Lagaan; 19. yüzyılın sonlarında Hindistan’da geçen, rengarenk ve neşeli bir spor filmi. Müzik, dans, spor, eleştiri ve romantizmi uyum içinde birbirine kenetleyen son derece özgün bir yapım olarak göze çarpıyor. Kriket, bir köyün kaderini belirleyebilir mi? Champaner köyü ile Birleşik Krallık karşı karşıya…
Yönetmen: Ashutosh Gowariker
Senaryo: Ashutosh Gowarikar, Abbas Tyrewala, Sanjay Daima
Müzik: A.R. Rahman
Oyuncular: Aamir Khan, Gracy Singh, Rachel Shelley, Paul Blackthorne
Yapım Yılı: 2001
Ülke: Hindistan
Lagaan; 19. yüzyılın sonlarında Hindistan’da geçen, rengarenk ve neşeli bir spor filmi. Müzik, dans, spor, eleştiri ve romantizmi uyum içinde birbirine kenetleyen son derece özgün bir yapım olarak göze çarpıyor. 2010 yılında Empire dergisi tarafından yapılan ‘Dünya Sinemasının En İyi Filmleri’ listesinde 55. sıraya konulmasının yanında, 2011 yılında Time dergisinin hazırladığı sıralamada ‘Tüm Zamanların En İyi 25 Spor Filmi’ arasına girdi.
Öykü; 1893 yılında, Hindistan’ın Champaner köyünde geçiyor. Hindistan, İngiliz sömürgesi altındadır. Uzun süre boyunca yağmur yağmaması Champaner köyünde kuraklığa neden olmuştur. Köylüler çaresizlik içerisinde yağmur yağmasını beklerken, ‘lagaan’ adı verilen yıllık vergilerini ödeyecek parayı kazanamadıkları için endişe duymaktadırlar. Britanyalı Bölge Valisi Yüzbaşı Andrew Russell oldukça acımasız ve katı bir yönetim sergilemektedir. Champaner köyünün genç sakinlerinden Bhuvan ile yaşadığı bir tatsızlık sonucunda tüm köyü kazanılması imkansız bir iddiayı kabul etmeye zorlar. Britanyalı subaylar ile Hint köylüler arasında bir kriket maçı oynanacak, köylüler kazanırsa üç yıl boyunca vergi ödemeyecekler, Britanyalı subaylar kazanırsa köylüler üç katı vergi ödeyeceklerdir. Bhuvan’ın önderliğinde tüm köy kriket oynamayı öğrenerek İngiliz kuvvetlerine karşı oynayacakları maça hazırlanmaya başlar. Köylülerin tek destekçisi, Yüzbaşı Andrew Russell’in kırkardeşi Elizabeth’tir. Champaner köyü için kazanmaktan başka bir seçenek yoktur.
Yönetmen Astutosh Gowariker neşeli ve renkli sahnelere bolca yer vererek masal gibi bir film çekmiş. Öykü adım adım ilerleyerek danslar ve müzikler eşliğinde finale kadar geliyor, nefes kesen bir kriket maçının ardından sona eriyor. Kriket sahnelerinin çekimleri çok başarılı olmuş; seyircilere kriketin kurallarını ve oyun taktiklerini öğretecek kadar ayrıntılı çekilmiş. Filmin başrolünde Hint sinema tarihinin en büyük yıldızlarından birisi olan Amir Khan var. Çok iyi bir oyun sergilemesinin yanında, şarkı ve danslarda da etkileyici bir performans gösteriyor. Hint köylü kızını canlandıran Gracy Singh’in geleneksel Hint müziği kalıplarıyla örtüşen, güzel bir ses rengi var. Geleneksel Hint danslarının kıvrak figürlerini başarıyla sergilemiş. İngiliz komutanı oynayan Paul Blackthorne düzgün fiziğine rağmen zalim İngiliz subayını çok iyi canlandırmış. İngiliz subayın iyi yürekli kız kardeşini canlandıran Rachel Shelley duygusal sahnelerde biraz abartılı bir oyunculuk sergilemiş olsa da, İngiliz asil sınıfının tavır ve tutumlarını iyi yansıtıyor.
Hint sineması veya sinemaseverler arasında bilinen adıyla ‘Bollywood’, sinema sanatının geçirdiği teknolojik gelişimleri kendi anlatım tarzı ve yapısal özellikleri ile sentezleyerek dünya sinemasında özgün ve son derece saygın bir yer edindi. Birçok Hint filmi saygın ödüllerle taçlandırıldığı gibi son derece geniş bir hayran kitlesi tarafından takip ediliyor. Bugün dünyanın en çok film çekilen ülkesi olan Hindistan, sinema sanatını büyük bir endüstri kolu durumuna getirmeyi başaran ender ülkeler arasındadır.
Hint sinemasının en önemli karakteristik özelliği müzik ve dansın vazgeçilmez varlığıdır. Bu açıdan bakıldığında, Lagaan müzikal bir spor filmi olarak türünün diğer seçkin örneklerinden ayrılıyor. Film, kriket üzerine kurulu olmakla birlikte 125 yıl öncesinin kırsal yaşamı ve siyasi düzenine ilişkin çok yararlı bilgiler iletiyor. İngiliz sömürgeciliğini yerden yere vuran son derece sert eleştirilere yer verilmiş. İnsanların çıkar savaşının kendi insanlarını arkadan vuracak kadar ileri gidebildiği, aşık olan bir kadının sevdiği adam için neler yapabileceği ve kazanmaktan başka seçeneği olmayan insanların sınır tanımayan bir azme sahip olduğu gibi mesajlar filmin altını çizdiği önemli noktalar arasında sayılabilir.
Kriket, İngilizler tarafından geliştirilmiş, son derece popüler bir spor dalıdır. Onbir oyuncudan kurulu iki takım tarafından yuvarlak bir alan içerisinde, özel bir sopa ve top ile oynanır. Sahanın merkezinde dikdörtgen şeklinde bir alan vardır. Oyun, genel olarak bu merkezin içerisinde geçer. Atıcı durumdaki takımın oyuncusu dikdörtgenin bir ucuna geçer, topu dikdörtgenin diğer ucundaki kaleye (wicket) çarptırmak üzere atar. Kalenin önünde duran vurucu takımın oyuncusu elindeki sopa ile topa vurmaya çalışarak topun kaleye değmesine engel olmaya çalışır. Başarılı bir vuruşun ardından atıcı takımın oyuncuları topu yakalamaya çalışırken, topan vuran oyuncu karşısındaki kaleye doğru koşar. Bu noktadan itibaren ortaya çıkan sonuca göre takımlar sayı alırlar.
Kriket maçları bazen bir günden fazla sürer. Atış yapıldığı andan itibaren oyunun ilerleyişi çok hızlıdır, anlık hareketler sonucu belirler. Atışlar arasındaki aralar uzun sürdüğü için düşük tempolu bir spor olarak bilinir. Kriket ülkemizde hiçbir zaman yaygınlık kazanmadığı gibi, yabancı ülkelerde yapılan karşılaşmalar da ilgi çekmemiştir. Öte yandan, İngiliz Milletler Topluluğu geçmişi olan ülkelerde çok büyük bir popülariteye sahiptir. Ulusal ve uluslararası karşılaşmalar milyonlarca kriket fanatiği tarafından coşku ve heyecan ile izlenir. Kriket sahaları milyonlarca çocuğun hayallerini süsler, kriket yıldızları dünyanın en zengin ve en popüler spor yıldızları arasındadır.
Lagaan’ın Bollywood’a ilgi duymayan sinemaseverlere Hint filmlerini sevdirebilecek kadar güzel bir film olduğunu düşünüyorum. 2001 yılında ulusal ve uluslararası çok sayıda büyük ödül kazandığı gibi, ‘En İyi Yabancı Film’ dalında Oscar Ödülü’ne aday gösterildiğini de hatırlatmak isterim. Aşağıdaki bağlantıya tıklayarak Lagaan’ın tanıtımını izleyebilirsiniz.