Otomotiv Grevinde Hak Ve Karşısındaki Güçler

Sanayi devriminin tamamlanıp, bilgi çağına geçildiği, modern zamanların refahı getirdiği yalanına gerçekten inanıyor muyuz? Emeği ile yaşamını devam ettiren insanların karşısına geçen güç daima haklı mı çıkacak?

işçi hak haklar işçi hakkı grev hak

İşverenler, yıl sonu raporlarında kar/ zarar tablolarında işçiden elde edilen tasarrufu gördüklerinde ne zaman rahatsızlık duyacaklar? Hak aramanın, sormanın arkasından hep bir komplo teorisi mi üretilecek? Kutuplaştırılmanın zirveye ulaştığı Türkiye’de emekçi, tarafını direnmeden yana seçti. Alın terinin arkasına saklanarak, işçiye ihanet eden zihniyet kendi karanlığına sürgün edilmenin başlangıcındadır!
Sermayenin yönetimini elinde bulunduranlar, var olanın dışında üretimi arttırabilmeleri için, daha fazla işgücüne ihtiyaç duyduğunda emeğin değeri artmaktadır. Bu ihtiyaç aslında karın artmasıdır. Göreceli olarak emeğin değeri arttığı sanılsa da aslında düşer. Otomotiv sektöründeki tekelleşme ve büyüme, sekiz saatlik vardiyalardaki dört yüz araç üretimi artı değeri çoğaltma üzerine kuruludur, talep edilen emekçi zamları bu değeri düşürecektir. İşte bu çelişki Renault işvereni ile emekçisini karşı karşıya getirdiğinden ve sendikal örgütlerin pasifliği zincirleme direnişi başlattı!

Emeğin Karşısındaki Güçler

‘Bizim sizinle bir sorunumuz yok. Olmadı, olmayacak. Artık yalanlara inanmayın. Bakanlık müfettişinin söylediği gibi kendinizi tehlikeye atmayın. Artık bitirin. Bitirin ki çok geç olmadan, hiçbir namuslu, dürüst, çalışkan işçinin burnu bile kanamadan bu işi çözebilelim. Aranızdaki provokatörleri, ajanları, militanları ayıklayın. Siz, tercihinizi, bu hainlerden yana değil, çoluğunuz çocuğunuz eşiniz ailenizden yana kullanın. Bulanık suda balık avlamaya çalışanlara sesleniyorum. Siyasi partilerin ve seçime katılacak adayların dikkatini çekmek istiyorum. Ateşe odunla gitmeyin. O fabrikaların önü seçim meydanı değilçağrıyı yapanın bir sendika başkanı olduğuna inanmak gerçekten güç! Çalışanların ortak hak ve çıkarlarını koruyup, sorunlarını çözmek bir sendikanın asli görevidir. Çalıştıran ve çalışan arasındaki güç dengesini eşitlemesi gereken Türk Metal Sendikası Başkanının, ağırlığını, doğasına ters davranarak işverenden yana alma nedeni ne olabilir?


[quote] Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, direniş ile ilgili zamanın manidar olduğunu söylemesi; İktidarın, tam da seçim döneminde yeni komplo senaryolarını gündeme getirerek, ’emeğin mücadelesini tıkayacak mı?’ sorusunu akıllara getirmektedir. [/quote]

Babacan, ‘Bu konular durup durup da seçime 2-3 ay kala gündeme geldiğinde ister istemez bizde bazı şüpheler oluşturuyor. Bu gerçekten tamamen bir işçi işveren ilişkisi ile ilgili bir konu mu, yoksa işin ideolojik, siyasi boyutları var mı, yok mu, diye bizi şüphelendiriyor açıkçası; ama, eğer sebep siyasi ya da ideolojik ise o zaman nasıl seyreder, hep beraber göreceğiz. Ne yapılırsa yapılsın, arkasında bir ideoloji, bir siyaset kurgusu varsa, o problemli tabloyu sürdürmeye gayret edilecektir’ söylem ne kadar da Gezi Parkı ve Yolsuzluk operasyonlarından sonraki açıklamaları çağrıştırıyor!

işçi hak haklar işçi hakkı grev hak
Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası (MESS),’Üyelerimize ait işyerlerindeki yasadışı eylemlerin bir an önce sona erdirilmesi, çalışma barışının en kısa sürede tesis edilmesi ve üretime başlanması her şeyin ötesinde ülkemizin menfaati gereğidir. Bu itibarla tüm çalışanlarımızı sağduyu ile hareket etmeye, işlerine sahip çıkmaya, işyerlerine ve ülke ekonomisine zarar veren yasadışı eylemlere derhal son vermeye davet ettiğimizi kamuoyuna duyururuz’ açıklaması ile Hükümetin, işçi ve işveren sendikasının aynı çizgide neden buluştuklarını hamasete, sloganların tuzağına düşmeden geniş bir çerçeveden değerlendirilmesi gerekmekte!


Oyak Renault Grevi

Oyak Renault’un Bursa fabrikasında, beş bin sekiz yüz işçiyi kapsayan sözleşmenin, aynı iş kolundaki Bosch işçisinden farklı olmasından dolayı, sendika kararlarının dışında itiraz kaynaklı direniş Mayıs 2015 ortalarında başladı. 16.00- 24.00 vardiyasında üretim yapması gereken bin beş yüz işçi üretimi durdurarak, diğer vardiyadaki emekçilerin de desteği ile hak mücadelesine girişti! Mako, Delphi, Coşkunöz fabrikalarında da destek amaçlı iş bırakmalar yaşanırken; İş müfettişlerinin, işçilere, tazminatsız işten çıkartılabilecekleri ve zararın kendilerinden yasal olarak karşılanacağı yönündeki tehdit dolu ikazları da Renault işçisini ikna edemedi!

[quote] Türk Metal Sendikası’ndan istifalar artarken, örgütsüzlüğün nasıl bir çözüm/ çözümsüzlük getireceğini direniş sonrası göreceğiz. Öfkenin patlaması mı, yoksa emek- sermaye çelişkisinin bir sonucu mu? [/quote]

işçi hak haklar işçi hakkı grev hak
Türk Metal Sendikası Başkanı Pevrul Kavlak: “Bosch’ta yapılan sözleşme iyi bir sözleşmeydi. Bu açıklandıktan sonra bu sözleşme daha önce niye yapılmadı diye tepki almaya başladık. Ancak burada otuz sekiz ay sözleşmesiz bir dönem geçirildi. Arkadaşların mağduriyetlerinin giderilmesi için daha önce verilen zamlar olmuş. Sözleşmeyi yeni ücretler üzerinden yaptığımız için bazı işçi arkadaşların ücretleri diğer fabrikalardan yüksek oldu.” Başkanın bu açıklamasından sonra Tofaş işçisinin de direniş kararı almasının arkasında hangi sebepler olabilir?

Sonuç

Kolluk güçleri, hak arama mücadelesinin arkasında provokasyon olduğundan o kadar eminler ki, Bursa’ya dışarıdan militanların geldiği gerekçesiyle operasyonlar yapıyor, makul şüphelileri gözaltına alıyor; sosyal paylaşım siteleri, sol görüşlü dergilerin eleştirileri ile Fabrikalar Arası Kurul (FAK) oluşturulduğu iddiası ile kamuoyunda yeni bir terör algısı yaratılmaya çalışılıyor. Tofaş çalışanı on yedi işçiye Bursa Adalet Sarayı’nda hazır bulunmaları için tebligat hazırlanıyor. Asıl üzerinde durulması ve emekçi için tehlikeli olan gerekçe ise; TCK’nın (Türk Ceza Kanunu), ‘Cebir veya tehdit kullanarak işçi veya işvereni, ücretleri azaltıp çoğaltmaya veya evvelce kabul edilenlerden başka koşullar altında anlaşmalar kabulüne zorlayan ya da bir işin durmasına, sona ermesine veya durmanın devamına neden olan kişiye altı aydan üç yıla kadar hapis cezası verilir’ denilen 117/4. maddesidir. Peki yalnızlaştırılan emekçinin yaptığı son eylemler gerçekten kanunsuz mudur?


Tofaş, Coşkunöz, Mako, Valeo, Delphi, Ototerim ve son olarak Kocaeli’de Ford Otosan çalışanlarının greve katılmasının gerçek nedeninin bağlı bulundukları sarı sendikadan kurtulmak olduğunu görüyoruz. Keyfi yapılan işten çıkartmalar, sözleşme dönemlerinde işçinin aleyhine atılan imzalar, iş güvenliği, fazla çalışma gibi konularda, emekçinin hakkını koruyamayan bir örgütün tasfiyesi gerçekleşmektedir. Sendikaların kendi inisiyatiflerinde aldıkları grev kararlarının ‘Milli Güvenliği Tehdit’ edeceği gerekçesiyle Hükümet tarafından durdurulup, engellendiğini yaşayarak gördük. Hak arama yolunda son yaşanılanları grev olarak değil, emekçinin kendi çıkarları doğrultusunda bir düzenleme yapması olarak görülmelidir!