Bozkır kuşları için koruma programı başlatıldı!

Doğa Derneği, Türkiye bozkırlarında üreyen nesli tehlike altında olan kuş türleri için yeni bir koruma programı başlattı. Bozkırlar sanılanın aksine boş alanlar değil, doğal yaşam açısından Türkiye’nin en zengin yaşam alanlarından biri. Kartallar, akbabalar, turna ve toy gibi nesli tehlike altındaki kuşların büyük kısmı bozkırlarda yaşıyor.

Nesli tehlike altında olan bozkır kuşları

Nesli tehlike altındaki bozkır kuşları için koruma programı başlıyor 

Doğa Derneği’nin nesli tehlike altındaki yedi bozkır türü için oluşturduğu koruma programı, tarım alanlarını ve meraları kullanan yerel halkla işbirliği ile yürütülecek. Program, sürmeli kız kuşu, küçük akbaba, bozkır kartalı, şah kartal, toy, turna ve dikkuyruk türlerini korumayı hedefliyor. Su kuşu olmalarına rağmen, dikkuyruk ve turna da bozkırlarla ilişkili sulak alanlarda ürüyor.

Program kapsamında ele alınan türlerin turna hariç tümü Dünya Doğa Koruma Birliği’nin (IUCN) kırmızı listesine göre küresel ölçekte tehlike altında. Turnalar ise Anadolu ölçeğinde yok olma sınırına gelmiş durumda. Sürmeli kız kuşu, bu türler arasında nesli kritik ölçüde tehlikede olan ve Anadolu bozkırlarında sadece göç sırasında görülebilen bir tür. Diğer altı tür ise Anadolu bozkırlarında yuva kuruyor. Koruma programı kapsamına alınan türler arasında şah kartal Trakya’da önemli sayılarda ürüyor.


Türkiye, özellikle nesli tehlike altında olarak belirtilen küçük akbaba için çok önemli. Dünya Kuşları Koruma Kurumu (BirdLife International)’a göre dünyada yaşayan küçük akbabaların yüzde yirmisi, Avrupa’da yaşayanların da üçte biri Türkiye’de bulunuyor. Yapılan son araştırmalar, bozkır kartalı ve şah kartalın üreme alanları açısından Türkiye’nin önceki tahminlerden çok daha önemli olduğunu vurguluyor. Önümüzdeki hafta ve aylarda, Doğa Derneği kuş ve sosyal bilimler uzmanları bu türler için önemli yaşam alanlarında, yerel halk ile birlikte yol haritaları belirleyecek. Bu türlerin üreme bölgelerinin büyük çoğunluğu, özel araziler ve meralarda, yani özellikle çoban ve çiftçiler tarafından şekillendirilen alanlarda bulunuyor. Bu süreçte Doğa Derneği, Bulgaristan Kuşları Koruma Derneği (BSBP) ve Macaristan Kuşları Koruma Derneği (MMI) ile küçük akbaba, şah kartal ve bozkır kartalını korumak için çalışacak. Orta Doğu Ornitoloji Derneği (OSME) ise Orta Anadolu’da dikkuyruk türünün korunmasını için Doğa Derneği’yle birlikte çalışıyor.


Doğa Derneği Koruma Programı Koordinatörü Itri Levent Erkol, konu hakkında şunları söyledi: “Anadolu’nun mera ve bozkırları nesli küresel ölçekte tehlike altındaki bozkır türlerinin korunması için çok önemli. Bu kuşlar tarım alanları, özel araziler ve meralar gibi alanlarda dağınık olarak üredikleri için yasal korumanın yanında yerel halk eliyle koruma büyük değer taşıyor. Şimdi anlıyoruz ki nesli tehlike altındaki türlerin kaderi, aynı yaşam alanını paylaştıkları Anadolu’nun çiftçi ve çobanlarının ellerinde. Doğa Derneği yeni koruma programıyla, dünyanın farklı yerlerindeki örneklerden de faydalanarak bu nadir kuşların yaşadığı kırsal alanlarda iletişim ağları ve işbirlikleri kurmayı amaçlıyor” dedi.

Hayat Kısa Kuşlar Sahtekar


Rüzgar Tarlaları: Barajların doğaya olumsuz etkileri


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.