Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı’na ilişkin sözlerine çok sert tepki geldi. Erdoğan, “Ana muhalefetin üzerinden siyaset yapmak istediği cinsi sapık şu ana ceza evinde ve hesabını veriyor. Peki bu siyasi sapıkları ne yapacağız” dedi.
Operasyonları değerlendiren Erdoğan, “Güvenlik güçlerimiz ağır darbe vuruyor. Verdiğimiz kayıplar çatışmalardan ziyade patlayıcılarla hazırlanan bombalardan kaynaklanıyor. Biz sivil vatandaşlarımızın zarar görmemesi konusunda hassasiyet gösterdiğimiz için böyle sorunlarla karşılaşıyoruz. Gerekiyorsa operasyon yürütülen yerlerin tamamen boşaltılması, gerekirse binaların uzaktan yıkılması yoluna gidilebilir.” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sözlerinden satır başları şöyle:
Casusluk davasında yargılanan kişilerin bir konsolosla yanak yanağa fotoğraf çektirilmesini eleştirmiştim.
Güya bir mizah dergisi benim muhtarımla yanak yanağa fotoğraf çektirdiğim şeklinde bir karikatürü kapak yaparak aklınca “biz konsoloslarla sen muhtarla fotoğraf çektirirsin” demeye getiriyorlar. İşte ben de tam bunu söylüyorum. Benim yerim milletimin yanıdır. Onun seçilmiş temsilcisi olan muhtarımın yanıdır. Dün Aşık Veysel’i kıyafeti nedeniyle Ankara’ya sokmayanla, muhtarımla beni aşağılamak için kapağa basan kafa aynı kafadır. Bunların demokratlığı milletsiz bir demokratlıktır.
Cinsi sapıklara dahi bel bağlamış durumdalar. Ana muhalefet partisinin genel başkanı dün bir konuşma yapıyor. Ben bu konuşmayı onun şahsına değil onun şahsında başında bulunduğu partinin mensubu hanımefendilere ve milletime havale ediyorum.
“Karaman’dan sonra olaylar patladı” diyor. “Bunlar sabah akşam dinden imandan bahsediyorlar” diyor. Önce istiklal şairimizin ifadesiyle dinime küfreden müslüman olsa bari diyorum bu bir.
Çok çirkin ifadeler
Aile ve Sosyal politikalar bakanımız olan hanımefendiye tekrar etmeye terbiyemin müsaade etmeyeceği ifadelerle saldırıyor. Dün TV haberlerinde bu sözler biplenerek veriliyor. Bakan hanım hakkında çok çirkin ifadeler kullanıyor.
Siyasi sapıkları ne yapacağız?
Ana muhalefetin üzerinden siyaset yapmak istediği cinsi sapık şu ana ceza evinde ve hesabını veriyor. Peki bu siyasi sapıkları ne yapacağız. Biz bunları ademe mahkum edip hiç yerine koydukça ahlaksızlığın çıtasını yükseltiyor. Bu zat için söylenen her söz israftır fuzulidir ve tıpkı kendisi gibi gereksizdir. Bu kişi başında bulunduğu partinin de yüz karasıdır. Kaset olayı olmasa bunun partinin başına gelecek ne mecali ne de hali vardı. Bunlardan siyasetçi olmaz. Siyasetçi önce dürüst olacak. Muhalefet partilerin iktidar olup, rahatlarını bozmak gibi bir niyetleri yok zaten.
Cumhurbaşkanı’nın tarafsızlığı
Erdoğan’ın Kılıçdaroğlu’na yüklenirken, sarf ettiği “Bunlara benim milletim ülkeyi teslim etmez” sözleri de sosyal medyanın gündemine oturdu. Birçok sosyal medya kullanıcısı Erdoğan’ın sözlerini “iç politikaya müdahale” olarak yorumladı. Peki Erdoğan’ın sözleri “Cumhurbaşkanı’nın tarafsız olmasını” düzenleyen Anayasa’nın 101’inci maddesine aykırı mı? Anayasa’nın 101. maddesi şöyle:
Madde 101- Cumhurbaşkanı, Türkiye Büyük Millet Meclisince kırk yaşını doldurmuş ve yükseköğrenim yapmış kendi üyeleri veya bu niteliklere ve milletvekili seçilme yeterliğine sahip Türk vatandaşları arasında yedi yıllık bir süre için seçilir. Cumhurbaşkanlığına Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri dışında aday gösterilebilmesi, Meclis üye tamsayısının en az beşte birinin yazılı önerisiyle mümkündür. Bir kimse, iki defa Cumhurbaşkanı seçilemez. Cumhurbaşkanı seçilenin, varsa partisi ile ilişiği kesilir ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Üyeliği sona erer.