1 Mayıs İşçi günü… 1 Mayıs İşçi ve Emekçiler Bayramı; işçi ve emekçiler tarafından dünya çapında kutlanan, birlik, dayanışma ve haksızlıklarla mücadele günüdür. Toplumun yaşadıklarına hiç bir zaman duyarsız kalmayan “Yedinci Sanat” olarak tabir edilen sinema; işçiler emeklerinin karşılığını alma mücadelesi verdiği sürece sinema perdesinde de işçi emekçiliği konusunu masaya yatırmaya devam ediyor…
”Asırda onlar yendi, onlar yenildi.
Çok sözler edildi onlara dair
ve onlar için
zincirlerinden başka kaybedecek bir şeyleri yoktur,
denildi.” Nazım Hikmet
Grev – Stachka (1925)
Sovyet sinema yönetmeni ve kuramcısı olan Sergey Mihayloviç Ayzenştayn yönetmenliğini yaptığı film. Bir ‘Sessiz Sinema’ filmidir. (Grev) Stachka ve Sergei Eisenstein’ın da filmografisindeki ilk uzun metrajlı filmi oluşturur.
Çarlık döneminde geçen ve propogatif bir çalışma olan filmimiz, greve giden fabrika işçileri ile maruz kaldıkları olaylar özelinden; mevcut rejimin halk karşıtı, mezalim, despot yüzünü açıkça gözler önüne serme amacı taşır.
The Grapes of Wrath (1940)
Sinema ve edebiyat tarihinin en önemli klasiklerinden biri olan film, Amerika’ya büyük hasarlar veren Büyük Ekonomik Buhran döneminde geçen bir hikayeye odaklanır. Doğup büyüdükleri yerden kuraklık, işsizlik ve ekonomik ve sosyal kriz nedeniyle ayrılmak zorunda kalan Joad ailesinin yaşadığı sorunlar ancak başka bir şehre gittiklerinde çözülebilecek cinstendir. Joad ailesi bu yüzden California’ya göçmeyi seçer. California ekonomik buhrandan kaçan binlerce insanın umut kapılarını araladığı yer olmuştur. Joad’ların durumu da farklı değildir; burada iş, yiyecek yemek ve bir gelecek hayalleri içerisinde olacaklardır. İki kategoride Oscar kazanan film Amerikanların en değer verdiği yapıtlardan biri olmuş, defalarca sinemaya uyarlanmıştır. Bu versiyonu John Ford tarafından yönetilmiş, başrollerinde de Henry Fonda, Jane Darwell ve John Carradine yer almıştı.
Herşey Yolunda – Tout va bien (1972)
Yönetmenliğini ve senaryosunu yazan ve yöneten Jean – Luc Godard, Jean – Pierre Gorin‘in Dram türündeki filmleri. 68 Mayısından sonra Godard ve arkadaşları siyasi tavrını yeni yeni hissettiren Jane Fonda’nın başrolünde oynadığı Marksist – Brecht’çi bir güldürü ile dönüp o günlere baktılar. Sert bir dille kapitalizmi, medyayı, toplumu ve ikili ilişkileri eleştirdiler. Film, Amerikalı bir kadın gazeteci ile Fransız reklamcı/yönetmen eşinin gözünden grevdeki bir fabrikada yaşananları anlatan radikal bir başyapıt.
Blue Collar – Mavi Yakalılar (Paul Schrader,1978)
”Bütün ülkelerin işçileri, birleşin!”
Emekçilerin ancak hak ettiklerini bir araya gelerek ulaşabileceklerinin altını çizen bu cümlenin kapitalist sistem tarafından nasıl kullanıldığıdır Blue Collar‘ın temel derdi. Kapitalist aygıtlar ne olursa olsun, işçilerin birlik olmasını engellemek için her zaman bir yol bulmalıdır.
Karanlıkta Uyananlar (1965)
Karanlıkta Uyananlar, senaryosu Vedat Türkali’ye ait olan, baş rollerinde Fikret Hakan, Beklan Algan ve Ayla Algan’ın yer aldığı işçi haklarını konu alan 1964 tarihli sinema filmi. Yetimoğlu Boya Fabrikasının işçileri patronlarıyla anlaşamayınca, bağlı oldukları sendikanın da desteğiyle greve gitmeye hazırlanıyorlar. Ancak üç işçinin, işlerine son verilmesiyle işçiler arasında bölünme başlıyor. Bir süre sonra patron işçilerle anlaşmayı kabul ediyor. Ama bu kararın hemen ardından geçirdiği bir kalp krizi sonucu ölüyor. Fabrika yönetimi oğluna kalıyor. Bu konuda hiçbir bilgisi olmayan Turgut, idarecilerin elinde oyuncak oluyor. Turgut, teselliyi, sevgilisinin kollarında ararken yakın arkadaşı, fabrika kaynakçısı Ekrem sendikanın önemini ve grevin bilincini kavramayan işçilerin başına geçiyor. Onları greve zorluyor. Turgut da fabrikanın iflas ettiğini öğreniyor. Borçlar yüzünden bir şirket fabrikaya el koyuyor. Ama işçiler dayanışmanın bilinciyle birleşerek yeni patronlarının karşısına dikiliyorlar.
Saturday Night And Sunday Morning (Karel Reisz, 1960)
Karel Reisz‘ in1960 yapimi filmi, Albert Sillitoe’nun romanından uyarlama olan film. İngiliz sosyal gerçekçiliğini başlatan filmlerden biri olarak kabul edilmektedir. Başrollerinde Albert Finney ve rachel Roberts vardır. Ağır işçinin bir gece de olsa dağıtma merasimini vurgular.
Modern Times – Modern Zamanlar (Charles Chaplin, 1936)
Yönetmenliğini ve oyunculuğunu da yapan ölümsüz sanatçı Charles Chaplin‘in 1936’da Amerika’da çektiği kült filmi. Mükemmel bir kapitalist ve çarpık siyasi düzen eleştirisi olan bu sessiz filmde, Şarlo karakteriyle (Charles Chaplin) canını dişine takarak, hiç durmadan çalışan bir işçidir. Bu keşmekeşe ayak uyduramayan Şarlo’nun garipleşen davranışları neticesinde onun bir deli olduğuna hükmedilecek ve bir ruh sağlığı enstitüsüne yatırılacaktır. Bundan sonraki süreçte de modern zamanların temposuna ayak uydurmakta güçlük çekmeye devam edecek ama evsiz bir kızla (Paulette Goddard) karşılaşması onu yeniden hayata bağlayacak durumlardan olacaktır. Kara mizah türünün başyapıtlarından olan Modern Times bu anlamlı gün için izlemeniz gereken bir film.
1 Mayıs kimlerin bayramıdır?
1 Mayıs ve alın terinin diğer adı: 301
Kaynak:
Unutulmazfilmler.com
on5yirmi5.com