Boğaziçi Üniversitesi’nin asırlık tiyatro salonu yenilendi

Boğaziçi Üniversitesi’nin 100 yıla yakın süredir sanat ile yaşamış, Haldun Dormen, Genco Erkal gibi isimlerin ilk sahne deneyimine tanıklık etmiş Demir Demirgil Tiyatro Salonu, 11 Şubat Perşembe günü kapılarını tekrar seyircisine açtı. Açılışından beri yüzlerce oyunu, oyuncuyu ve seyirciyi ağırlayan salon, 8 aylık restorasyon çalışmalarının ardından orijinal haline sadık kalınarak baştan sona restore edildi.

Boğaziçi Üniversitesi’nin Tiyatro Kulübü başta olmak üzere öğrenci kulüpleri ve akademisyenler tarafından paneller ve çeşitli etkinlikler için kullanılan Demir Demirgil Tiyatro Salonu kapılarını açtı.

Bugüne kadar pek çok tiyatro gösterimine ev sahipliği yapan salon, orijinaline sadık kalınarak, performans sanatları faaliyetleri için daha uygun bir hale getirildi. Boğaziçi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Gülay Barbarosoğlu ev sahipliğinde sanatçılar, akademisyenler ve mezunların katılımı ile gerçekleşen açılış töreninin ardından BGST Tiyatro Boğaziçi ‘Kim Var Orada’ adlı oyunu sahneledi. “Kim Var Orada”, Türkiye Tiyatrosu’nun Osmanlı’dan Cumhuriyet’in ilk zamanlarına kadar uzanan dönüşüm sürecini tartışıyor. Bu bağlamda Ermeni tiyatrocuların serüveni, kadınların sahne mücadelesi, gerici saldırganlık ve sansür gibi sanat üzerindeki baskılar oyunun değindiği temaları oluşturuyor.


Salon, “BÜ+ Boğaziçi’nde Performans” etkinlikleri kapsamında 16 Şubat’ta “Karanlık Korkusu” ile Studio Oyuncuları’nı, 29 Mart tarihinde ise “Cam Adımlar” başlıklı performansla İlyas Odman ve Çağlar Yiğitoğulları’nı ağırlayacak.

Boğaziçi’nin kurumsal hafızası canlandı

Açılış konuşmasını yapan Boğaziçi Üniversitesi Rektörü Gülay Barbarosoğlu, salonun yenilenmesi kapsamında sekiz ay boyunca süren restorasyon sürecinin bir “tarih okuması” olduğunu belirterek “1920 yılında ilk tiyatro gösterimini yapan Demir Demirgil Tiyatro Salonu, Robert Kolej ve Boğaziçi Üniversitesi’nin kurumsal hafızasını saklamış ve muhafaza etmiştir. Tiyatronun restorasyon çalışmaları sırasında kurumsal hafızayı canlandıran pek çok anıyla karşılaştık, bu çok heyecan vericiydi. Demir Demirgil Tiyatro Salonu’yla eskiyle yeni bir araya geldi. Bu salonun hepimize ilham vermesini diliyorum” diye konuştu.

Demir Demirgil Tiyatro Salonu sahnesinden yetişen farklı kuşaklardan oyuncuların da katıldığı açılış törenine, tiyatro dünyasından Haldun Dormen, Genco Erkal, Nevra Serezli, Meral Çetinkaya, Melih Anık, Bülent Somay, Ezel Akar, Selen Uçer ve Nezih Cihan Aksoy videolu görüntüyle katıldı.


Haldun Dormen, Genco Erkal, Nevra Serezli, Meral Çetinkaya, Melih Anık, Bülent Somay, Ezel Akar, Selen Uçer ve Nezih Cihan Aksoy – Demir Demirgil Tiyatro Salonu

Orijinaliyle örtüşen daha modern bir salon

Moda Sahnesi’nin restorasyonunda da görev alan Halukar Mimarlık tarafından yapılan projeyle salon orijinal haline bağlı kalarak, daha modern bir görünüme kavuştu. Yenilenmiş hali ile İstanbullu tiyatroseverleri Boğaziçi Üniversitesi’nde ağırlamayı bekleyen salonda; seyir kalitesi arttırılıp, salon fuayesi genişletilirken kulisler de daha kullanışlı hale getirildi. Daha önce salonda bulunmayan havalandırma ve klima sistemi salona eklendi. Ses ve ışık uygulamalarının daha rahat gerçekleştirilmesi için teknik ekipmanlar salon içine yapılan teknik balkona alındı. Yıkılma tehlikesi olan asma çatı arası kaldırılarak binanın yaklaşık 100 yaşındaki ahşap çatısı ve demir makasları ortaya çıkarıldı.

İlk resmi oyun gösteriminin fakülte üyelerinin kurduğu Hisar Players tarafından 1920 yılında yapıldığı salon; şimdiye kadar Robert Kolej Oyuncuları’na, Amerikan Kız Koleji Drama Birliği’ne ve 1971 sonrası da Boğaziçi Üniversitesi Oyuncuları’na ev sahipliği yaptı. Uzun yıllar özel bir isme sahip olmayan tiyatro salonuna; 1990 yılında, aynı yıl hayatını kaybeden değerli Boğaziçi Üniversitesi Ekonomi hocası Demir Demirgil’in ismi verildi.

İlgili yazılar

Yasaklanan çocuk tiyatro oyunu meclis gündeminde

Sanat Kenti Paris


Sanat ile direnmek! Gerçek sanatsever kimdir?


Editor
Haber Merkezi ▪ İndigo Dergisi, 19 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. Amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. Ayrıca İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İndigo Dergisi herhangi bir çıkar grubu, ideolojik veya politik hiçbir oluşumun parçası değildir.