Menfaat dünyası derler, bu yaşayan yalanlar için doğrudur. Diğer bir ad ile kendine hizmet dünyası. Bu yazıda menfaatin kısa vadede kazandırdıklarıyla uzun vadede nasıl kaybettiğini okuyacaksınız! Menfaat beklentisi olmadan yazılmıştır diğer tüm yazılar gibi!
Menfaatin kısa vade aldatmacalarına uzun vadede cevap verip duruyoruz sadece. Yaşamın anlamının menfaatte olmadığına inandığımız için. Tüm insanların ancak birbirini affederek ve birbirine karşı şefkat ve merhamet göstererek ve birbirine karşı sevgi besleyerek kurtulabileceğine olan inancımız olduğu için!
Kökeninde insanın kendine karşı olan zaafı ve bitmek tükenmek bilmeyen ihtirasları olması nedeni iledir ki kendi kurtuluşunu menfaat biriktirmekte ve menfaat peşinde sürünmekte buluyor insanoğlu. Bu düşüncenin neredeyse topyekün kabulü ise genel doğru seviyesine çıkarıyor bu yaklaşımı. Olaya bu şekilde yaklaşanların çokluğu, çokluğundan dolayı doğru gibi görünmesini sağlıyor durumun. Doğru ve yanlış bir seçim olduğu için ne doğru ne de yanlış diyebiliriz. Olaya kişisel menfaati irdelemekle başlayabiliriz.
Kişinin gerçek menfaati eğer gerçekten mal biriktirmekle ilgili ise o halde biriktiriciler tezlerini kuvvetlendirmiş oluyorlar. Ya öyle değilse?
Bu incelenmediğinden çoğunluk rahat ve yolları belirli ve herkes pür dikkat ve her köşeyi kullanarak yolunda samimi ve emin adımlarla ilerliyor.
Ya öyle değilse?
Her şeyim var ama mutlu değilim, ben sadece huzur istiyorum, mutlu olamıyorum. “Sahibim mala ve mülke ama bir şeyler eksik işte” gibi sözler.
Doyumsuz bir fikir, ruh ve duygu alt yapısıyla yola çıkılıyorsa o zaman neye sahip olursanız olun doyumsuzluk, mutsuzluk, huzursuzluk baştan sizindir. Baştan ilk sahip olduğunuz bu ürünler sona kadarda sizinle beraber gelecekler. Çünkü fark edemediniz. Çünkü fark etmek istemediniz. Çünkü işi o kadar kolay zannettiniz. İşi bitiririm dediniz. Baştan kendi kendinizi bitirdiniz. Dünyaya hiçbir şeysiz geldiğimiz gibi yine hiçbir şeysiz gideceğimizi düşünemediniz. Dünyada bize asıl gerekli olan şeyi en son fark ettiniz.
O halde çıkış nerede?
Çıkış, en büyük hazinemiz ve gerçek zenginliğimiz zihnimizde ve düşüncelerimizde! Çıkış her insanın kendisinde! Dışarıda değil içimizde! Dış sahip olunanların iç asıl eksiklikleri gidermediğini bilmekte! Çıkış, asıl olana yönelebilmekte!
Baştan kaybedenin kısa vadede kazancı olsa ne olur, olmasa ne olur. Baştan kayıp sonda kesin kayıptır. Baştan kayba neden olan ise menfaat ile her şeyin yerli yerinde olabileceğine karşı duyulan kesin inançlılıktır. Oysa menfaate karşı olan inanç, tembelliktir ve asıl olanı bilmek ise çaba ve faaliyet gerektirir.