Rusya’dan sonra İran da, Türkiye’ye gittiği iddia edilen IŞİD petrollerinin kanıtlarına sahip olduklarını iddia etti. Dışişleri Bakanlığı’ndan “Hayretle karşıladık” açıklaması yapıldı.
Fars haber ajansına göre, televizyonda yayımlanan bir programa konuk olarak katılan İran’ın dini lideri Hamaney’in başdanışmanı Velayeti, İran’ın bölgede “uluslararası emperyalizme karşı direnişin asli ekseni” olduğunu belirterek “Bizim müttefiklerimiz Irak, Suriye ve Lübnan’dır; buna son olarak Rusya da katılmıştır. İran ve Suriyeli yetkililer arasında tekrarlanan ziyaretler ve görüş alışverişleri son derece doğaldır. Özellikle de Sayın Putin’in son Tahran ziyaretinden sonra Sayın Beşar Esad’ın ve Sayın Seyyid Hasan Nasrallah’ın son gelişmelerle ilgili olarak bilgilendirilmesi gerekiyordu” dedi.
İran: IŞİD, Türkiye’ye petrol satıyor. Elimizde kanıtları var.
Rusya’dan sonra İran da Türkiye ile IŞİD arasındaki petrol ticaretine dair elinde kanıtlar olduğunu iddia etti. İran resmi haber ajansına konuşan İran Uygunluk Konseyi Sekreteri Muhsin Rezai, IŞİD’in Türkiye’ye petrol sattığına dair ellerinde önemli kanıtlar olduğunu, tüm bilgi ve belgeleri Türk hükümet yetkilileriyle paylaşmaya hazır olduklarını aktardı.
Rezai, “Eğer Türk hükümetinin ülkedeki IŞİD petrol ticaretiyle ilgili bir bilgisi yoksa, tüm bilgileri ve kanıtları kendilerine aktarmaya hazırız” dedi.
Suriye’de bulunan İranlı danışmanların, Suriye petrolünü taşıyan teröristlere ait TIR’ların Türkiye’ye geçmek için kullandığı tüm olası yolların fotoğrafını çektiğini belirten Rezai, “Bu kanıtlar gazetecilere sunulabilir ve televizyon yayınlarında kullanılabilir” dedi.
Rezai ayrıca, “Teröre karşı mücadelede yer alan ülkeler, itidali koruyarak provokasyonlara boyun eğmemeli, enerjilerini terör örgütü IŞİD’i yok etmeye yoğunlaştırmalı” ifadelerini kullandı.
Dışişleri Bakanlığı: Hayretle karşıladık
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç, İran Dışişleri Bakanlığı Sözcülüğünün Türkiye’nin bölgesel politikaları bağlamında dile getirdiği hususlar ve bazı İran haber ajansları ile İranlı yetkililerin, Türkiye ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın beyanatıyla ilgili kullandıkları ifadelerin “hayretle karşılandığını” bildirdi.
Bilgiç, konuya ilişkin soruya cevabında, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani’yle zamanında yaptığı telefon görüşmesinde dile getirdiği hususların, sadece kayıtlarda olmadığını, İran makamları tarafından da bilindiğini söyledi.
Dışişleri sözcüsü Bilgiç, şunları söyledi:
“Bu itibarla, söz konusu görüşmeyi yapılmamış saymak veya içeriğini çarpıtmaya gayret etmek, sadece gayriahlaki olmakla kalmayıp, gerçekleri komşu İran halkından saklamak anlamına da gelmektedir. Türkiye bölgesinde mevcut sorunların barışçı yollardan çözümüne yönelik ilkeli ve uluslararası çabalarla uyumlu politikalar izlemekteyken ve sorunun insani boyutuna yönelik olarak uluslararası toplumun çabalarının çok ötesinde imkanlarını seferber etmişken, halkına karşı devlet terörü yapan eli kanlı Şam rejimiyle işbirliği içinde krizin tırmanmasına yol açan devletlerin, ülkemize terörizmle ilgili ithamlarda bulunmalarının ciddiye alınacak bir yönü bulunmamaktadır”.
İlgili yazılar
- Yazı Dizisi: 10 Soruyla İran (1)
- Türkiye IŞİD / DAEŞ’e Destek Verdi mi?
- Büyük Resmi Görmek: Emperyalizmin Güç Savaşları