Çocuklarda kronik hastalıkları önlemede erken teşhisin önemi

Kronik hastalıklar, genellikle tam iyileşmesi söz konusu olmayan, sürekli, yavaş ilerleyen, çoğu kez kalıcı sakatlıklar bırakan ve genel yaşam stilinde ciddi etkileri olan hastalıklardır. Kronik çocukluk hastalıkları; ortopedik sorunlar, doğuştan kalp hastalıkları, epilepsi, kronik böbrek yetmezliği, kanserler, hemofili,diyabet, kistik fibrozis, astım gibi çok çeşitlidir.

 

Çocukluk çağı hastalıklarının erken teşhisinde düzenli doktor kontrolü şart!

Her anne baba doğacak olan çocuğunun sağlıklı olup olmadığını çocuğu doğmadan öğrenmek ister. Anne karnındaki bebeğin değerlendirilmesinde mutlaka bakılması gereken olası riskler vardır. Emsey Hospital’dan Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Uzm. Dr. Yadigar Genç, bebeklikten itibaren özellikle de ilkokula kadar olan çağda, gelişimleri hızlı seyreden çocukların büyümesini ve gelişmesini sağlıklı takip edebilmek için doktor kontrolünde düzenli olarak check up kontrollerinin yapılması gerektiğini belirtiyor.

Çocukların tepeden tırnağa muayene edilmesine olanak sağlayan check up kontrolleri ile hem çocuğunuzun sağlık geçmişini tanımanın ve hem de mevcut rahatsızlıklarıyla ilgili detaylı bilgi sahibi olmanın mümkün olduğunu söyleyen Uzm. Dr. Yadigar Genç, özellikle çocuklarda ortaya çıkabilen kronik hastalıklarda erken teşhis ve tedavinin önemine dikkat çekiyor.



Kronik hastalıklar nelerdir?

Kronik hastalıklar, genellikle tam iyileşmesi mümkün olmayan, sürekli, yavaş ilerleyen, çoğu kez kalıcı sakatlıklar bırakan ve günlük yaşama olumsuz etkileri olan hastalıklardır. Kronik çocukluk hastalıkları; ortopedik rahatsızlık, doğuştan gelen kalp hastalıkları, epilepsi, kronik böbrek yetmezliği, kanserler, hemofili, diyabet, astım gibi hastalıklar olabilmektedir. Kronik hastalıklar çocuklarda doğuştan görülebildiği gibi sonradan da gelişip kronik seyir izleyebilir.
Kronik hastalıklarda aile üyelerinin, hastalık ve tedavisi hakkında yeterli bilgiye sahip olmaları oldukça önemlidir. Bu nedenle teşhis, tedavi ve hastalığın olumlu yönde ilerleyebilmesi için çocuğun sürekli doktor gözetiminde olması gerekir.

Kronik hastalıkların çocuk,aile ve kardeşler üzerindeki etkileri ve kronik hastalıkların önlenmesinde hemşirenin rol ve sorumlulukları


Araş. Gör.’un araştırmalarından:

  • Tüm çocuk popülasyonunun %1-2’sinde günlük aktiviteyi etkileyen ya da sık tedavi gerektiren kronik sağlık sorunları bulunmaktadır ve bunların %10’u ağır kronik hastalıklardır.
  • Genetik nedenler; musküler distrofi, hemofili, kistik fibrozis, orak hücreli anemi…
  • Konjenital defektler; nöral tüp defekti, yarık dudak,serebral palsi…
  • Doğum ve doğum sonu dönemde görülen durumlara (sepsis,prematürite, intraventriküler hemoraji) bağlı hastalıklar; bronkopulmoner displazi, dikkat eksikliği, görme ve işitme sorunları…
  • Yaralanma ve akut tıbbi sorunlar; HIV, kanser, mental sorunlar, beyin yaralanmaları…
  • Dünyanın birçok ülkesinde kronik hastalığı olan çocuk nüfusu giderek artan önemli bir sağlık sorunu oluşturur. Bu çocuklar çeşitli etkenlere bağlı olarak sosyal, psikolojik, gelişimsel ve çevresel sorunları hastalığın beraberinde yaşarlar.
  • Ülkemizde çocuğa, ailede verilen değer göz önüne alındığında ise; bu durumun çocuklarla birlikte anne-babalar, kardeşler ve yakın akrabaları da birinci derecede etkilediği düşünülebilir.
  • Ancak, ailede kronik hastalığa sahip bir çocuğun bulunması, tüm aileyi ve ailenin döngüsünü etkiler. Ailenin fiziksel, duygusal ve ekonomik dengelerini değiştirir, ailenin yaşamdan doyum almasını engeller ve yaşam kalitesini düşürür.
  • Aileler, kronik hastalığın aile sistemine girmesiyle birlikte pek çok kayıp yaşarlar. Hasta bireyin yaşadığı fiziksel ve işlevsel kayıpların yanı sıra;

    Tüm aile için umutların,

    Geleceğe yönelik hayallerin,

    Rol tanımlarının,

    Hastalık öncesinde sahip olunan aile kimliğinin,

    Eklenen sorumluluklar nedeniyle özgürlüklerin kaybı yaşanır.

  • Bu açıdan bakıldığında; kronik hastalığın, bireyin ve ailenin yaşamını değiştirme gücüne sahip olduğu açıkça görülür.
  • Kronik hastalık, aile yaşantısının merkezi haline gelir ve tedavi için gereken koşullar aile için oldukça zorlayıcı olur, zaman zaman da aile içi çatışmalara yol açabilir.
  • Bütün bu duygusal yüklerin yanı sıra, kronik hastalıkların getirdiği maddi yük de aileler için ek bir stres kaynağı olabilir.
  • Anne-baba ve çocuklar birlikte hayal kırıklıklarını, kabul görmemeyi, yanlışlıklar yapmayı, uygun olmayan kararlar verip sonuçlarına katlanmayı öğrenirler ve tüm bu deneyimlerden nasıl yararlanacaklarına ilişkin çeşitli başa çıkma becerilerini geliştirirler.

Çocukluk çağında görülen enfeksiyon hastalıkları

Genetik geçmiş kalp hastalıklarında önemli

Çocuklarınızı kanser riskinden nasıl korursunuz?


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.