Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum, yeni anayasada Atatürk’ün ‘kurucu’ sıfatıyla yer alacağını, Atatürk ideolojisine atıfta bulunan maddelerin çıkarılacağını söyledi.
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum, aralık ayında Meclis’e gelmesi planlanan yeni Anayasa’da Mustafa Kemal Atatürk’ün sadece ‘kurucu’ sıfatıyla yer alacağını belirterek, Atatürk ideolojisine atıfta bulunan maddelerin çıkarılacağını ifade etti.
Bloomberg TV’ye yaptığı açıklamalarda Uçum, 2016’nın büyük kısmının yeni anayasa üzerine çalışmalara harcanacağını, yeni anayasanın da aralık ayında Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne geleceğini belirtti.
1982 Anayasa’sında yer alan Atatürk ilke ve inkılapları ile Atatürk milliyetçiliği gibi ifadelerin, hazırlanan yeni anayasada olmayacağını ifade eden Uçum, anayasa taslağında öne çıkan görüşün belirli bir ideolojiye atıfta bulunulmaması yönünde olduğunu belirtti.
Atatürk ilke ve inkılapları nelerdir?
Atatürk ilke ve inkılâplarını bütünüyle ele aldığımızda ilke ve inkılâpların birbirini tamamladıkları bariz bir şekilde görülecektir. Atatürk yaptığı yenilikler ve gösterdiği hedefler ile Türkiye Cumhuriyeti’ni çağdaş ve gelişmeye müsait bir ülke konumuna getirmiştir. Bu ilkeler sayesinde bir ulusun sahip olması gereken özellikler tek tek sıralanmış, vatan ve millet sevgisine derinlik kazandırılmıştır. Atatürk inkılâpları ile de devletimiz dış ülkelerde büyük bir itibar kazanmış, milletimizin bu doğrultuda gösterdiği atılımlardan da büyük bir övgüyle bahsedilmiştir.
Atatürk ilkelerini kısaca tanımlayacak olursak:
1- Cumhuriyetçilik İlkesi: Cumhuriyetçilik, milli egemenliği esas alan bir yönetim biçimidir. Bu yönetim biçiminde halk kendisini yönetecek kimseleri yine kendisi seçimle iş başına getirir.
2- Halkçılık İlkesi: Cumhuriyet ile yönetilen bir memlekette, siyasal bakımdan kalkınmada, yönetimde, millet ve devlet olanaklarının kullanılmasında halk yararının gözetilmesi demektir.
3- Milliyetçilik İlkesi: Milliyetçilik, kişilerin ait oldukları milletin fertlerini sevme, değerlerini benimseme, bağımsızlığını koruma ve her bakımdan milletini yüceltme düşüncesidir.
4- Laiklik İlkesi: Lâiklik, din ve devlet işlerinin birbirinden ayrılması, din ve vicdan özgürlüğünün bizzat devlet eliyle güvence altına alınmasıdır.
5- Devletçilik İlkesi: Atatürk’ün devletçilik anlayışı, Türkiye’nin kısa bir süre içinde kalkınması amacyla bilhassa ekonomik alanda fertlerin yapamayacağı büyük yatırımları, devletin kendi eliyle yapmasıdır.
6- İnkılâpçılık (Devrimcilik) İlkesi: Bir milletin sahip olduğu siyasî, sosyal ve askerî alanlardaki kurumlarının değiştirilmesine inkılâp denir. Bu anlayışı temsil eden ideolojiye ise inkılapçılık denir bu anlamıyla inkılapçılık diğer ilkelerin doğal bir sonucu olarak ve onların tamamlayıcısı mahiyetinde doğmuştur.
Atatürk inkılâplarını ise değişik alanlarda yapılışları bakımından sınıflandırabiliriz:
Atatürk’ün yapmış olduğu inkılâpları aşağıdaki ana başlıklar altında toplayabiliriz:
1- Sosyal alanda yapılan inkılâplar: Takvim, saat ve ölçülerde yapılan değişiklikler, sağlık alanında yapılan düzenlemeler, şapka kanunu, Türk kadınına verilen haklar, Kılık kıyafette değişiklik, tekke ve zaviyelerin kapatılmasıdır.
2- Siyasal alanda yapılan inkılâplar: 1924 anayasasının kabul edilmesi, Cumhuriyetin ilanı, saltanatın kaldırılması, halifeliğin kaldırılması, çok partili hayata geçiş denemeleridir.
3- Eğitim alanında yapılan inkılâplar: Güzel sanatlarda yapılan yenilikler, Türk Dil ve Tarih Kurumlarının kurulması, üniversite reformları Öğretimin birleştirilmesi, millet mekteplerinin açılması, harf devrimi, medreselerin kapatılmasıdır.
4- Hukuk alanında yapılan inkılâplar: Türk ceza kanunu, mecellenin kaldırılması, şeriyye mahkemelerinin kapatılması, Teşkilatı Esasiye Kanunu, yeni anayasanın kabulü, medeni kanunun kabulüdür.
5- Ekonomik alanda yapılan inkılâplar: 1. ve 2. kalkınma planlarının yapılması, ticaret ve sanayi odalarının kurulması, örnek teşkil edecek çiftliklerin kurulması, Aşar vergisinin kaldırılması, İzmir iktisat Kongresi, çiftçinin özendirilmesi ile ilgili çalışmalar, tarım kredi kooperatiflerinin kurulması, kabotaj kanunu, sanayi teşvik Kanunu’nun kabul edilmesidir.
Sonuç Olarak: Atatürk ilke ve inkılâpları, memleketimizin gelişimini hedef tutarak onun muasır medeniyetler mertebesine ulaşmasını sağlayan önemli atılımlardır. Atatürk ilke ve inkılâpları, Türkiye Cumhuriyeti ve Türk Milleti için dünya devletleri arasında önemli bir saygınlık kaynağı olmuş ve bütün dünyaca takdirle karşılanmıştır.
Mevcut Anayasamızda bulunan Atatürk ilke ve inkılaplarıyla ilgili maddeler hangileri?
• Türk Vatanı ve Milletinin ebedî varlığını ve Yüce Türk Devletinin bölünmez bütünlüğünü belirleyen bu Anayasa, Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu, ölümsüz önder ve eşsiz kahraman Atatürk’ün belirlediği milliyetçilik anlayışı ve O’nun inkılâp ve ilkeleri doğrultusunda…
• Hiçbir faaliyetin Türk millî menfaatlerinin, Türk varlığının, Devleti ve ülkesiyle bölünmezliği esasının, Türklüğün tarihî ve manevî değerlerinin, Atatürk milliyetçiliği, ilke ve inkılâpları ve medeniyetçiliğinin karşısında korunma göremeyeceği ve lâiklik ilkesinin gereği olarak kutsal din duygularının, Devlet işlerine ve politikaya kesinlikle karıştırılamayacağı…
• Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, millî dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, lâik ve sosyal bir hukuk Devletidir.
• Eğitim ve öğretim, Atatürk ilkeleri ve inkılapları doğrultusunda, çağdaş bilim ve eğitim esaslarına göre, Devletin gözetim ve denetimi altında yapılır. Bu esaslara aykırı eğitim ve öğretim yerleri açılamaz.
• Devlet, istiklâl ve Cumhuriyetimizin emanet edildiği gençlerin müsbet ilmin ışığında, Atatürk ilke ve inkılâpları doğrultusunda ve Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü ortadan kaldırmayı amaç edinen görüşlere karşı yetişme ve gelişmelerini sağlayıcı tedbirleri alır.
• Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri, göreve başlarken aşağıdaki şekilde andiçerler: “Devletin varlığı ve bağımsızlığını, vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünü, milletin kayıtsız ve şartsız egemenliğini koruyacağıma; hukukun üstünlüğüne, demokratik ve lâik Cumhuriyete ve Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlı kalacağıma; toplumun huzur ve refahı, millî dayanışma ve adalet anlayışı içinde herkesin insan haklarından ve temel hürriyetlerden yararlanması ülküsünden ve Anayasaya sadakattan ayrılmayacağıma; büyük Türk Milleti önünde namusum ve şerefim üzerine andiçerim.”
• Cumhurbaşkanı, görevine başlarken Türkiye Büyük Millet Meclisi önünde aşağıdaki şekilde andiçer: “Cumhurbaşkanı sıfatıyla, Devletin varlığı ve bağımsızlığını, vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünü, milletin kayıtsız ve şartsız egemenliğini koruyacağıma, Anayasaya, hukukun üstünlüğüne, demokrasiye, Atatürk ilke ve inkılâplarına ve lâik Cumhuriyet ilkesine bağlı kalacağıma, milletin huzur ve refahı, millî dayanışma ve adalet anlayışı içinde herkesin insan haklarından ve temel hürriyetlerinden yararlanması ülküsünden ayrılmayacağıma, Türkiye Cumhuriyetinin şan ve şerefini korumak, yüceltmek ve üzerime aldığım görevi tarafsızlıkla yerine getirmek için bütün gücümle çalışacağıma Büyük Türk Milleti ve tarih huzurunda, namusum ve şerefim üzerine andiçerim.”
• Atatürkçü düşünceyi, Atatürk ilke ve inkılâplarını, Türk kültürünü, Türk tarihini ve Türk dilini bilimsel yoldan araştırmak, tanıtmak ve yaymak ve yayınlar yapmak amacıyla; Atatürk’ün manevî himayelerinde, Cumhurbaşkanının gözetim ve desteğinde, Başbakanlığa bağlı; Atatürk Araştırma Merkezi, Türk Dil Kurumu, Türk Tarih Kurumu ve Atatürk Kültür Merkezinden oluşan, kamu tüzelkişiliğine sahip “Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu” kurulur. Türk Dil Kurumu ile Türk Tarih Kurumu için Atatürk’ün vasiyetnamesinde belirtilen malî menfaatler saklı olup kendilerine tahsis edilir. Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumunun; kuruluşu, organları, çalışma usulleri ve özlük işleri ile kuruluşuna dahil kurumlar üzerindeki yetkileri kanunla düzenlenir.
• Cumhurbaşkanlığı Konseyinin görevleri şunlardır: a) Türkiye Büyük Millet Meclisince kabul edilerek Cumhurbaşkanlığına gönderilen, Anayasada yazılı temel hak ve hürriyetlere ve ödevlere, lâiklik ilkesine, Atatürk inkılâplarının, millî güvenliğin ve kamu düzeninin korunmasına, Türkiye Radyo-Televizyon Kurumuna, milletlerarası andlaşmalara, dış ülkelere silahlı kuvvet gönderilmesine ve yabancı kuvvetlerin Türkiye’ye kabulüne, olağanüstü yönetime, sıkıyönetim ve savaş haline dair kanunlar ile Cumhurbaşkanınca gerekli görülen diğer kanunları Cumhurbaşkanına tanınan onbeş günlük sürenin ilk on günü içinde incelemek…
• Cumhurbaşkanı başlığı altındaki görev ve yetkileri ile Devlet Denetleme Kurulu, Bakanlar Kurulu başlığı altındaki tüzükler, Millî Savunma, olağanüstü yönetim usulleri, idare başlığı altındaki mahallî idareler ile Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu hariç diğer hükümler ve Devlet Güvenlik Mahkemeleri hariç yargıya ilişkin bütün hükümler Anayasanın halkoylaması sonucunda kabulünün Resmî Gazetede ilanı ile birlikte yürürlüğe girer. Cumhurbaşkanı ve Bakanlar Kuruluna ait yürürlüğe girmeyen hükümler Türkiye Büyük Millet Meclisinin göreve başlaması ile, mahallî idareler ile Devlet Güvenlik Mahkemelerine ilişkin hükümler ise ilgili kanunların yayımlanması ile yürürlüğe girer.
Laiklik nedir? Sokak aralarında laiklik aranır mı?
Atatürk’ün ilkeleri devrimleriyle düşünce boyutumuza katkıları