Saçlarımız normalde günde elli ila yüz tel arası dökülür ve dökülenlerin yerine yenileri gelir. Bu dökülme saç dökülmesi için normal bir durumdur. Dökülen saçların yerine yenileri çıkmadığı zaman sorun başlar.
Saç dökülmesi neden olur? Nasıl önlenir?
Konumuz güzellik olunca, kadın olsun erkek olsun saçlarımızın dökülmesi ve çıplak baş derimizin ortaya çıkması, hepimizin korkulu rüyasıdır. Saçlarımız dökülse de kökleri yerinde olduğu için kendi kendini yenileme özelliği bulunmasına rağmen, bazen tamamen dökülmesine engel olamayız ve bu durum ciddi sıkıntılar yaşamamıza neden olur. Çözüm getirebilmek için öncelikle sorunun kaynağını bulmak gerekir.
Üzüntü ve stres ile aniden saç dökülmesi başlayabilir
Saçlarımız normalde günde elli ila yüz tel arası dökülür ve dökülenlerin yerine yenileri gelir. Bu dökülme normal bir durumdur. Dökülen saçların yerine yenileri çıkmadığı zaman sorun başlar. Saç dökülmelerinin çeşitli sebepleri vardır. Mevsimsel dökülmeler olabileceği gibi, kalıtım, stres, ilaç tedavileri (kemoterapi) hormonal değişiklikler, bilinçsiz yapılan diyetler ve yetersiz beslenmeden kaynaklanan farklı nedenler olabilir. Bazen de şok etkisi gösteren acılar, üzüntüler ve stres karşısında da aniden başlayan saç dökülmesi görülebilir.
Kadınların menopoz dönemlerinde “östrojen” hormonunun azalmasıyla birlikte saçlar güç kaybetmeye başlar. Hamilelik döneminde tam tersine östrojen hormonu en yüksek düzeyde olduğundan cilt ve saç olumlu etkilenir. Doğumdan sonra ise hormon seviyesi birden düşerek saçları olumsuz yönde etkiler ve dökülmeler görülebilir.
Erkeklerdeki ise “testesteron”, DHT (dihidrotestesteron) denilen bir yan ürün ortaya çıkarak dökülmelere sebep olur. Genelde tepe bölgesi ve alın köşelerinde görülür. Erkeklerin yüzde yetmişi saç dökülmesinden dertlidir.
Saç dökülmesine neden olabilecek etkenler
- Yanlış uygulanan zayıflama rejimleri ve kötü beslenme
- Bazı ateşli hastalıklar
- Zehirlenme ve radyasyon
- Kansızlık (anemi)
- Sıkıntı, endişe, uykusuzluk
- Ameliyatlar
Devamlı toplanan saçların gerilme ve çekilme nedeniyle zayıflaması, saçların çok sık ve kalitesiz boyalarla boyanması gibi.
Kısaca özetleyecek olursak; metabolik, hormonal ve travmatik birçok sebep saç dökülmelerini tetikleyebilir.
Günümüzde saç dökülmesine yönelik uygulanan birçok yöntem vardır. Cerrahi olarak yapılan saç ekimi, medikal olarak uygulanan saç mezoterapisi, saçın çıkmasını sağlayan birtakım ürünler bunlar arasında sayılabilir.
Bunun yanında yapabileceğimiz birtakım bakım ve takviye yöntemlerle destek olup sağlıklı ve güzel saçlara sahip olabiliriz.
Saç dökülmesini önlemek için yapılabilecekler
- Saç ve saç derisine zarar veren ürünlerden kaçınmak. (Boya, jöle v.s)
- Protein ağırlıklı beslenmek, karbonhidrat ağırlıklı beslenmeden kaçınmak.
- Gerekli olduğunda vitamin takviyesi yapmak. (B6, B12, C, E , kalsiyum, magnezyum, çinko, bakır, demir gibi mineraller )
- Stres yaratan durumları mümkün olduğu kadar en aza indirmek.
- Sigara ve alkol kullanımından uzak durmak.
- Saçların yapısına uygun (ph 5.5) şampuanla 2-3 günde bir yıkamak. Sık yıkamak, saç derisinin yağ dengesini bozar.
- Yüksek miktarda A vitamini alımı da saç dökülmesini tetikler, fazlasından sakınmak.
- Saç derisinin kan dolaşımını artırmak için dairesel masaj yapmak.
- Canlandırıcı özelliği olan bitki yağlarını saç diplerine masajla yedirmek. (Biberiye, hintyağı, bademyağı, zeytinyağı)
Saç dökülmesi için evde kendi kendimize yapabileceğimiz bazı bakım kürleri
1- Sıcak zeytinyağı kürü:
2 çorba kaşığı zeytinyağını ısıtın. Bunu yavaş yavaş tüm saç derinize yedirin. Sıcak suda ıslattığınız bir havluyu sıktıktan sonra bir türban gibi başınıza sarın. Havlu soğurken bu işlemi iki veya üç defa tekrarlayarak, başın yağı iyice emmesini sağlayın. Sonra saçlarınızı yıkayarak, iyice durulayın.
2- Hintyağı kürü:
Yarım çay fincanı hintyağını ısıttıktan sonra baş derinizi ovarak saçınızın yağı emmesini sağlayın. Yavaş yavaş tarayacağınız saçlarınızı kaynar suya batırırıp sıktığınız havluyla sarın. Bu işlemi yaptıktan sonra yarım saat kadar bekleyip şampuanla yıkayın.
3- Zeytinyağı ve bal kürü:
Yarım çay fincanı zeytinyağıyla bir çay fincanı süzme balı karıştırın. Bu sıvıyı iyice sallayıp çalkalayın ve bir kaç gün dinlenmeye bırakın. Daha sonra bu karışımı baş derisine ovarak ve tarayarak yedirin. Başınıza bir naylon torba geçirerek, başın sıcaklığını muhafaza etmeyi sağlayın. Karışımı başınızda yarım saat beklettikten sonra, saçlarınızı yıkayıp bol suyla durulayın.
4- Protein kürü:
2 yumurtayı çırpın ve içine yavaş yavaş 1 çorba kaşığı zeytinyağı, 1 çorba kaşığı gliserin, 1 çorba kaşığı sirke (mümkünse elma sirkesi) ilave edin, sonra saçlarınıza bu karışımı sürüp 15-20 dakika bekleyin. Şampuanladıktan sonra iyice durulayın.
5- Kakao yağı kürü:
İçinde su kaynayan genişçe bir tencerenin içine daha küçük bir kabı oturtun. Yarım çay fincanı ayçiçeği yağını, 1 çorba kaşığı kakao yağını, 1 çorba kaşığı susuz lanolini bu ikinci kabın içinde eritin. Bütün bu yağlar eriyince, kabı kaynar suyun içinden alın ve karışımı iyice çırpın. Bu karışımdan 1 çorba kaşığı kadarını alarak buna 1 çorba kaşığı su katın, iyice karıştırın. Bu sıvıyı ovarak başınıza sürün ve bu durumda 15 dakika ile yarım saat arasında bekleyin. Ardından saçınızı yıkayıp durulayın.
6- Mayonez kürü:
Bir yumurtayı, 1 çorba kaşığı sirkeyi, 2 çorba kaşığı bitkisel yağı önce karıştırarak çırpın. Bu karışımı baş derinize ovarak iyice içirin. Ardından saçlarınızı tarayarak bütün karışımın saçlarınıza eşit yayılmasını sağlayın. 15 dakika böyle bekledikten sonra saçlarınızı yıkayarak durulayın.
7- Karışık kür:
1 yemek kaşığı ılık zeytinyağını, 1 yemek kaşığı susam yağını, 1 yemek kaşığı badem yağını,
1 yumurta sarısını karıştırdıktan sonra saçınıza sürüp streç filmle kapatın ve 2 saat beklettikten sonra şampuanla iyice yıkayın.
8- Lavanta kürü:
Bir tutam lavantayı 750 ml kaynamakta olan suya ilave edin. Yaklaşık 5 dakika yüksek sıcaklıkta demlenmeye bırakın. Ilıdıktan sonra temiz saçınızı lavanta suyu ile yıkayın ve yarım saat etki ettirdikten sonra sadece suyla durulayın. Saç dökülmesi durduktan sonra önleyici amaçlı olarak zaman zaman uygulayabilirsiniz.
Tüm bunların yanında beyinde iyileştirici etki yapan her olumlu düşünce ve duygunun deride de olumlu ve iyileştirici gücü olduğunu unutmayalım.
