Türkiye, ‘Dünya İnsani Zirvesi’ne ev sahipliği yapıyor

Türkiye’nin ev sahipliğinde ilk defa düzenlenen ve insani yardım alanındaki sorunlara çözüm yollarının bulunmasının amaçlandığı Dünya İnsani Zirvesi, 23 – 24 Mayıs tarihlerinde 60’a yakın devlet ve hükümet başkanının katılımıyla İstanbul’da başladı.

Türkiye, Dünya İnsani Zirvesi'ne ev sahipliği yapıyor

Küresel insani yardım sistemi, günümüzde artık insani krizler, her geçen gün, krizlerin sayısı ve karmaşıklığı, sınırlı kaynaklarla ihtiyaçlar arası uçurum ve insanların ızdırapları artarken seyirci kalmamak adına küresel sorunlar masaya yatırılacak.

Türkiye tarihte ilk kez düzenlenecek olan Dünya İnsani Zirvesi’ne İstanbul’da ev sahipliği yapıyor.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 60’a yakın devlet ve hükümet başkanının katılımıyla, küresel insani yardım sisteminin masaya yatırılacağı zirveye katılmak üzere İstanbul Kongre Merkezine geldi.


Cumhurbaşkanı Erdoğan ve diğer ülkelerin liderleri, zirvenin ilk programı olan kahvaltılı liderler oturumunda buluştu.

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Ban Ki – mun’un girişimiyle, BM İnsani İşler Eşgüdüm Ofisi’nin (UNOCHA) organizasyonunda yapılacak zirvede, insani alanda yaşanılan sorunlara çözüm yolları bulunması amaçlanıyor.

Almanya Başbakanı Angela Merkel, Hollanda Başbakanı Mark Rutte, Azerbaycan Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev zirve için İstanul’a gelen liderler arasında yer alıyor. Rusya ise zirveye Dışişleri Bakan yardımcısı düzeyinde katılıyor.

Zirve için İstanbul’da bulunan Birleşmiş Milletler İnsani İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı ve Acil Yardımlar Koordinatörü Stephen O’Brien, dünyanın, karşı karşıya olduğu insani krizden çıkmak için yeni yeni çözümler bulmaları gerektiğini, bunu yapamamaları halinde insani dramın süreceğini söyledi.

Birleşmiş Milletler İnsani Zirvesi’nde dünyada yardıma muhtaç 130 milyon insan için strateji önerileri tartışılacak. Ev sahibi Türkiye’nin önceliği ise Suriye kaynaklı mülteci krizinin yükünü uluslararası toplumla paylaşmak.

Zirvenin bugünkü bölümünün, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın heyet başkanları onuruna vereceği akşam yemeğiyle sona ermesi planlanıyor.

Sınır Tanımayan Doktorlar Örgütü zirveye gelmedi

Çok sayıda Uluslararası Yardım Örgütü’nün katıldığı zirveye Sınır Tanımayan Doktorlar Örgütü gelmedi. Gerekçeleri ise, acil ihtiyaçlarına dair somut bir adım atılması yönünde umutlarının olmaması yönünde ve aşağıdaki açıklamalarıyla güven sorunlarını dile getiriyorlar.

‘BM hala özür bile dilemedi'”Bir de zirveyi düzenleyen BM’nin ikiyüzlülüğünü düşünün. hala daha 2010’daki Haiti depremi için yapılan yardımların yolsuzluğa kurban gitmesi nedeniyle bir özür bile dilemediler.

“Afrika’daysa BM barış gücü askerleri tecavüz ve çocuk istismarı olaylarına karıştı.

“Ama bugün konuşacak olan Ban Ki-moon tutkulu bir biçimde daha iyi bir dünya çağrıları yapacak.

“BM Genel Sekreteri’ne Yemen’i bombalayan Suudilere silah satan ABD ve İngiltere’nin üst düzey siyasileri eşlik edecek.

“Avrupalılarsa bir yandan lideri soykırımla suçlanan Sudan gibi ülkelerle gizli anlaşmalar yaparken, zirvede mültecilere yardımdan bahsedecek.

“Öte yandan AB’nin Türkiye’yle yaptığı göç anlaşması hala birçok grup tarafından insan hakları ihlâli olarak görülüyor.

‘Altı haneli maaşlar’

“Aldatmaca sarmalı büyüdükçe, mültecilerin acıları da artıyor. Ama öte yandan da insani yardım sektörü hızla büyümeye devam ediyor.

“İnsani yardım ekonomisine her yıl 155 milyar dolar pmpalanıyor. Bu paranın büyük kısmınıysa sektörün büyük oyuncuları kapıyor.

“Dünya Gıda Programı 14 bin kişiyi istihdam ederken, Oxfam dünya genelinde 10 bin kişiyi çalıştırıyor.


“İhaleleri alan özel firmalar da sektörden faydalanırken, karlar artıyor altı haneli maaşlar banka hesaplarına yatıyor.

‘Kendi kendisine hizmet eden sektör’

“İngiltere tarafından finanse edilen Norveç Mülteci Konseyi adlı bir örgütün gelirleri sadece son dört yılda ikiye katlanmış durumda.

“Save the Children (Çocukları Koruyun) vakfının yeni başkanının yıllık maaşı 341 bin dolar.

 

İnsani yardım sisteminin acil sınamalar ve meydan okumalarla karşı karşıya bulunduğu bu dönemde, tarihte ilk kez olarak Dünya İnsani Zirvesi düzenlecektir. Türkiye, bu tarihi zirveye 23 – 24 Mayıs 2016 tarihlerinde İstanbul’da ev sahipliği yapıyor.

“Geçen yıl mültecilere yardım kuruluşlarının faaliyetleri sorulduğunda alınan cevaplar ise içler acısıydı. Karmaşadan, saygısızlıktan ve en savunmasız olan grupların bir türlü korunamamasından bahsediyorlardı.

“İstanbul’da konuşulması gereken konu tam da bu: İnsani yardım sektörü kendi kendisine hizmet eden bir yapıya bürünmüş vaziyette ve koruduklarını iddia ettikleri insanlara zarar verir hale gelmiş durumdalar.

“İnsani yardım alanında faaliyet gösterenler aşırı kibirli, kimseye hesap vermeyen, kendi kendisini yücelten bir ruh hali içerisinde. O yüzden bugün biraz daha tepeden bakan yalanlara hazırlıklı olun.” BBC Türkçe

Independent yazarı: Dünya İnsani Zirvesi mi, ikiyüzlüler toplantısı mı?

İngiltere’de yayınlanan Independent gazetesinin yazarlarından Ian Birrell, bugün İstanbul’da başlayan Birinci Dünya İnsani Zirvesi’nin geniş katılıma karşın sonuç alınamayan yeni bir toplantıdan öteye geçemeyeceğini yazdığı yazısından alıntı:

“Dört yıl önce Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Ban Ki-moon, insani krizlerin çözümünde nasıl bir yol izlenmesi gerektiğini görüşmek üzere dev bir zirve düzenleneceğini söylemişti.

“O günden bugüne kadar 153 ülkeden 23 binin üzerinde kişiye danışıldığı belirtiliyor.

“Şimdiyse kokteyl kanepeleri hazırlandı, en nadide şaraplar seçildi ve podyumlar kuruldu.

“6 binin üzerinde siyasi, yarım kuruluşu yöneticisi ve iş adamı Türkiye’de düzenlenen dev toplantıya katılıyor.

‘Sırtlar sıvazlanacak’

“Bugün İstanbul’da başlayacak olan Birinci Dünya İnsani Zirvesi’nden somut sonuç bekleyenlerin sayısı az.

“Sonuçta sayısız konferanslar düzenleyen bir sektörden bahsediyoruz.

“Cesur konuşmalar yapılacak, sırtlar sıvazlanacak ve artık bir klasik haline gelen daha fazla mali kaynak sözleri verilecek.

Zirveye oyuncu ve yönetmen Sean Penn, Daniel Craig ve Forest Whitaker gibi isimler de davet edildi.


Bu arada, İstanbul Kongre Merkezi’nde ve çevresinde yoğun güvenlik önlemleri alındığı görüldü.


 

Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.