Türkler gözüyle gördüğüne yatırım yapıyor

Türk halkının en çok altına yatırım yaptığını belirten uzmanlar, genel eğilimin gözle görünen elle tutulana yatırımlar olduğunu kaydetti.

Türk halkının en çok altına yatırım yaptığını belirten uzmanlar, genel eğilimin gözle görünen elle tutulana yatırımlar olduğunu kaydetti.

En çok altına yatırım yapılıyor

Türk halkının parasını en çok altına yatırdığını kaydeden Gökhan Büyükşengür “Yaptığımız anketlerde halkın parasını en çok altına yatırdığını gördük. Devlet katkısı öncesi BES’e (Bireysel Emeklilik Sistemi) girişler yok denecek kadar azdı. Devletin %25’lik katkısı bir nebze olsun BES’e ilgiyi arttırdı. Son beş yıl içinde foreks yatırımcısında da artış var.” diye konuştu. Borsada ise yabancı yatırımcının ağırlıkta olduğunu kaydeden Büyükşengür “Hisse yatırımında yabancı yatırımcının %65 oranında, Türk yatırımcının ise %35’lerde kaldığını görüyoruz. Türk yatırımcısı kısa vadeli düşünüyor. 3 aydan fazla bir süreyi göze alamıyoruz.” dedi. Türkiye’de birçok kişinin otomobili yatırım aracı olarak gördüğünü kaydeden Büyükşengür, Türk insanının eliyle tutabildiği gözüyle görebildiklerine yatırım yapma eğiliminde olduğunu, hisse senedi gibi kavramları ise soyut olarak algıladığını belirtti.

Aslı Şafak: “Dilimizi sadeleştirmemiz lazım”

Finansa olan ilginin artmasının şeffaflık ve hesap sorabilirlik açısından önemli olduğunu kaydeden Bloomberg HT program sunucusu Aslı Şafak, finansın dilinin sadeleşmesi gerektiğini kaydetti. “Çuvaldızı kendimize batıralım” diyen Şafak, “Gerek biz ekonomi basını, gerekse de finans sektöründe çalışanlar dillerini sadeleştirmeli. Daha anlaşılır olmalıyız ki izleyenler bizi anlasın. Ekonomi sıkıcı değil aksine çok zevklidir. Ama maalesef tam tersi bir algı oluşuyor.” diye konuştu.



Finansın doğal hayat akışının hayatın bir parçası olduğunu kaydeden Deutsche Securities Menkul Değerler Genel Müdürü Albert Krespin ise “Hayatın içinde olduğunuz sürece bunu öğrenmek zorundasınız. Finansal okuryazarlık sadece altın günde altın almaktan öte bir şeydir. Bunu içselleştirmeniz gerekiyor.” dedi. Finans sektörü ile yatırımcı arasında doğru bağın bir türlü kurulamadığını söyleyen Krespin, “Bir beklenti var ise yatırımcı bunun %100 gerçekleşeceğini düşünmemesi lazım. Banka bekliyorsa bu yüzde 50 demektir. Ya da ‘insider’ dediğimiz, içeriden bilgi almış olmanız lazım. Kaybın da kazancın da sorumluluğun alınması lazım. Bu da bir finansal bilinçtir” diye konuştu.

Denizmen: “Para insanlık için yeni bir kavram”


Foder Başkanı Özlem Denizmen, paranın dünya üzerinde çok kısa bir süredir var olduğunu hatırlatarak başladığı konuşmasında “Para 5 milyar yıllık varoluşun sadece son 7000 senesinde var. Yani tüm varoluş 60 dakika ise para bunun sadece son 0.02 salisesinde yaşanan bir olay. Hepimizin hayalleri var, bir de buna uzanan yol var. Bu yol mali açıdan çoğunlukla karanlık. Buraya giderken bir harita lazım, ışıkları yakmak lazım. Finansal okuryazarlık işte bunun için gerekli bilgi, beceri davranış ve tutumu sağlar. Bu da sürekli değişir ve gelişir.” dedi. Finansı çok iyi bilen birinin bile içinde olmayabileceğini kaydeden Denizmen, “Türkiye’de 20 milyon insan finansal sistemin içinde değil. Messi ve Ronaldo iyi futbol oynuyor ama antrenörleri var. Siz de ekonomi bilseniz de böyle bir desteğe ihtiyacınız var. Finansal okuryazarlık işte bunun için gerekli.” dedi.


Editor
Haber Merkezi ▪ İndigo Dergisi, 19 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. Amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. Ayrıca İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İndigo Dergisi herhangi bir çıkar grubu, ideolojik veya politik hiçbir oluşumun parçası değildir.