Sosyal medyanın yaygınlaşmasıyla insanlar tepkilerini fiziki olarak dile getirememeye başladı. Eskiden sokaklarda yapılan protestolar, şimdi sosyal medyada alınan aksiyonlarla uygulanıyor. Artık insanlar ne olsa sosyal medya aracılığıyla protestolara katılıyor, sanal imza topluyor ve sonunda kocaman bir hiç çıkıyor ortaya…
Tepkisizlik Vergisi
Türkiye’de millet olarak tepkisizlik durumu oluştu. Kim ne derse desin, ne yaparsa yapsın hiç itiraz edilmeden ve karşı çıkılmadan kabul ediliyor. 2015 yılında benzin fiyatları 5.90 seviyelerine kadar yükseldi, o zamanlarda da hiçbir tepki yoktu. Maalesef ki yetkililer şunu çok iyi biliyor; bu ülkede benzin fiyatı 7-8 TL’ye de çıksa benzin alım oranı çok fazla değişmeyecek.
Örneğin; 2016 yılına girerken %20 indirimli hali 3.40 TL olan köprü geçişleri hem %16 zam yapılarak, hem de %20 indirim oranı kaldırılarak bir anda 4.75 TL’ye çıktı. Zam oranı yaklaşık %39 oldu. Ancak herkes hayatına devam ediyor.
Vergiler araç sattırıyor
Zorunlu trafik sigortası, zorunlu araç muayeneleri, Motorlu Taşıtlar Vergisi ve isteğe bağlı yapılan kaskolar vatandaş üzerinde büyük bir ödeme yükü oluşturuyor. Özellikle yakın zamanda Zorunlu Trafik Sigortasının yüksek oranda artması insanları yine sosyal medyada çileden çıkardı. Devlet bu vergilerden azımsanmayacak derecede ücretler alıyor. Bu ücretler şu ankinden 2 kat daha fazla olsa bile itiraz edilmeyecek, hayatımızda bir değişiklik olmayacak.
2016 yılında asgari ücretin artmasıyla beraber tüm ürünlere ve hizmetlere gelen zamları topladığımızda keşke 1 Kasım seçimi yapılmasaydı da asgari ücrette olan artış yaşanmasaydı şeklinde düşünmemize neden oluyor. Türkiye, dünyada çok az şeyde birinci sırada yer alıyor. Ne yazık ki bunlardan bir tanesi de dünyadaki en pahalı benzini kullanıyor olması…
ÖTV belası
Geçici (!) süreliğine çıktığı söylenen Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) bir türlü hayatımızdan çıkamadı. Artık aldığımız birçok şeyde ÖTV ücreti adı altında ödeme yapmak zorunda kalıyoruz. KDV’ye ÖTV ödüyoruz, yani vergiye vergi veriyoruz. Geçici olduğu söylenen ve bir türlü geçici konuma gelemeyen ÖTV için yürüyüş, gensoru, protesto yapılmalı, alınan ürünlerden bu vergi dilimi kaldırılmalıdır. İnsanların üzerine o kadar çok vergi yükü binmiş ki kimse sesini çıkaramaz vaziyette. Ülke ekonomisinin bir an önce düzene girerek sosyal devlet anlayışıyla, insanların refah içerisinde yaşadığı bir toplum olma yolunda şansımızın açık olması dileğiyle…
İlgili yazılar
Eve gelince huzur ve kanaat çıkıyor mu poşetten?
Gelir adaletsizliği Türkiye’de ne boyuta geldi?
