Graffiti sanatına özgün bir tarz getiren Kolombiyalı sokak sanatçısı Stinkfish, sokaklarda hiç tanımadığı insanların çoğu zaman habersizce çektiği fotoğraflarını kullanarak, insan portrelerini ve ifadelerini ilgi çekici sokak sanat eserlerine dönüştürüyor.
Stinkfish, Graffiti’ye farklı bir tarz getiren dünyaca ünlü isimlerden biri
Graffiti, yüzyıllar önce mağara duvarlarına yazılan yazıları ifade etmekteyken, şimdi ise pek çok şehrin sokaklarında yürürken karşılaştığımız modern çağın yazı ya da resim ile graffiti sanatçılarının kendilerini ve düşüncelerini ifade şekli…
Graffiti’nin başlangıcına baktığımızda da aynı ifade şeklini ve iz bırakma isteğini görüyoruz aslında; Eski Mısır’da yolculuğa çıkanlar geçtikleri yerlerin duvarlarına adlarını ya da resimleri çizerek izlerini bırakırlarmış, günümüzde de sanatçılar yine aynı ifadeyi farklı yöntemlerle yapıyorlar. Sanat olup olmadığı konusunda tartışmalar halen devam etmesine rağmen; yapılan çalışmaların kişinin kendi zevk tercihlerine göre şekillenmesi, duygu ve düşünceleri yansıtıyor olması grafitinin tescillenmemiş olsa bile sanat olarak kabul görmesini sağlıyor.
Graffiti’de sıra dışı bir tarz
Stinkfish adıyla bilinen sanatçı da Graffiti’ye farklı bir tarz getiren dünyaca ünlü isimlerden sadece birisi… Kolombiya’lı sokak sanatçısı sokaklarda hiç tanımadığı insanların çoğu zaman habersizce çektiği fotoğraflarını kullanarak, insan portrelerini ve ifadelerini ilgi çekici sokak sanat eserlerine dönüştürüyor.
Meksika’da doğan sanatçı, ailesiyle birlikte Kolombiya’ya göç ediyor ve çocukluğunu burada geçiriyor. Çocukluğunun vermiş olduğu keşfetme arzusuyla Bogota’da sokakları, etrafı ve insanları tanımaya çalışıyor. Böylece farklı insanlar, gruplar, mekanlar tanıyor ve son olarak Graffiti ile tanışıyor ve 2003 yılından bu yana kendisine imza olarak seçtiği ‘Stinkfish’ adıyla eserler yaratmaya devam ediyor. Sokaklarda yürürken yanından fotoğraf makinesini ayırmayan Stinkfish, günlük hayatta karşılaştığı sıradan insanların çoğu zaman habersizce fotoğraflarını çekiyor. Yüzlerinde yakaladığı ilgi çekici ifadeyi resmeden sanatçı, farklı dekoratif ögeler ve renkler kullanarak kendi tarzını oluşturuyor ve böylece diğerlerinden ayrılıyor.
Sanatçının duvar seçimleri ise genellikle trafiğin ve insanların yoğun olduğu yerler oluyor ve böylece daha çok kişiye ulaşabiliyor. Genellikle merkezi mekanlarda ki bu tarz duvarlarda aşınma, nem veya hasar nedeniyle oluşan izlerin olmasını ise daha ilgi çekici buluyor. Özellikle grafitinin yasak olduğu duvarlar sanatçının ilgi alanında ve Kolombiya’da Sokak sanatçılarının sayılarının giderek artmasından da bu eserlerin yasak duvarlarda yer almasından da mutluluk duyuyor.
Stili sürekli yaptığı denemelerle gelişen sanatçının zaman içinde beğendikleri ve beğenmedikleri sayesinde tarzı gelişiyor, değişiyor ve hatta tam anlamıyla oturuyor. Tarzını “Tropical Wild – Tropikal Yabani” olarak tanımlayan Stinkfish, portrelerde ki güçlü ve çarpıcı ifadeleri, dikkat çekici renk ve desenlerle süslüyor. Amerika ve Avrupa’nın birçok şehrinde eserleri bulunan sanatçı, her şehrin farklı yaşamı, stili, ritmi, zamanı, zorlukları ve kendi kodları olduğunu düşünüyor ama onun için grafiti her zaman grafiti.. Gelecek planı şimdikinden hiç de farklı olmayan Stinkfish, sokağa çıkıp sadece grafiti yapmak istiyor, sokak sanatının limitlerinin olmadığını ve herkesin buna katılabileceğini söylüyor.
İlgili yazılar
42 Maslak Art!Space Gallery x-ist sanatçılarını konuk ediyor
330 yıllık seramik sanatı yeniden canlanıyor