1980’li ve 1990’lı yılların çocukları; sayıları, harfleri bu sokakta öğrendi. Büdü’nün en sevdiği sayıydı 6 ve tabi biz de çok sevdik 6’yı. Şimdiki çocukların okullarda kıvrana kıvrana öğrenmeye çalıştığı harfleri biz güle oynaya, eğlenerek öğrendik.
Jenerik müziğini hatırlayınca bile içimizi kıpır kıpır eden, çocukluğumuzu, masumiyetimizi hatırlatan Susam Sokağı…
Susam Sokağı’nın unutulmaz nostaljisi
1980’li ve 1990’lı yılların çocukları; sayıları, harfleri bu sokakta öğrendi. Büdü’nün en sevdiği sayıydı 6 ve tabi biz de çok sevdik 6’yı. Şimdiki çocukların okullarda kıvrana kıvrana öğrenmeye çalıştığı harfleri biz güle oynaya, eğlenerek öğrendik. Biz Kurabiye Canavarı’yla kurabiye müptelası olurken annelerimiz de birer kurabiye ustalarına dönüştüler. iPhone, bilgisayar yoktu ama Minikkuş vardı, Edi’miz, Büdü’müz vardı, Kırpık vardı, Kermit vardı. Şimdiki çocuklar Counter Strike’da savaş taktikleri öğrenip her çeşit silahı ezberlemişken biz bu sokakta bir arada yaşayabilmeyi, sevgiyi, saygıyı öğrendik, yardımlaşmayı öğrendik. Kavga etmeyi değil birlikte oyunlar oynamayı öğrendik. Susam Sokağı sakinlerini de en az bu karakterler kadar severdik. Tahsin Usta’yı, gitar çalan yakışıklı Hakan Abi’mizi, gül reçelini çok seven Nihat Amca’mızı, manav Zehra Teyze’mizi ve sarı saçlarıyla Zeynep Abla’mızı dün gibi hatırlarız.
Susam Sokağı orijinal adıyla Sesame Street
Hiç kuşkusuz gelmiş geçmiş en iyi çocuk programıdır Susam Sokağı. Ardında bu sokağı oluşturan büyük bir ekip var. Amerika’daki çocuklar 70’li yıllarda tanıştılar bu sokakla. Sonraki yıllarda diğer ülkelere de yayıldı. Her ülkede çocuklar tarafından oldukça sevildi. Program çocuklar için oldukça titiz hazırlandı. Birçok psikolog ve sosyologdan destek alındı. Program özellikle okul öncesi çocukların eğitimine yönelik hazırlandı. Maddi durumu iyi olmayan ailelerdeki okula gidemeyen çocuklar için temel eğitim düzeyinde bilgiler vermek amaçlandı. Program devletten de maddi olarak büyük destek aldı. Program yayınlanmaya başladıktan sonra da anketlerle çocukların tepkileri ölçüldü. Sonuçlar çoğunlukla olumlu oldu.
Susam Sokağı’na eleştiriler de oldu. Kurabiye canavarının sürekli kurabiye yemesi, Susam Sokağı’nda herkesin mutlu olması, hiç kötü olaylarla karşılaşılmaması gibi konularda eleştirenler olmuştur. Ama çocuklara sevgiyi, dostluğu, arkadaşlığı aşılaması, çocukların öğrenmesi gereken temel bilgileri eğlenceli yöntemlerle anlatmasıyla bence kusursuz bir çocuk programıdır.
Bu yazıyı okuduktan sonra Susam Sokağı’yla büyümüş çocuklar bu jeneriği melodisiyle mırıldanacak biliyorum.
“Gün güneşli, insanlar neşeli
Sen de gel oyna Susam Sokağı’nda
Dostluk ve sevgi sarıyor her yeri
Gel katıl bize, verelim el ele
Sev dünyayı, açılır her kapı
İşte susam sokağını”
İlgili yazılar
Çağla Pınar: Yeni Neslin Eski Zaman Özlemi
Alay etmek çocuklarda psikolojik sorunlara neden oluyor
Çocuklar Yalan Söylemez Ama Hayal Dünyaları Oldukça Geniştir
Star Wars 7: Güç Uyanıyor – Nostalji geri dönüyor
Aşklar enflasyonda: Milenyum ne yaptın bize?
