34. İstanbul Film Festivali, 4 – 19 Nisan tarihleri arasında gerçekleştirilecek. Peki festivalin dikkat çeken filmleri hangileri?
Bir İstanbul Film Festivali daha yaklaşıyor ve sinemaseverler şimdiden hangi filmlere gitsek diye araştırmalara başlamış durumda. 62 ülkeden 204 filmin gösterileceği İstanbul Film Festivali, yarışmaları, galaları, aşinalık yaratan Mayınlı Bölge, Antidepresan ve Dünya Festivallerinden gibi bölümleri ve programa bu yıl dahil edilen Balkanlar: Ateşin Sineması gibi bölümleriyle de iştah kabartıcı ve sinema dolu 15 gün vaat ediyor.
Altın Lale Ulusal Yarışma’da ödül için yarışacak filmler; Barış Atay‘ın yönettiği Eksik, Erden Kıral‘ın yönettiği Gece, Ben Hopkins‘in yönettiği Hasret, Faruk Hacıhafızoğlu‘nun yönettiği Kar Korsanları, Ufuk Bayraktar‘ın yönettiği Kümes, Ali Atay‘ın yönettiği Limonata, Mehmet Eryılmaz‘ın yönettiği Misafir, Emine Emel Balcı‘nın yönettiği Nefesim Kesilene Kadar, Selim Evci‘nin yönettiği Saklı, Tolga Karaçelik‘in yönettiği Sarmaşık ve Caner Erzincan‘ın yönettiği Yeni Dünya.
Altın Lale Uluslararası Yarışma‘da ödül için yarışacak filmler; Francesco Munzi’nin yönettiği Anime Nere / Kara Ruhlar, Shawkat Amin Korki’nin yönettiği Bîranînen Li Ser Kevirî / Taşa Yazılmış Hatıralar, Thomas Vinterberg’in yönettiği Far From The Madding Crowd / Çılgın Kalabalıktan Uzak, Ann Hui’nin yönettiği Huang Jin Shi Dai / Altın Çağ, Ole Christian Madsen’in yönettiği Itsi Bitsi, Alex Ross Perry’nin yönettiği Listen Up Philip / Bana Bak Philip, Murat Düzgünoğlu’nun yönettiği Neden Tarkovski Olamıyorum, Christian Petzold’un yönettiği Phoenix / Yüzündeki Sır, Quentin Dupieux’ün yönettiği Réalité, Cédric Khan’ın yönettiği Vie Sauvage / Vahşi Yaşam, Baldvin Zophoniasson’un yönettiği Vonarstræti / Fanusta Yaşayanlar ve Anna Melikyan’ın yönettiği Zvezda / Star.
Gelelim festivalin dikkat çeken filmlerine:
Taxi
İranlı muhalif yönetmen Jafar Panahi imzalı Taxi, aslında belgesel olarak da nitelendirilebilecek çarpıcı bir film. Berlin Film Festivali’nden Altın Ayı ödülünü kazanarak dönen yapım, bizzat Panahi’nin şoför koltuğuna oturup aracına yerleştirdiği kamerayla İran toplumunun durumunu gözler önüne seriyor.
Eisenstein in Guanajuato
Peter Greenway’in yazıp yönettiği Eisenstein in Guanajuato, efsane yönetmen Sergei Eisenstein’ın hayatının bir kesitini mizahi bir dille anlatan, biyografik bir yapım.
Pride
Matthew Warchus imzalı Pride / Onur, bir LGBT grubunun maden emekçilerine destek verişini konu alıyor. Altın Küre adaylığıyla dikkat çeken film, Bafta Ödülleri ve Cannes Film Festivali’nden ise ödülle dönmeyi başarmıştı.
Inherent Vice
Paul Thomas Anderson’ın yıldızlarla dolu yeni filmi Inherent Vice, bir özel dedektifin eski kız arkadaşının karıştığı bir olayı çözmeye çalışmasını konu alan bir roman uyarlaması. Film enteresan senaryosuyla Oscar adaylığı kazanmayı başarmıştı.
H.
Rania Attieh ve Daniel Garcia’nın birlikte yönettikleri H., sıra dışı bir gerilim ve bilim kurgu harmanlaması. Büyük bütçeli ve fakat hayal kırıklığı yaratan bilim kurgulardan başımızı kaldıramadığımız bir dönemde farklı gelebilecek bir film.
A Most Violent Year
J. C. Chandor’ın ses getiren filmi A Most Violent Year, 80’lerde geçen, bir göçmenin Amerika’da tutunma mücadelesi ve bu mücadele sırasında yaşadıklarını politik göndermelerle anlatan gerilim ve suç türünde bir yapım.
13 Minutes
Konusu gerçek bir hikayeye dayanan Oliver Hirschbiegel imzalı 13 Minutes, Hitler’e yapmaya çalıştığı suikastla tanınan George Elser’in hayat hikayesini konu alıyor.
P’tit Quinquin
Bruno Dumont imzalı P’tit Quinquin, aslında televizyon için hazırlanmış, beklenenden çok daha fazla ses getiren ve beğenilen bir mini dizi. Gizem, suç ve komediyi harmanlayan mini serinin tek bölüm olarak birleştirilmiş hali.
Knight of Cups
Tam anlamıyla bir yıldızlar geçidi yaşanan Terrence Malick’in yazıp yönettiği Knight of Cups, başarılı bir senaristin hayatı sorgulamaya başlayışını konu alıyor.
The New Girlfriend
François Ozon’un yönettiği dedektif romanı uyarlaması The New Girlfriend, gizem ve mizahı harmanlayan, bir taraftan da toplumsal taşlama yapan ilginç bir yapım.
Ayrıca restore edilen Metin Erksan imzalı Türk sinemasının klasiklerinden Yılanların Öcü, Luchino Visconti’nin Burt Lancaster, Alain Delon ve Claudia Cardinalle’li başyapıtı Il Gattopardo / Leopar ve Sergio Leone’nin efsane spagetti western’i Il Buono, Il Brutto ve Il Cattivo / İyi, Kötü ve Çirkin gibi klasikleri de festivalde izleme şansına sahip olacağız.