Bahanesi yok 23 Nisan ve diğer milli günlerimizin!

Bahanesi yok bu işin, gerekli merci ve yönetim, her yıl bir bahane bularak milli bayramları kutlamıyorsa, devletten beklemeye gerek yok!… Milli olan, değerli olan her ne varsa milletçe kutlanmalı!..

23 nisan milli bayram

Aydınlık yüzler, bilinçli bireyler, saygılı ve sevgili yürekleri taşıyan gençler, kendini genç hissedenler, Atasına bağlı, haksızlığa karşı duran her bir birey olarak, Atamızın bize emanet ettiği her bir taşın – toprağın milli marşlarla inlemesini sağlayabiliriz.

Nasıl ki maçlardan sonra konvoylar oluşturuyoruz, nasıl ki asker uğurluyoruz, nasıl ki düğün dernek yapıyoruz…


Neden olmasın? Neden olmuyor?

Sivil toplum örgütleri birbirleri ile uğraşmaktan (dalaşmaktan) hala ve hala çok büyük ivmeler kazanmamış olsa da bu kıpırdanmaya biraz coşku ve milli duygular kattığımızda, bizim olana sahip çıkarak ve kim olduğumuzu nereden geldiğimizi bir hatırlayıp ne tarafa doğru sürüklendiğimizi idrak etmeliyiz artık!

Bugün benim beldemde üç beş kişi oluruz, yarın senin şehrinde on-on beş kişi oluruz ve cılız çıkan her bir sesle her gün biraz daha katlanarak kuvvet oluruz.

Olmadığımızda, olamadığımızdan, Kanada senin sahip çıkamadığına sahip çıkar. Çok dillendirmek, yazmak, ayrıntılandırmak istemedim bu konuyu, içime dokunuyor çünkü.

Toronto Belediye Başkanı John Tory, Mustafa Kemal Atatürk’ün 23 Nisan 1920’de dünya çocuklarına armağan ettiği Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı bu sene de Toronto’da “23 Nisan 2016 – Uluslarası Çocuk Günü” olarak ilan etti.

Senin onurunla, gururunla eller üstünde taşıyacağın bayrağını bir başkası sallar senin adına, senin onurunla, gururunla adını dağlara taşlara yazacağın Atana bir başkası saygıyla övgüler dizer.

Sen de oturur Ensar Vakfı’nın çocuklara yaşattığı vahşeti konuşursun kapalı kapılar ardında; köhne, ışıksız, cahil, bir başına.

Aydınlık Atatürk Türkiye’si için her bir birey tek-tek elini taşın altına koymalı artık.

Güçsüz düşünce derneklerinden, pasif muhalefetten, düşük eğitim sisteminden sıyrılmak kurtulmak için nasıl bir araya geliriz onu düşünelim tartışalım on-yüz-binlere ulaşmış sosyal medya hesaplarımızdan, geleceğin çocukları ve Türkiye’si için.

atatürk denizde yüzerken gençlerle milli bayram

İşte size bir resim, bir dünya lideri ve etrafında tırnaklarını geçirdiği Anadolu’yu, geleceğini teslim ettiği genç insanlar, sadece yürekleri görünüyor bu resimde bedenleri değil.


atatürk 23 nisan milli bayram

İşte size bir resim daha, çağın ötesinde bir resim, kadınları ve beyleri ile ve tam bir lider vasfıyla ayrıntıları inceleyin, daha ne güzellikler yakalayacaksınız…

23 nisan gençler atatürk çocuklar milli bayram

Dönemin tüm yokluğuna karşı ilimsiz, bilimsiz eğitimsiz olmayacağını olamayacağının resmi bu resim. İçinde, ket vurmuşluğumuzun acı gerçekleri saklı…

Bu üç resimden anlayabiliriz neden sevilmediğini, neden saygı duyulmadığını örümcek beyinliler tarafından.

Çünkü O, ona buna şuna değil, medeniyete hizmet etmiş yalnızca ve yalnızca halkı için.

Atatürk’teki vatan sevgisinin bedenleşmiş halidir Anadolu’nun her bir köşesi ve yaptıkları ve söylemleri! Daha ne istiyoruz ki biz?

Bayramlarımızı kutlamaya, Atamızı anlamaya, onları anmaya ve yaşatmaya, yollarından gitmeye daha ne bekliyoruz ki biz?

Bundan başkası olsa olsa bela olur.


Nice nice bayramlara tek yürek, bir avaz ses olmak için! 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramımız kutlu olsun.

Çocuğun Atatürk’e efsane cevabı: Benzemez kimse sana!


Nihal Çalışkan
1980 Nisan doğumlu. Kendini ve hayatı keşif sürecinde, hayatına giren her bir ruhta kendini buluyor. Dünün dünde kaldığını hatırlatıyor bazen kendine, bugünü, anı yaşamanın keyfini sürmek en büyük derdi. Bilinmeyen on yüz bin ihtimalli yarına umutla ve keyifle ve neşeyle ve merakla gözlerini dikmiş durumda. Bilinmeyeni öğrenmek, görünmeyeni görmek, duyulmayanı duymak çabasında. Farkındalıklarını artırıyor ve şifa ve şefkat ile bazen hırçın, bazen deli dolu, bazen sakin, bazen çocuk gibi bazen çok keyifli ve bazen de uzun uzun susarak sadece sevmeyi bilen kalbi ile yaşıyor…