Plato Sanat, natürmort resmin çağdaş sanattaki çeşitli görüş ve anlamlarını ele alan “Ölü Doğa” sergisine ev sahipliği yapıyor. Görsel sanatlardan 9 sanatçıyı bir araya getirerek, sanatçıların farkı disiplin ve tekniklerinin yanı sıra fikir ve kavramlarını da bir arada sunan Ölü Doğa sergisi, 5 Mart 2016 tarihine kadar ziyaretçilerine açık olacak.
Plato Meslek Yüksekokulu bünyesinde faaliyet gösteren Plato Sanat, Küratör Marcus Graf yönetiminde çağdaş sanatı ve sanatçıları destekleyen sergilere ev sahipliği yapmaya devam ediyor. “Ölü Doğa” sergisi, Ayvansaray’da bulunan Plato MYO Kampusü’nde, sergiye eser veren; Burçak Bingöl, Elif Boyner, Serkan Demir, İsmet Doğan, Orhun Erdenli, Melike Kılıç, Ilgın Seymen, Ekrem Yalçındağ ve sanatseverlerin katılımı ile 4 Şubat 2016 tarihinde açıldı.
Ayşegül Çinici Yazıcı’nın direktörlüğünü yaptığı Plato Sanat, “Ölü Doğa” isimli yeni sergisinde; hayatımızdaki şeylerin anlamlarının eleştirel analizini ele alıyor. Bu analizi yaparken de, bir zamanlar cisimleri kavrama ve nesneleri fikirlere dönüştürme gücüne sahip olan sanat akımı natürmort’un, güncel geçerliliğinin gözden geçirilmesine de katkıda bulunuyor. Natürmort’un 17. yüzyıldan beri sanat tarihinin önemli bir konusu olduğunu ve yüksek estetik ve dekoratif değeri nedeniyle özellikle barok ve klasik dönemde popüler olduğunu vurgulayan Plato Sanat Daimi Küratörü Marcus Graf, eserlerin yalnızca ressamın ustalık becerilerini göstermekle kalmadığını; her bir nesne, sıvı, hayvan, böcek, meyve ve sebzenin, hayat ve ölüm üzerine metaforik anlamı olarak dünyanın hallerine gönderme yaptığını açıklıyor. Bu anlamda natürmortun gerçek ve metafiziğin bir aynası olduğunu söyleyen Marcus Graf, aynı zamanda insan ile kullandığı ve çevrelendiği şeylerle de bağlantılı olması sebebiyle natürmortun, “Şeylerin Dünyası”nın (Dingwelt) bir yansıması olduğunu belirtiyor. Natürmort aynasının, yüzeyini kaplayan kodlar ve kültürel katmanlardan dolayı her zaman için bulanık olduğunu ve sadece metaforik algıya izin verdiğini dile getiren Marcus Graf, anlatımına şöyle devam ediyor: “Yansıyan imgenin ikonografisi, dünya üzerindeki her bir maddeyi çoklu muhtemel içeriklerle dolu olan semboller dünyasında dönüştürür. Nesnelerin düşünsel yer değiştirmeleri ve anlamlarının dönüşümü modern sanat tarihinde temel bir rol oynar. Ready Made ve Kolaj sanatı, nesneler dünyasının bu tarzdaki kavrayışına dayanmaktadır. Arte Povera, Pop Art ve Fluxus gibi sanat akımları da çalışmalarının büyük bir çoğunluğunu eserler ve gündelik öğeler temeline dayandırmaktadır. Bugün natürmortun bu boyutu halen birçok sanatçının üretimini etkilemektedir.”
Ölü Doğa Sergisi, Ayvansaray’daki Plato Meslek Yüksekokulu Kampüsü’nde yer alan Plato Sanat Galerisi’nde 5 Mart 2016 tarihine kadar görülebilir.
İlgili yazılar
Sanat 7/24 – Sanat her zaman her yerde
Monochrome: Doğanın Digital Sanatla Buluşması
Unesco’da bir Türk: Atilla Can ve Ebru Sanatı