Dünyada sayıları 2.2 milyara ulaşan Y kuşağının beklentileri arasında, son yılların trendi olan küçük, kullanışlı ve tasarruf odaklı konutlar geliyor. Rahatlarına düşkün, otorite tanımayan, sabırsız ve aynı anda birden fazla iş yönetmek isteyen bu kuşak, X kuşağından farklı olarak kendilerine daha fazla güveniyor. X kuşağı, “başını sokacak bir evi” olmasına odaklanırken Y kuşağı konfora önem veriyor.
ULI (Urban Land Institute) tarafından yayınlanan “Y Kuşağı Amerika’nın Yeni Konut Dalgası” başlıklı bir araştırma ile gençlerin konut sektörü ile olan ilişkisini mercek altına aldı. Araştırma sonucunda yüzde 37’si kiracı, yüzde 35’i ev sahibi ve yüzde 20’si ailesi ile oturan bu kuşağın 27 – 34 yaşları arasında olanlarının sadece yüzde 14’ü aileleri veya akrabaları ile yaşıyor. Y Kuşağı kiracı kimliği ile ağırlıklı olarak apartman dairelerini tercih ederken yüzde 35’lik bir kesim dubleks veya müstakil evleri kendine yakın buluyor. ULI tarafından kiralık veya satın almak amaçlı bakılan konutlarda önemli olarak görülen 8 farklı özellik sorgulandığında maliyetin açık ara önde seyrettiği görülüyor. Maliyetin ardından ise iç mekan ve tasarım özellikleri geliyor. Bu kuşağın temsilcileri ev tercihlerinde de kullanışlı ve hayatın odağında olabilecekleri dairelerde yaşamayı istiyorlar.
En büyük hedef; ev sahibi olmak
Y kuşağının Türkiye nüfusunun yüzde 25’lik bir kesimini temsil ettiğini ve 20 yıl sonra yüzde 45’lik bir orana erişeceğine dikkat çeken Epos Gayrimenkul Danışmanlık ve Değerleme Kurucu ve Yönetici Ortağı Neşecan Çekici, “Bu kuşak 1977 – 1996 yılları arasında doğanları tanımlanıyor. Y kuşağının konut alışkanlıkları ile yapılan araştırmalara göre, yüksek özgüven sahibi bu kitle, satın almada deneyime önem veriyor. Türkiye’de Y kuşağının en büyük hedefi ev satın almak. Dünya genelinde ise bu istek 2. sıraya düşüyor. Tercih edilen konut tipini etkileyen başlıca faktörler arasında ise; evlilik ve boşanma istatistikleri, gelir seviyesi, aile yanında ya da solo yaşam tercihi, çalışma durumu, yaşanan kentin kira seviyeleri, kredi oranları, yaşanılan bölge ve konut tarzı geliyor” dedi.
Yeşil alan ve özgürlük istiyorlar
Yeni kuşak için önemli olanın hareket, fonksiyonel olma ve işlevsellik olduğunun altını çizen Çekici, konutta rahatlık ve özgürlüğün bu kuşağın en önemli ihtiyaçları arasında olduğunu belirterek, gençlere küçük ancak kullanışlı, ulaşım açısından merkezi noktalara yakın, maliyetleri en az indirgeyecek akıllı geliştirmeler sunulduğunu ifade etti. Bu jenerasyonun finansal krizlere karşı tetikte olmalarının yanında hayallerinden de vazgeçmediklerine değinen Çekici sözlerini şöyle sürdürdü:
“Kendilerine X kuşağından daha fazla güveniyorlar. Çoğunluğu hala ev sahibi olmayı tercih ediyor ve satın alımlarının da kısa bir zaman içinde olacağını düşünüyor. Ekolojik felsefenin özellikle gençler arasında dirençsiz bir şekilde benimsenmesi, bisiklet kullanımının son yıllarda artması ile yeşil yaşam sunan konutlar bu kuşağa daha cazip geliyor. Ancak teknoloji bağımlılığı sebebiyle teknik ayrıntıların mutlaka projede hayat bulması gerekiyor. Y kuşağının önemli bir alıcı potansiyeli olduğu unutulmamalı; projeler bu kuşağın taleplerine cevap verecek tarzda planlanmalı ve sunulmalıdır.”
Epos Gayrimenkul Danışmanlık ve Değerleme Kurucu ve Yönetici Ortağı Neşecan Çekici: “Y kuşağına özel pazarlama stratejileri geliştirilmeli”
Gayrimenkul geliştirme projelerinin pazarlanmasında sosyal medyanın ve internetin etkin pazarlama mecraları haline geldiğine dikkat çeken Çekici, birçok kurumun reklam ve tanıtım faaliyetlerinin bu mecralar kanalıyla sürdürdüğüne değinerek, yeni kuşak insanlarının doğasına ve beklentilerine uygun çözümler yaratmaya çalışmanın önemli olduğunun altını çizdi. Yapılması gerekenler arasında; Y kuşağı tüketicilerini tek ve özel olarak hissettirecek özel pazarlama ve satış stratejilerinin geliştirilmesinin de yer aldığını vurgulayan Çekici, “Alternatiflerin hızla incelenmesini sağlayan ve dijital ortamda karşılaştırma yapılmasını kolaylaştırıcı mekanizmalar oldukça işe yarıyor.
Birçok kurumsal firma gayrimenkul geliştirme evrelerini planlarken hedef kitleyi ciddi anlamda göz önünde bulunduruyor. Aksi takdirde satış sıkıntısı ve müşteri memnuniyetsizlikleri oluşuyor. Çeşitli niteliksel ve niceliksel gözlemler ve arz-talep dengesi araştırmaları, cinsiyetlere, yaşlara göre yapılan tercih istatistikleri hedef kitle profilini saptayabilmek açısından etkin olarak kullanılıyor” dedi.
İlgili yazılar