Sadece ülkemiz değil tüm dünya ve insanlık zor zamanlardan geçiyor. 1 Nisan sürprizleriyle başlayan ay en büyük sürprizini son yarıya saklamış. 15 Nisan’da Tam Ay tutulması ve 29 Nisan’daki Halkalı Güneş Tutulması, her ne kadar ülkemizden izlenemeyeceklerse de etkilerini çok yoğun olarak hissedeceğiz.
Harita astrolojik olarak zorlu açı kalıpları içeriyor. Terazi burcunda gerçekleşen tutulma, kuzey güney aksında Koç burcundaki Güneş’le karşılıklı olan Terazi burcundaki Ay ve doğu batı aksında Oğlak burcundaki Plüton’la karşılıklı olan Yengeç burcundaki Jüpiter tam olmasa da haç oluşturmuş durumdalar. Bunu kozmik enerjilerin devrede olduğunun işareti diye görüyorum. Tutulma, üç ay boyunca hissedilecek değişikliklerin habercisi.
Ülkeler astrolojisinde Güneş, en tepedekileri, hükümeti ve lideri, Ay halkı temsil eder. Terazi, adaletin dengenin burcudur. Terazi burcundaki Ay’ın haritada konuşlandığı yer ise ülke toprakları kısaca vatandır. Burası depremlerin volkanların da yeridir. Güneş’in bulunduğu yer, komuta merkezi, güç yeridir. Bu haritayla Türkiye Meclis haritasını karşılaştırdığımda (23.04.1920, Ankara, 14.00) ilahi adalet mekanizmalarının devreye gireceğini rahatlıkla söyleyebilirim.
Yeni çok gizli belgeler açıklanacak, bunlar uluslar arası boyuttan gelecek. Taraflar arası sürtüşme başlayacak. Tüm halkın gerçek adalet duyguları açığa çıkacak. Uzun zamandır sessiz olan güçler, harekete geçecek. Ekonomik piyasalar zor günler geçirecek. Yargı ve hukuk değişimi başlayacak. Güvenilen dağlara karlar yağacak. Düzen değişimi istekleri, karışıklık getirecek. (Anlayacağınız Tarzan müşkül durumda)
Uzun süredir, ha oldu ha olacak diye oradan buradan zor etkilerini hissettiğimiz öncü burçlardaki büyük kare (Cardinal Grand Cross) 23 – 24 Nisan’da tam yerini bulacak. 29 Nisan Halkalı Güneş Tutulması haritasında da bu kareyi daha doğrusu, büyük haçı görmek mümkün.
Haç, dört yönün, dört elementin birlikteliğini, uyum ve ahengi gösterir. İlk olarak M.Ö. 3000’de Pakistan civarında karşımıza çıkan haç, Sümerlerden, İskandinavya’ya, Çin’den Maya’lara kadar tarih boyunca, kültürden kültüre farklı şeyleri sembolize edip, farklı amaçlarla kullanılmıştır. Günümüzde Hristiyanlığın simgesidir.
Haç sembolü çarpıcı olarak, Hz. İsa’nın çarmıha gerilmesi hadisesiyle karşımıza çıkar. İncil’de ve çeşitli kaynaklarda geçen, aslen Yahudi olan Hz. İsa’nın mucizelerinin ve yeni dini faaliyetlerinin, İsrail topraklarını işgal altında tutan Roma makamları ve din adamlarınca uygunsuz bulunup o zamanki infaz şekli olan, çarmıha gerilmesine karar verilmesi, el ve ayaklarından haça çivilenmesiyle sona erdirilmesidir,
Hz. İsa, hak için hakka kurban edilerek, haksızca öldürülmek istenmiştir. Kiliselerde, ikonlarda o genellikle çarmıhta görülmektedir. İncil’de Pavlus’un Koloselilere mektubu bölümünde “Mesih, sizi tanrının önüne kutsal, lekesiz ve kusursuz çıkarmak için öz bedeninin ölümü sayesinde sizi Tanrı’yla barıştırdı” denmektedir. Bu bağlamda haç ve çarmıh ikilemine baktığımızda, Hak için hakkın tecellisini görürüz.
Güneş Tutulması Ankara üzerinde
Haritaya baktığımızda Boğa burcunda gerçekleşen tutulmayı, büyük kareyle birlikte haçı, akslar üzerine yerleşmiş gezegenlerin karşıtlıklarını tam olarak görüyoruz. Bu oluşum doğal olarak dört doksanlık zorlu açıyı da beraberinde getirmiş durumda. Beklenmeyenin ortaya çıkacağı ani ve zorlu değişimi işaret eden harita, Jüpiter, Satürn ve Şiron’un su burçlarında oluşturduğu büyük üçgenle kurtuluşu da gösteriyor.
Tutulmayı Meclis haritasıyla birlikte değerlendirdiğimde, tüm taşların yerinden oynayacağı yoğun zamanlar yaşayacağımızı söyleyebilirim. Lider değişikliğini kaçınılmaz bir durum olarak görüyorum. Seçim uygunsuzluklarının söylemi bitmeden, yenisine hazırlanılan süreçte, iktidar muhalefet arasındaki sertleşmeler artarak sürecek. Doğu’dan yükselen ayrışma federasyon sesleri halktan destek bulamayacak. Politikacıların uluslararası oyunların, parçası olduğu ortaya çıkacak. Gayrimeşru maddi kaynaklar açıklanacak. Büyük bir politik skandal daha patlak verecek. Ortaya dökülecek gizli bilgi ve belgelere açıklama getirilemeyecek. Büyük kırılma yaşanacak.
Tüm bunların yumoş yumoş atlatılabileceğini söylemek safdillik olur. Dini ve ahlaki değerlerin yerini bulması, sosyal adaletin gerçekleşebilmesi, kabukların sıyrılması çabuk ve kolay olmaz. Toplumun tüm kesimlerinde maddi, manevi hissedilir sıkıntılar kaçınılmaz. Her ferde düşen görev, evrensel ahlaki değerlere sahip çıkarken, itidali korumak, öfke ve şiddetten uzak durmak olacaktır. Uzun zamandır bulanık olan sular, son bir fırtınadan sonra durulmaya başlayacak. Güneşli ve aydınlık günler gelecektir.
(Astrolojik haritalar registre programımdandır.)