleriyse “Bir diktatörlük sona ermiştir. Vatanımız bugünden sonra artık güneşi görecektir,” olmuştur.
Rusya Etkisi
Sovyetler Birliği dağıldıktan sonra uzun süre ılımlı bir geçiş süreci yaşayan Ukrayna, bir taraftan siyasi reformlardaki yavaşlık, bir taraftansa ekonomik sorunların artmasıyla istikrarlı bir dönüşüm ve gelişim oluşturamamıştır. Ukrayna, Rusya ile Batı Dünyası arasındaki kalmışlığını bu etkiler ile daha derin bir boyuta girmesini engelleyememiştir.
Rusya, Avrupa Birliği’nin Ukrayna ile ortaklık politikalarını zayıflatmak amacıyla birçok hamleler yaparak, Ukrayna’yı kontrolü altında tutmaya çalışmıştır. Rusya bunun için de, ucuz gaz temininden düşük faizli kredilere kadar birçok imtiyaz sağlamıştır. Rusya, sokak protestolarını yaptığı açıklamalarla bir darbe girişimi olarak ifade etmiştir.
Yanukoviç Sonrası
Yanukoviç’ten kalanlarsa tüm dünyayı hayrete düşürdü. Zira 140 hektar alana yayılan rezidans binası ve tüm yerleşkesi aşırı bir lüksü barındırıyor. Bundan ziyade batısı Avrupa Birliği ve doğusu ise Rusya yanlısı olarak bilinen ülkede bölünme senaryoları da konuşulmuyor değil. Rusya’ya yakınlığıyla bilinen yerlerden biri olan Kırım Özerk Cumhuriyeti’nde de ayrılık sesleri yükseliyor.
Sonuç olarak, Ukrayna’daki bu yaşananlardan AB memnun, Rusya ise kızgın gözüküyor. Batı ve Rusya arasındaki stratejik savaşın Ukrayna Halkı’nı daha zor günlere götürmemesi ve ülkenin yeni bir demokratik yönetime kavuşmasını umarım.